Dünya cam bir prizma,
Her bakan farklı görür.
Kimi güler, güldürür.
Kimi ölür, öldürür.
Dokuz yüz otuz sekiz,
Kasım ayının onu,
Bir faninin son göçü,
Bir kahramanın sonu.
Ulusca unutmadık,
Deliye makamlar verdik,
Aliyi kuyuya attık.
Bilmeyeni öne çektik,
Bileni geriye attık.
*
Dirsek vuran öne geçti,
Bir insan üç kere ölür dünyada.
Birincisi, ana baba ölünce.
Gençse, bir de sırılsıklam aşıksa,
İkincisi yâri yüz çevirince.
*
İlkinde, yalnızlık rüzgarı eser.
Doğru, yanlış yaşar durur insanlar.
Tehdit, tahdit teslim olur insanlar.
Çok az yerde huzur var, özgürlük var.
Ya savurur, ya savrulur insanlar.
Elif mertek diyen dağları aşar,
Her insan bir kaledir, farklı farklı yapısı.
Kimisi kilitlidir, kimi açık kapısı.
Kendince çok özeldir, büyük küçük hepsi.
*
Kimi ayak altında, giren çıkan belirsiz.
Kimi kin, zehir dolu, kimi kinsiz, zehirsiz.
Dünyanın yükü çok, kaldırması zor,
Tütsüle kafayı gez Bulut Dayı,
Yoksulluk, hastalık ağır geliyor,
İç gamı, kederi ez Bulut Dayı.
*
Kız terbiyesiz çıktı, oğlan hayırsız,
İhsan Bey, kafana göre,
Takıl takıldığın yere,
Nasibin varsa gelirsin,
Buraya da birkaç kere.
*
Kızıp sahte hocalara,
Kent büyür ve gökyüzü parsellenir,
Gölgelenir evler, canlar, yürekler.
Kirlilik, gürültü arttıkça artar,
Sökülür ağaçlar, kalmaz çiçekler.
*
Kent büyür, horoz, köpek, kedi biter,
Harman meydanı bozuldu
Eski harmanlar kalmadı
Kestik, yaktık, harap ettik
Bitti, ormanlar kalmadı
*
Yamyamca dünyaya daldık
Bir akrabanız olarak şiirlerinizi büyük hayranlıkla okuyorum.Bravo! :)
ilk yorum benden olsun.ilk 10 puan benden gelsin...
tebrikler usta...
bana da tebrikler :)
ilk pu an benden olsun...tam puan olsun..
tebrikler ustam...
bana da tebrikler :)