Krallar sultanlar geldi buraya
Uyur dedi öyle Karacaahmet
Korkma gir içeri otur şuraya
Buyur dedi böyle Karacaahmet.
Gözlerin kâtil mi sözlerin ok mu
Yüreğinde hâlâ zâlimlik çok mu
Gerçek misin düş mü var mısın yok mu
Her gün büyük aşkla vuruldum sende
Her ne kadar beni unut desende
Seni seviyorum istemesende.
Yola çıktım gidiyorum
Yine bir ayrılık gecesi
Şimdiden başlayan hasret
Gözlerimde yalnızlığın hüznü
En mutsuz insan ben miyim?
Unutamam sensiz geçen ilk günü
Sensiz bir gün daha bitti güzelim
Tenha sokağımda isyanla dolu
Gidenler vuslata gitti güzelim
Kaldım durağımda hüsranla dolu.
Şimdi akşam olur yüreğim kanar
Karanlık yollarda gezmek sensizlik
Seni uzun uzun yazmak sensizlik
Büyük bir deryâda yüzmek sensizlik
Ölmeden mezarı kazmak sensizlik.
Gittiğin diyarlar uzak mı bilmem
Zamandır bu akıp giden
Saatleri acımasız
Bilmem nedir olup biten
Her şey sessiz ve sedasız.
Unutacak bizi bir bir
Şarkılara veda
Bu fasıl burada biter
Ellerde sırdaş fotoğraflar
Bakmak ölümden beter.
Gençliğini güzelliğini alıp gitti
Gözlerimin önünde duruyor
Kulaklarımda sesi var
Mis gibi kokusu burnumda
Tadı damağımda hâlâ
Geçtiğim yollarda bekler sanki
Her günüm isyandır her günüm zulüm
Bana yine korkunç sorular sorma
Meçhullerden gelip yanımda durma
Arkanı dönüp git başımdan ölüm.
Sana kapıları kapatıyorum
Nasıl bildiniz diye sordular ondan bundan
Sefere gider gibi sallandık omuzlarda
Bir öğle namazında caminin avlusundan
Esrarengiz diyara yollandık omuzlarda
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!