Bir ânlık öfkeyle, kırılan gönül
Yine dost olurmu, eskisi gibi?
Artık bir zerre yok, ona tahammül
İstese de olmaz, öncesi gibi
İncittiğin gönlün, çoktur vebâli
Vatan için toprağa, düşenin makâmı
Peygamberlikten sonra, gelecek ikrâmı
Ebedî yaşayacak, gerçek saltanatı
Cennet olacak taht-ı, bahtı, ihtişâmı
Ne mutlu vatan için, cân, cânan verene
Sevdâ, aramakla bulunmaz
O an, kalbîn yerinden çıkar
Neden, şimdi diye sorulmaz
Artık, herbir mevsim nevbahâr
Seni, senden koparıp alan
Elde, ayağında, varken dermân
Vücûdu hastalık, sarmadığı an
Sende tutmalısın, çarkın ucundan
Yoksa, son deminde, olursun pişman
Su akıyor iken, testi dolmalı
Nerden bilirdim, o zâlimin göreceğini
Seni bu kadar, üzüp cefâ vereceğini
Elem, kederle, günü zehir edeceğini
Elim kırıla, yazmasaydım o son mektubu
Seher vaktinde, yüreğimden gelen bir duâ
Seven gönül ömrünün, sonuna kadar bekler
Beklerken de ömründen, en güzel günler gider
Kor ateşten kalbîne, dert üstüne dert ekler
Yanında, son nefesî, vermeyi hayâl eder
Mâzide yaşananlar, bir bir aklından geçer
O edep yoksunu, kuldan utanmaz
Yetimin hakkını, çalan düzenbaz
Kırılan gönüller, aslâ affetmez
Sonunu görse de, yine düzelmez
Söylediği her söz, kurşun misali
Emânet olarak, sana verilene
Şükür etmelidir, ALLAH' tan gelene
Kıymet bilmeyenin, vâh ki vâh hâline
Hakk’â isyan etmek, her kimin haddine
Rabb’im kullarına, onca nîmet vermiş
Hakk’ın izniyle toprak ana gelirse aşka
Cân suyu olur nefes alan her tür canlıya
Var mı bire bin veren, toprak anadan başka?
Ekmek kapısı olmuş, nice anlı şanlıya
Kimi aza şükreder, huzûrla eve döner
Tutkuyla, bağlanmışsan o nâzlı yâre
Kovsanda, gitmez ki senden hiçbir yere
Gönlünde, yoksa zerre kadar değerin
Yüreğin, ömür boyu kalır bîçâre
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!