Gözlerinin siyahında sonsuzluğu izlerdim,
Kirpiklerin kabul olmuş bir dua gibi,
Nurlar saçardı baktığın yere,
Saçında gökkuşağı açardı binlerce,
Güneşi bu yüzden severdim..
Güzel miydin ?
Bilmiyorum,
Saçların hoş kokulu meltemlerin yuvasımıydı,
Alnın alnımdan ruhuma akıtırmıydı seni,
Bilmiyorum..
Omuzların tebessüm doğururmuydu ay ışığında,
Gölgen okşar karanlığı sönse tüm ışıklar,
Parlar semâ, bakışın gökyüzüne değince..
Heves değil ki bitsin tükenince umutlar,
Yıldızlara uzaklardan sessizliği söyle..
Hattını çek hayalin tuval gibi boşluğa,
Bilmem neyi örterler sonu gelmez bulutlar,
Bir rüzgar kargaları davet eder göklere,
Dalları süsler yalnızlık terkedince yapraklar,
Matem düştü göklerden soldu diye güllere..
Maviyi öldürdüler ben sessizce ağladım,
İçimde nabzımı zorlayan şu volkanı
Tesiri yok akıtsam da gözlerimden
Gönlüm teselli bulmuyor
Bir çocuk gibi ağlamaktan bahsediyorum,
Öyle bir çocuk ki, onu ben
Sessiz sessiz ağlamasından tanıyorum
Kucağıma oturmuş dolayıp kollarını,
Dudağımdan göğsüme kendini dolduruyor..
İnledikçe harlıyor içimdeki yangını,
Çekerek saçlarımdan bana kalem soruyor..
Titreyen ellerimle kalemimi ararken,
Uyanamadan üşüdüm dün gece,
İstedim ki yansın göklere kadar dünya,
İstedim ki örtülsün üstüme dağlar,
Ya da teninden ısınayım..
Ben istedim ki yıldızlar kıskansın bizi,
Bir katilin bebekliğini düşledim,
Öyle masum, şirin ve günahsız..
Onu kucaklayabilseydim,
Ve boğsaydım apansız,
Korkardı,
Yapamazdım,
Sen şimdi,
Göklerin kararsız kaldığı şu vakitlerde,
Hatırlamayacağın bir rüya görüyorsun,
Yapabilseler uyurdu saatler,
Ben uyuyamıyorum..
Kaçabilseydim kendimden,
Fırtına değildi o, nûhu olmayan tufan,
Dalga dalga karanlık deryaları dolduran,
Korkuma tutunurken kalbim düşürdü beni,
Damla damla nurlardı tüm etrafımı saran..
İçinde sarılırken göz görmeyen ışığın,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!