Susturduğum sabır taşı bu gün dillendi. Ah zaman! ... Nereden sürgülendiğini bir bilsem. Derdim ne seninle ne de sensizliğe... Sürülsem kendimden ve benliğim el silüeti gibi yansısa aynalardan. Ve hırçın bir fırtına sonunda durulsa içim.
Hayvan besleyenler bilirler. Hayvanlar sahiplerinin hallerini alırlar yani yansıtırlar. Kuş besleyen biri kuşların arasında öğkeli bir kuş gördü. Bir türlü anlayamıyordu. Acaba neden yeme hepsini yaklaştırmıyor sadece bazılarını yaklaştırıyordu. Biraz sonra kuşa bakıp hay mübarek içimdeki öfke misin dediği duyuldu.
Yaptıklarımızın karşılığı.... Yüzleşme..... Birgün birine iyi/kötü derken başka birgün bunu söyleyen için iyi/kötü denilmesi.... Yansımalarımızın utanç vermemesi dileğimle.....
Dinizmide ki en çarpıçı mistizm olayıdır, tasavvufun ana konularından birisidir. Ruhu ışık gibi düşünürsek, dünyadaki bedenlerimiz esasında ruhlarımızın manevi boyuttan maddesel boyuta kadar ulaşan yansımalarıdır.
Dinimiz dışında başka inançlarda baya konu olan yansımlar genel olarak şöyle düşünülür: Işık kristala çarptığında kırılmalarla yüzlerce farklı veya benzer renklere ayrılıp yüzeye yansır. Işığı Allah olarak düşünürsek ve manevi boyuttan madde boyutuna geçiş yerinide kristala benzetirsek, bu yüce ışınğın kırılmasıyla ruhların yaratıldığı düşünülür. Yani kısaca 'bizler Allah'ın yansımasıyız' olarak düşünülür. Böylece sonsuz sayılabilecek sayıda yansımalarla hayatlar oluşur. İnsan kafasının alamayacak kadar oluşan bu olasılıklardır(yaşamalardır) bunlar. Yani Allah yaşadığımız iyi ve kötü şeyleri bizle tecrube eder ki, (uzay gibi bir bilinç altı (idrak) oluşur ki) Allah kötü şeyleri bizim kanalımızla tecrube etmek istemediğinden yine kendi kanalları olan Peygamberler'le insanları uyarır...
Esasında çok daha derin bir konu olan yansımalar çoğu sufinin ilgisini çekmiştir ama insanı şirke kolayca götürebileceğinden ve tutucu kesimden tepki gördüğünden, çoğunlukla uzak durulmaya çalışılmış ve daha çok yaradılışın sırları içersinde kalmıştır. Denilir ki, Hallac-ı Mansur efendi bu sırrlara ermiş, ve belki bu yüzden “Enel Hakk” demiştir ama dediğim gibi çok dikkatli incelenmesi gereken bir konu, sadece basit birşekilde kendimce size aktarayım dedim.
Susturduğum sabır taşı bu gün dillendi.
Ah zaman! ...
Nereden sürgülendiğini bir bilsem.
Derdim ne seninle ne de sensizliğe...
Sürülsem kendimden ve benliğim el silüeti gibi yansısa aynalardan.
Ve hırçın bir fırtına sonunda durulsa içim.
Rumuzum ne
Yalnızca durgun sular yıldızları yansıtır o halde durul artık.
Hayvan besleyenler bilirler. Hayvanlar sahiplerinin hallerini alırlar yani yansıtırlar. Kuş besleyen biri kuşların arasında öğkeli bir kuş gördü. Bir türlü anlayamıyordu. Acaba neden yeme hepsini yaklaştırmıyor sadece bazılarını yaklaştırıyordu. Biraz sonra kuşa bakıp hay mübarek içimdeki öfke misin dediği duyuldu.
Yaptıklarımızın karşılığı....
Yüzleşme.....
Birgün birine iyi/kötü derken başka birgün bunu söyleyen için iyi/kötü denilmesi....
Yansımalarımızın utanç vermemesi dileğimle.....
Sana saldırana sende saldır...
uzakta
içimde sessiz bir çığlıktı adın...ve soğuk cama yasladığım başımdan,ılık bir nefes iziydi karanlığa yansıyan...
bir havuzun yüzüne görüntü bırakmak.....yansıyanların listesini tutmak güç..
YANSIMA NEDİR LÜTFEN YARDIM EDİN
çok iyi bir grup.onları trt2 deki proğramlarından tanıdım.şuan bütün cd leri var.ne zaman yalnız kalsam onları dinliyorum.
türkiyedeki en iyi enstrumental müzik yapan grup.vuslat albümleri harika olmuş ney insanı öylesine büyülüyorki
Bab-i esrar yansimalar ve vuslat kemana hayran olma sebebi..
iyi grup,bu ülkede cırtlak ses olmadan da iyi müzik yapılabileceğinin ispatı.
Dinizmide ki en çarpıçı mistizm olayıdır, tasavvufun ana konularından birisidir. Ruhu ışık gibi düşünürsek, dünyadaki bedenlerimiz esasında ruhlarımızın manevi boyuttan maddesel boyuta kadar ulaşan yansımalarıdır.
Dinimiz dışında başka inançlarda baya konu olan yansımlar genel olarak şöyle düşünülür: Işık kristala çarptığında kırılmalarla yüzlerce farklı veya benzer renklere ayrılıp yüzeye yansır. Işığı Allah olarak düşünürsek ve manevi boyuttan madde boyutuna geçiş yerinide kristala benzetirsek, bu yüce ışınğın kırılmasıyla ruhların yaratıldığı düşünülür. Yani kısaca 'bizler Allah'ın yansımasıyız' olarak düşünülür. Böylece sonsuz sayılabilecek sayıda yansımalarla hayatlar oluşur. İnsan kafasının alamayacak kadar oluşan bu olasılıklardır(yaşamalardır) bunlar. Yani Allah yaşadığımız iyi ve kötü şeyleri bizle tecrube eder ki, (uzay gibi bir bilinç altı (idrak) oluşur ki) Allah kötü şeyleri bizim kanalımızla tecrube etmek istemediğinden yine kendi kanalları olan Peygamberler'le insanları uyarır...
Esasında çok daha derin bir konu olan yansımalar çoğu sufinin ilgisini çekmiştir ama insanı şirke kolayca götürebileceğinden ve tutucu kesimden tepki gördüğünden, çoğunlukla uzak durulmaya çalışılmış ve daha çok yaradılışın sırları içersinde kalmıştır. Denilir ki, Hallac-ı Mansur efendi bu sırrlara ermiş, ve belki bu yüzden “Enel Hakk” demiştir ama dediğim gibi çok dikkatli incelenmesi gereken bir konu, sadece basit birşekilde kendimce size aktarayım dedim.
Birol Yayla ve Şenol Filiz'in beraber hazırlamış olduğu müthiş enstrumntal müzik albümü...