Bir içimlik su be kardeş
Yüreği yanmışa ver gitsin
Bin bir umuda kanatlı
Susuzluğu dinsin
Bir saati ötekine uymaz
Çok zaman kimi tok olur
- Bak görüyor musun güllerde sürgünler;
Mayısta neş’e, şafakta ağlıyorum.
Hepsi açılıyor ne güzel çiçekler;
Tüm çiçeklerde sürgünler görüyorum.
- Düşünüyorum,
Çağla baharına ne kaldı?
Yetimler nasıl olsa güler.
Yürek burkulur dil söylemez
Yavru balabandır yetimler.
Anamın gönlünde acılar.
Ezilmek vardı kaderlerinde akşama kadar
Üç adam her zaman kan kusuyordular
Bulutlu gök parçalı mavi bulutlu gök
Hayâl üstüne hayâl kuruyordular
Üç adam öfkeden kan kusuyordular!
Bulutlar yağmur taşır
Yüreği yanmışlara
Susuzluklarını gidermek için
Rüzgârlar ağaçlara felâket.
Darmadağın şimdi
Sevmek var ya hani bildiğiniz
Günbegün gördüğünüz düşündüğünüz
Tut ki diyelim bir zaman seviştiniz
O yok artık n’olur bahsetmeyiniz
Kuşlar var cıvıltılı bizden sevimli
Neden bu türküler bu kadar acı
Neden kişiler çaresiz kalır
Başında kavak yelleri esince
Karasevdanın yollarında
Sevdalılar toplanır
Garip, Ferhat ve daha niceleri
Seslenen duygularımdır şiirlerim
Virgüllerim kaybolan sisler
Hele,
Hele sorular?
Onlar kaybettiklerim, anlatamadıklarım
Benliğimi saran
I
Bir altın günün sabahında ordular
Başlarında iman kesilmiş komutanlar
Gözlerinde kurtuluş inancı, elleri yumruk yumruk
Zaferi işaret ediyordu turnalar.
Ormanda yalnız yaşayan bir ağaç olsaydım
Sevda nedir hiç bilmezdim
Gözlerime değen bir çift gözün ardından
Asla gözyaşı dökmezdim
Sevda türküleriyle yüklenmiş kuşlar dallarıma konsa
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!