Mazlûma saldırıp, işkence eden
Dayanmaz ki buna, taş olsa beden
Zûlm etmenin vardır, elbet bedeli
Sonu hüsrân olur, çöker aniden
Zâlimin zûlmünü, destekleyenler
Aşk gelince, garip başa
Yaşar tatlı, bir mâcerâ
Bir yudumluk, suya aşa
Köle olur, nazlı yârâ
Gönüller bir, olduğunda
O gündüz hayâlimde, geçeleri rü’yâm da
Hiçbir ân gitmiyor ki, hep kalbîmde beynim de
Gecemi aydınlatan, ışık oldu dünyâm da
Güneş gibi cemâli, hep aklımda zihnîmde
Kalbîm bir başka çarpar, yanımda olduğu ân
Bir an istemesem de, ondan ayrı kalmayı
Nazarım değer diye, bakamam cemâline
Hayâliyle meşk edip, rü’yâlara dalmayı
Ben yalnız onun ile varırım ikbâlime
O hep ilk gün ki gibi, yaşıyor yüreğimde
Ne güzel duygu, gönülden sevip sevilmek
Hoş görü varken, gönül kırmaya ne gerek
Kalbî temizler, bir, iki damla göz yaşı
Yürekten söker, kiri, pası, tozu, taşı
Mümkünmüdür ki, kırık bir gönlü onarmak
İlk göz ağrın değil mi, seni senden koparan?
Kuru yaprak misâli, rüzgâr gibi savuran
Aklını baştan alıp, yüreğini kavuran
O öyle bir sevdâ ki benzemez hiçbir şeye.
Onu gördüğün anda, gözlerin ışık saçar
Nîmetin karşılığı, her ân şükretmek olur
Haddini bilmeyenin, tav’rı küfretmek olur
Sâlih kişinin hâlî, Hakk’a meyletmek olur
Îmânla dolu kalbîn, bakılmaz ki soyuna
Üstünlük soyda değil, her dem takvâda saklı
Paran pulun var ise, eşin dostun çok olur
Tezgâhın çürük ise, i’tibârın yok olur
Şükredersen her zamân, her dem karnın tok olur
Kibre kapıldığın ân, her sözün bir ok olur.
Kardelendir, benim adım sanım
Kardan çıkar, her dalım budağım
Yüce dâğlar, benim tek mekânım
Her bir derde, dermândır yaprağım.
Ezelimden, âşığım güneşe
Dünyâ malına, gönlünü bağlayan
Öksüz, yetîmin, hakkına göz koyan
Zevk u sefâya bir ömür adayan
Kendini bilmez, onursuz bir insân
Onun kalbînde, bulunmaz merhamet




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!