Yorgun bir akşamdan sonra
Ev göründü.
Sürprizi sevmezsin ama
Mangal yakmışsın balkonda
Bir şişe de şarap açmışsın
Öyle mağrur bir duruşu vardı ki
Sanırsınız evin tek hakimi
Canı istediğinde öyle bir bakışla bakardı ki
Sarıp sarmalamak gelir de doyamazdın.
Güzel tüylerini öpmek gelir içinden de kıyamazdın
Ben engin denizlerde yaşar,
Mutsuz insanlara umut vermek için
Ara sıra kıyılara çıkardım
Ne deniz kızları olurdu etrafımda
Ne de özgür balıkçılar
Ben sana küstüm
Biliyor musun
Geceyarısı gülüşlerimizi aldın
Sana kırıldım duyuyor musun
Sabah uyanışlarımızı attın
Ağlar Rodrigo’nun Konçertosunda bir Adagio
Ağlar bir bardak demli çay
Jakond’un dudağında acı kanar derinden
Ağıtlar yetmez, söz susar, can dayanmaz olur
Ateş düşer yanar ha yanar küllenmez olur
Fışkırır bin bir çiçekli ışkınlar üç fidanın düştüğü yerden
Ateşlerin ortasında ışıkları bölüşenler
Adına özgürlük deyip onun için dövüşenler
Nefretler kanlı pusu nefretler hayın tuzak
Aşk sosyalizm diyende
Barışı suya bırak
Sabah erken kalktım
Artık evimiz yaşamıyor
Ne biten tüpü değiştiriyorum
Ne de yemek yapıyorum
Ha bazen salata yapıyorum
Gecenin sessizliğini sivri kulaklarıyla dinleyen kedi
Anlat ona
Bir uçurumun en dik yerinden
Düşmek üzere olduğunu
Dikkat etsin
Ask adamı şair yapar
Ayrılık bedevi
Acı isyanı büyütür
Yürek taşar biraz serseri
Kış yağıyor İstanbul'a
Soğuk yağıyor
Üşüyor sevgisiz insanlar
Yalnızlık yağıyor
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!