Her gecenin sabahında
Bir umut beklenir hayatta
Fayda etmez bir kuru inada
İnanıp kandırırım kendimi…
Hırpalandıkça hırpalanır yüreğim
Giderken;
Senden kalan her şeyi kırıp döktüm
Kapıyı, duvarı, pencereyi
Seni anlatan şiirleri melodileri
Bir bir nehrin derinliklerine attım
Seni kazıdığım çınarları bir bir kestim
Gece oldu mu
Görülür ufukta yıldızlar gözlerin gibi
Dilimde anlatmak isteyip de
Anlatamadığım çok şey var aşkımız gibi
Birde ben varım seni candan seven
Leyla’nın Mecnun’u gibi
Gel bir teselli ver bana
Geceden yana sessiz…
Gel bir teselli ver bana
Sevgiden yana kutsal…
Gel bir teselli ver bana
Yürekten yana cesur…
“ya gel benim ol;
Ya da git…”
Sen gidiyormuşsun
Sebebini bilmediğim bir ayrılığa…
Belki;
Allah’ım: ben böyle korkmazdım
Ben böyle nefret etmezdim ondan
Ben böyle öfkeli değildim aşkından
Davacıyım şimdi tüm yaptıklarından
Rahat bir yaşantım olsun istemedi
Sevgi dolu bir yüreğim vardı ki bitirdi
Tam on altı gün oldu can
Ne özlemlerin var içimde
Hasretim sana ki, gözlerine
Akşam üzeridir saat beştir
İnceden bir rüzgar esiyor
Ki sen yoksun yar.
Geceyi sana hasret yaşıyorsam
Gelip maziyi şuana döndürüyorsam
Kırgın yüreğimi senin için ateşe veriyorsam
Ve ağlıyorsam, üzülüyorsam;
Bilki sana olan sevdamdandır
Bilesin.
...Sınıf arkadaşım;
Aynur Kalaça...
*
Hayat derin bir koyudan ibaret
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!