Seni gördüğümden beri kayıbım,
Beni arayıp da bul yağmur gözlüm.
Seni sevmek ise büyük ayıbım,
Hançerin kalbime sal yağmur gözlüm.
Gözlerimde hasretinin dumanı
En mahir sarraflar gelse ne çare!
Bakırdan bir altın olmaz arkadaş..
Bir testi içinden kırıksa eğer
Pınarlar aksa da dolmaz arkadaş.
Dünyada var ise en yüksek değer
Seher vaktinde O yüce Rahman'a
Yazdım arzuhalim yâr senin için.
Her harfin altında saklanan mânâ
İçinde gözyaşı var senin için.
Ey gül-i dilara, ıssız zambağım!
Bil ki son bir defa görmeden seni
Bu dünyadan göçermiyim sevdiğim!
Sevda ki doldurur bu boş yelkeni
Bil ki sensiz açarmıyım sevdiğim!
Gözümden süzülen iki damla yaş
Bu şiirim sana, küçüğüm bil ki!
Adımı adından o kadar sil ki
Uzaktan kokan öyle bir gül ki
Kıracaksan eğer tutma küçüğüm.
Bil ki yılanların soğuktur kanı
İnsan ki misali hırçın bir ırmak
Olmalı alnı ak, su gibi berrak!
Annem diye göğsüne yattığım toprak
Sesle beni, salla beni sar beni!
Bir insanım versem annem hakkını
Ne acılar gömülü dünüme benim
Karlar yağmış şimdi günüme benim
Çıktın Leyla gibi önüme benim
Geçemem sevdiğim şimdi ne çare!
Bir salım olsaydı mavi yelkenden
Dağların ardı kar
Uzaklarda yâr
Yüreğimde payidar
Bir memleketim var.
İçimde çağıldar ırmaklar
Elmas mavisi suların koynunda
güneşin şavkını içen gözlerin
her sabah
pencereme düşer nilüfer.
İlyada'yı gölgede bırakan ayak izlerin
belki bir adı sen denizlerin
İstanbul!
Başımı tarihin dizine koymuş inliyorum
Uzaktan nal seslerini dinliyorum.
Eli kınalı gelinlerin duvağında tül
Bülbüllerin dilinde açan gonca gül.
Mecnun ve Leylanın okuduğu okul
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!