Yola geldi çok şükür; dayısı, amcası,emmisi.
Bu kurtuluşa yelken açan, tıpkı Nuh'un gemisi...
Dünya senin desem de, aslında oda benim;
Uykum geldi imam, göster hangi oda benim...
Vur, sende vur;
Kanasın ki bu yürek,
Kapanmasın bu yara;
Ta ki, ölene dek...
İster silah,
Seni uzaktan sevmek,
Her şeye rağmen güzel.
Tatmadım bu duyguyu,
İnan ki, senden evvel.
Şöyle, ara sırada olsa
Uçarım ben,
Kanatlı kuş gibi gökyüzünde.
Bir umut görürüm hep;
Senin o melek yüzünde...
Ölürüm ben,
Kavuşmak rakam hesabı,
Bir’den on’a...
Bir, iki, üç, dört, beş,
Altı, yedi, sekiz, dokuz...
Geldim On’a
Dört duvara mahkumum,
Rutubetli hücrelerin.
Ciğerime bıraktığım iz,
Çıkacak gibi değil.
Burada katiller var,
Hırsızlar, dolandırıcılar,
Oy dağlar!
Bana yer verin yamaçlarınızda.
Çayır çimen olayım ben,
Meyve vereyim ağaçlarınızda.
Oy dağlar!
Bizim büyük oğlan, Mahir;
Oyuncak mermi atıyor.
Ufağı ölmüş gibi yapıp,
Boylu boyunca yatıyor...
Biz onun sadece şiirlerini değil, kendisini de çok seviyoruz...