Severiz bizi aydınlatıyor diye
Bizi gecenin karanlığına gömen güneşi
Kırılınca pembe gözlüklerinin pembe camları
Kahrolacak gördüklerine ümidin müritleri
Ve çirkin kral birden çıkıp gelecek
Anlayacak herkes
Sensizlik;
Kasırgalar çarpışması
Binlerce şimşek çakması
Düşüncelerin topyekün istifası
Sensizlik;
Tik tak,tik tak
Geçmek bilmiyor zaman.
Tik..........................tak
Tik...............................
..............................tak
uzuyor.
Git! Hadi git ey genç ruh!
Yaşamın heyecanıyla coş ve git.
Sıyrıl yalnızlığın boğucu dokusundan.
Çocuksu şarkılar söyleyerek git.
Yine, yeni maceralar ara doğada.
Seni bekleyen bir ceviz gölgesi vardır,
Eylemsiydik hep yaşamda
Kurulurken tümceler
Hayata dair
-Eylemliğe terfi edemedik
Sokakta bir eski köşk
Köşkün bahçesinde bir gonca
Gördüm
..............Ağlıyordu
Yadırgadım
Yok bükmek boynumuzu.
İnanmalıyız çelik bileklerimize,
Mangal gibi yüreklerimize.
Düşsede gözlerimizden kanlı yaşlar,
Görmemeli bizden başka hiç kimse.
Sustur,
Sustur beynindeki yalancıyı
Kov düşüncelerindeki kara cadıyı
Gözünü alan güneşin sahte aydınlığı
Susturamasın yüreğindeki isyancıyı
Soğuk bir pazar sabahı
Aralık ayı
Uzaklardaki bir ülkenin
Kar altında kalmış bir garı
Kalın giysilerine bürünen yolcular
Ve kalacak olanlar
Cebimde bir güneş olsaydı,
Kalırmıydım hiç karanlıklarda,
Öyle umutsuz,öyle çaresiz.
Ne zaman batsa güneş,
Ne zaman kara bulutlar,
Karartsa geceyi iyice,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!