Ben konuşurken,
sen susuyordun.
Oysa şimdi ben sustum.
Şiirlerime bıraktım konuşmayı.
Her mısrası sen kokar
Bakınca dokunmuş olursun.
Emeller uzak,
Yollar kısa,
Vicdanlar tutsak
Alem fersah fersah.
Sınırsız sanılan düşler,
Toprağa düşen nice canlar.
Son demindeyim zamanın
Her yanım kış
Üşüyorum
Renklerden hep siyahım
Karamsarlığım ondan
Bir el dokunur en hisli yanlarıma
Bir anne feryadı düşer yüreğime
Bir babanın çaresizliği
Vurur alnımın ortasından
Savaşların coğrafyasında
Her gecenin sabahında
Sana açtım yüreğimi,
Lisanı hal ile.
İlmek ilmek nakşettim seni,
Duygularımın senli yanlarına.
Hayallerim seninle şekillendi
Bugün sonbahar misaliyim
Tükettim ilkbaharımı
Toprağa bıraktım umutlarımı
Sebepsizce sakladım gözyaşlarımı
Umutsuzca sevdim
Evhamlandım, döndüm durdum
Dünyayı sonsuzluğum sandım
Bir sağa bir sola
Aşağı yukarı koşturup durdum.
Yaşımı sabit
Aklımı başımda sandım
Bir Milletin yalnız yanlarıyız
Kalabalıklar içinde silik yüzleriz
Sessiz adımlarız
Yürekli çığlıklarız
Gülen gözlerin
Saklı gözyaşlarıyız
Ben gece
sen gündüzüm
Ve karanlıktım ölüm misali
Toprağa düşmüş kırık dal misaliydim
Öylece yaralı
Kanatlarım kırık
Akan zaman, sararan yapraklar
Yaşam dört mevsim
İnişli çıkışlı ömür
Kimi yerinde kurulan dostluklar
Kimi yerinde son bulan aşklar
Ve umutlardır yarınları aydınlık olan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!