Bülbülde o niyaz, gonca gül dalda
Kalbimi aşkınla sula ya Rabbi!
Serçeler öterken canımı al da
Muhtaç etme asla kula Ya Rabbi.!
Hani bir gün olmasın ki
adınla başlamasın hayat!
Bir an olmasın ki sen kokmasın o an.
Yokluğuna sarılıp ağlamasın saniyeler.
Ve anılar kanamasın o an…
Her baktığım yerde adın harfleri gonca açmış
Bülbül figanı duymaksa meramın
Yüreğinde bir gül büyüt Mihriban!
Bir taş yastığın, bir bulut yorganın
Yüreğinde sar da uyut Mihriban.!
Yeşersin kalbinde saklanan sır!
Mücadelesi bu, ateşte gülün
İbrahim’in kızı oluver gitsin.
Uzaktan gelir feryadı bülbülün
Buğulu camları siliver gitsin.
Bu aklımı yüreğinde düşürdüm
Medine de gül dağıtan server'in bu mektubu
İşte insanlığın beklediği beyaz atlı süvari bu!
Haber veriyor bir sürgünden ötelerden
Ömür denilen et kemik, kan ve terden
Adem ile Havva'nın başladığı yerden
Kan çiçeği buluşması aşk ve kederden.
Ellerim duada, gecem karanlık
İstedim düşsün ay kaderime
Vuslat ki firari duygular mahkum
Ölürsem sevdiğim, say kaderime.!
Ne türküler yaktım, türküler ad'an
Al arşeni, al kemanını sevdiğim!
Karşıma geçipte şöyle derinden
Aşkımın kanayan yerinden
Bir şeyler çal sevdiğim.
Ruhum doğsun gözlerinden.
Gitme yüreğimde kal sevgilim,
Lokman çaremi ki bilinmez derde
Hicran yarasının dermanı nerde?
Issız bir köşede, hem yadellerde
Kaldım ben bilesin şimdi sevdiğim.
Bir sevda uğruna ölümse paha,
Gül yüreklim diye gönül vermiştim
Ümidimi yollarına sermiştim
O beni bende onu çok sevmiştim
Bir gün olur, dersin yârim dersin.
Vuslatın önüne çekilmiş perde
İnsanlar geçer hayatından İrili ufaklı
Kimi sıradan, kimi yürekte saklı
Kimisi noktan olur, kimisi virgülün
Kimisi döşte yaran olur, kimisi bir gülün.
İnsanlar geçer hayatından İrili ufaklı
Kimi sıradan, kimi yürekte saklı.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!