Soguk, üşüyorum
yine yoksun ve yine kan rengi suskunlugum
gölgene bile su'suyor viran yorgunlugum
bir şeyleri arıyor kayıp sehirlerde ruhum
bagırıyorum ama duyulmuyor sesim
öpüşüyorum korkularımla ama yetmiyor nefesim
Ağır yaralı düşler kurduruyorsun bana..
Dudaklarıma senden şarkılar sürüyorsun, uyuyorsun benimle..
Ve uyanıyorum, gözlerimi kan banyosu bi sabaha açıyorum yeniden
Biri kulağıma fısıldıyor elleri sana benzeyen
Katil kim diyor bana katil kim?
Sen misin başkasını düşünerek benimle sevişen,
piç bir gece " hiç " bir şiir..
işte herşey bundan ibaret!
yanisi kara kalem bir yalnızlık...
Sevginiz bile ırkçı, ötekileştirici....
Size benzemeyen herkese her şeye düşmansınız!
Çirkin, sapkın ve karanlıksınız!
Cinsiyet,dil,din yüzünden ve daha milyonlarca absürd nedenden cinayetler işleyen o ellerniz kurusun!
Sen kaybetmeyi seviyorsun.
Kazanman için artık kendimi kırmayacağım.
Hadi hayallerimi başıma yıktığın gibi,
Siyah Ruhlu Kehribar Yürekli Adamlar Sevin!
Yoksa iflah olmaz yaranız.
Hoş Geldin Adam...
Ruhuma, Eksik ve mavi yüreğime hoş geldin..
Sende çok kalmazsın biliyorum,
O yüzden bir kelebeğin ömrünü bilmesi hazzını yaşat bana..
Söyle her şimdi...
Bitti..
Benim hatırım için iyi ol emi..
Bu da geçer geçmeli..
O keskin bıçak söksün şu kahrolasıca yüreğimi..
Bitti..
Koskoca bir bitti..
Belki..
Bir gün vazgeçersin kendini sevmekten,
O zaman bende sana beni sevmeyi öğretirim..
Ve aşk,
Senin kirpiklerini kendine şehir edinmişti,
Başkent edinmişti göz bebeklerini..
Dört mevsimi sonbahar olan,
Bol yağışlı bir kentti orası...
Gitse düşecekti o koskoca kentin gardı,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!