Hanımefendi;
Diyorsunuz ki; çok konuşuyor olabilir misiniz.
Elbette bu mümkün. Peki siz, konu yaprak iken, gövdeden konuştuğumuza şahit oldunuz mu, Meseleyi anlatmak için konuşmaktan başka bir yol size öğretildi, siz de bize önerdiniz de biz ayak mı diredik.
Öte yandan çok konuşmayı tespit ederken kriterleriniz nedir. Hiç konuşmayanın yanında beş dakika konuşanı çok konuşmakla itham etmek ne kadar ahlaki olabilir. Ya da siz bağlamlarından koparmadan beş cümleyi arka arkaya sıraladınız da biz dinleme nezaketinden uzak mı kaldık.
Siz ne güzel bir başka meslaktaşınızı savunuyorsunuz.
Peki bu konuda önceleri, ‘benim konuyla ilgili hiçbir bilgim yok demiş olduğunuzu’, ve sizi bilgilendirdiğimiz zaman, ‘Bu gayet normal ben öyle anlamadım’ dediğinizi hatırlamıyor musunuz.
Ey oğul eger şair olup şiir ayılmaya kasdetsen cehdet ki şiirde sözün murabba ola yani ruşen ola, açık ola. Ve sakın ki gamız söylemeyesin. yani örtülü söylemeyesin. Meselâ bir şiirde bir sözün ki mânası şerhin sen bilesin ve ayruk kişi bilmeye, anın bigi sözü söyleme. Zira şiiri halk içün aydurlar; kendi kendiler içün ayıtmazlar. Pes şiirin mânası açık gerektir ki ruşenliği sebebinden ötürü kim gerekse rağbet ede. (Kaabûsname’den)
Seneler evvel, haber sitelerinde çokça vakit geçirip her yorumun altına şerh düştüğüm günler!
Bir orgeneral ifadeye çağrılmış gitmiyor; Vatandaşın biri de habere yorum yapıyor ve bu orgeneralin şahsında tüm denklerini abartılı bir üslupla savunuyor.
Vatandaşa o gün şöyle demiştim: Bu millet gerekirse elli bin orgeneral çıkartır.
Bugün yine her şey zıvanadan çıktı ve şu notu düşmek zorundayım.
Bir dostumuzu ziyarete niyetlendik bugün.
Eee boş gidilmez ya, bu yazımız da hediyemiz olsun; çamsakızı çoban armağanı cinsinden.
Bizim gençliğimizde iki kutuplu bir dünya vardı. A.B.D. ve S.S.C.B. Coğrafya Öğretmenim Mehmet Sert Bey, üçüncü bir süper güçten bahsetmişti; bugün kullandığımız hemen her sanayi mamülünde imzası bulunan P.R.C.
Sovyetlerin dağılmasına bir yıl kala, ülkemizde Dışişleri Bakanlığı yapan Mesut Yılmaz bunu kavrayamamışken, o günkü arkadaşlarımın kavraması beklenemezdi zaten.
Gerçekten de içini boş bırakacağım. Bir ya da iki hafta sonra doldurmak üzere.
Eğer lütfedip okuyan olursa bir sorum olacak.
Tabiiki cevap verme mecburiyeti yok.
Sizce dünyanın en kalabalık ülkesi neresi? 28/01/2017.
Özür diliyorum dostlarımdan; iki hafta demiştim ama altı hafta olmuş neredeyse.
İlk defa böylesine özgürdü Seniha. Uçuyordu gökyüzüne, bembeyaz gelinliğiyle.. …
kollarını açtı. Rüzgarın akışına bıraktı kendini. Saçlarının buklelerinde hissediyordu rüzgarın nefesini. Ayakları yere değiyor muydu bilmem, bir şey var ki; yol kayıyordu.
Aldığı her nefesi,hiç bırakmamacasına içine çekiyordu. İlk defa kendi isteğiyle bir şey yapıyordu. Kendi hayatına, kendisi yön veriyordu. çevresindeki insanlara, töreye aldırmayarak..
Onbeş yaşındaydı Seniha. Okumak istediği halde okutmamışlardı. Öyle ya kız kısmı okuyup da ne yapacaktı. Sonra okuyup da bu düzene karşı gelirse, erkekler sözlerini geçirebilecek kız bulabilirler miydi? Ya da erkeklerin lehine hizmet eden bu töreler nasıl uygulanabilinirdi?
O'da neymiş demeyin!
Ne olacak? İki tane doksanbeşin toplamı.
Önümüzde bir referandum var ve yorumcular, üçlü beşli dil saltoları yapıyorlar ya: ona özendik.
Aslında yapılan bal gibi bir plebisit. O'da mı ne?
Kısa yazacak kadar vakit yok; lafın tamamı da aptala söylenirmiş ya!
Bu nedenle uzun uzun yazacağız; ve yine bu sebeple, bu yazıyı boyunduruk serisine ekleyemeyeceğiz.
Sn. Cumhurbaşkanı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı dişi ve tırnağı ile kazanmıştı.
Sonrasını herkes hatırlar.
Bir şiir okuma meselesi ve meşhur 312/2 yargılamaları.
Yargı erkini elinde bulunduranlarca hukukun katledilmesi; ve oluşturulan mağduriyet ve sonrası.
BAK CANBAZA
Deyimin doğrusu ‘canbaza bak’ şeklindedir bilirsiniz. Özellikle tersinden yazdım, çünkü tatbikat öyle. Öncelikle alelacele bak! neye baktığını anlamasan da olur, deniliyor.
Bir litre uht süt ortalama olarak, 3 lirayı geçmiş durumda!!!
Neredeyse kısırlaşmaya yüz tutan toplum için, temel besin kaynaklarından birinin fiyatı, ve ne ölçüde tüketildiğinin bir haber değeri yok, farkında mısınız.
Neyin Haber değeri var? Tosuncuk ve Çiftlikbank’ın
Bunun haber değeri ne kadar sürecek söyleyeyim: Yeni bir cambaz tayin edilene kadar.
BAŞKAN!!!
İki kişi birlikte yolculuğa çıkmışlarsa; sünnet gereği aralarından seçilen başkan;
İlkokul birden itibaren seçilen sınıf başkanı, Falan köy derneği başkanı; Falan yerdeki fişmekanlılar derneği başkanı;
….
Falan dernekler federayonu başkanı;
Bugün, ilk Boyunduruk yazımda olduğu gibi zihin oyunlarına başvurmayacağım; biraz matematiksel olacak cümleler.
Son günlerde, bir ''Son Başbakan''dır alıp gidiyor!
Boyunduruğun bir tarafına Bazı başBAKANları koyacağım, diğer tarafına Son Başbakan'ı
Görevde kaldığı her gün için bir hatasını sayabileceğimiz Mesut Yılmaz; ve hem mizaç hem de zarar bakımından babası sayılacak olan Süleyman Demirel;
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!