Örnek ozan, örnek insan herkese,
Ozanların sevdasında Veysel var.
Onunlayız hem de nefes nefese,
Âşıkların hülyasında Veysel var.
Dertle dolu bir yaralı kul olmuş,
Aşkım!
Beni suçlu görüyorsan eğer;
Ben suçlu değilim!
Gözlerim suçlu;
Senden başkasını görmediği için.
Senelerdir bir vuslata ermedim,
Gel naz etme, üzme beni, ne olur!
Bu sırrımı kimselere vermedim,
Gel naz etme, üzme beni, ne olur!
Ak gerdanın, sanki ay’ın on beşi
Sen hasta olmuşsun kimin neyine,
Nöbetini eller tutar mı dostum?
İster çalış, ister çek git köyüne,
Bekçi insan gece yatar mı dostum?
Ya sahadır, ya kulübe mekânın,
Yıllar sonra gördüm nazlı yârimi,
Elim kenetlendi eline bugün.
İsterse yüzsünler hemen derimi,
El sürdüm saçının teline bugün.
O öyle yürekten çekince bir ah,
Yine bugün bir yobazla tartıştım,
Fikirleri beni üzdükçe üzdü.
Kâinatı, insanlığı bilmiyor,
Hayâl deryasında yüzdükçe yüzdü.
Atatürk’ün düzenini yeriyor,
Kim demiş “Tanrı’yı tanımaz” diye?
Daha sabahleyin beraber idik…
Nimetler getirdi, “yiyesin” diye;
Oturduk sofraya beraber yedik.
Kahvaltının tamamını bitirdik,
Bundan sonra inanamam sözüne
Hakikatin dili olsan istemem!
Saman çöpü kadar gelmem gözüne
Sende servi dalı olsan, istemem!
Çok çağırdım, bir gün çıkıp gelmedin,
Depremi kadere bağlayıp durma!
Kim yazmış yazıyı karadan kara?
Timsah gözyaşıyla ağlayıp durma!
Dünyanın halkını düşürüp zar’a…
Bahçe betonundan gökdelen diktin,
Alevi-Bektaşî felsefesinden,
Lâikliğe uygun özümüz bizim!
Eşitlik öğrendik Pir nefesinden,
Herkesi bir görür gözümüz bizim!
Ata'mla pekişti bu inancımız,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!