yüzün eski bir türkü sevdalım, yarim biliyorum gideceksin elden ne gelir gideceksin resimlerini, mektuplarını hatıralarımızı büyüttüğümüz çiçekleri camdaki yağmurumuzu kayan yıldızımızı ter kokularımızı sararmış resimlerimizi bırakıp gideceksin kadınlığını, çıplaklığını kokunu ayak seslerini bırakıp gideceksin sevdalım, yarim giderken kazağını almayı unutma uzaklar soğuk olur.
Doluyum dopdoluyum.. Yağsam dolu gibi yağacağım... Yara açmak istemiyorum kimsenin yüreğine. Onun için bulutlarımı İçimdeki derin bir yerlere çekiyorum.. Ve ardından;
"La ilahe illa entessübhaneke inni küntü minezzalimin"
Gece nasıl oluyor sanıyorsun ? kainatı isyan ettirecek kadar karanlık ve efsunlu bir dalga gibi hüzünlerimdir güneşi kapatan
yağmur nasıl yağıyor sanıyorsun ? içimden buram buram yükselen cinnet halindeki gözlerimden düşen damlalardır seni ıslatan
aşk nasıl oluyor sanıyorsun ? sen bilmezsin Eros benim gönüllere aşk oku fırlatan ne yazıkki kendine hayrı olmayan sevda denilen illeti icat eden benim
aşk bölünemeyen parçalanamayan bir atomdur.. aşk tektir.. Hallac-ı Mansur enel hak demiş cemal safi aşk benim demiş banane.. ben arifim tarif gerekmeyen sana diyorum ki gel ruhumun sonsuzluğuna sığın cenneti ve cehennemi gör... cehennem ateşimde kavrul ki cennetimden çıkamayasın sana her akşam kainatın sonsuzluğundan sesleniyorum. mesafelere aldanma görmek istiyorsan her akşam olduğunda bir bardak çay al eline ve güneşin battığı yöne bak sana göz kırpan zühre yıldızıyla selam gönderiyorum...
Geçemezsin kalbimin sokaklarından artık , sana geldiğim yollardan döndürdün beni , kendime sarılacağım yeniden , seni hiç sevmemiş gibi , kimsesiz bir vedanın busesini söküp dudaklarımdan gökyüzüne fırlatacağım .. Varsın söz dinlemesin gözlerim , varsın ağlasın isterse , yağmurlarla seni unutacağım ...."
Sen benim en büyük hastalığımsın...
gözlerini görmem gerek....
sevdim seni bir kere......
başkasını sevemem.....
her gece yollarda gözledim seni
inanki gönülden özledim seni
güllerde aradım yakan buseni
unutmam sevgilim unutmam seni....
yüzün eski bir türkü
sevdalım, yarim
biliyorum gideceksin
elden ne gelir
gideceksin
resimlerini, mektuplarını
hatıralarımızı
büyüttüğümüz çiçekleri
camdaki yağmurumuzu
kayan yıldızımızı
ter kokularımızı
sararmış resimlerimizi bırakıp gideceksin
kadınlığını, çıplaklığını
kokunu
ayak seslerini bırakıp gideceksin
sevdalım, yarim
giderken kazağını almayı unutma
uzaklar soğuk olur.
Arkın
bazı insanlar dua gibidir...
görünmez ama dokunur sana...
duyulmaz ama bırakmaz seni...
önce hakkı öğren..
sonra kimin haklı olduğunu öğenirsin....
Hz Ali ( k v )
İnsanoğlu En Çok İhtiyaç Duyduğu Kişiden Öğrenir,
Kimseye İhtiyacı Olmadığını.
ayrı dere yatakları gibiyiz
ikimizde sonsuz deryaya akıyoruz sularımız karışmadan
ölsek haberimiz olmayacak birbirimizden...
kusurlarınızı söyleyen arkadaşlar edinin...
dikkat edin..
kusurlarınızı yalnızca size söyleyen....
tzu
Tüm Işıkları kapatıp
Karanlıkta kaybolalım
Acılarımız görünmesin.......
Toprağın Yağmur Damlasını özlediği gibi özledim ...
unutma;
yollar sadece gitmek için değil,
gelmek içinde var..
Doluyum dopdoluyum..
Yağsam dolu gibi yağacağım...
Yara açmak istemiyorum kimsenin yüreğine.
Onun için bulutlarımı
İçimdeki derin bir yerlere çekiyorum..
Ve ardından;
"La ilahe illa entessübhaneke inni küntü minezzalimin"
diyorum......
Kendime bakıyorum, ama kaybolmuşum.
Kendimi tanırım;
bu gördüğüm ben değilim..
Pessoa
" İnsanlar çok bozdu.
Ben bu düzene ayak uyduramıyorum.
Bu yüzyıl kusma hissi uyandırıyor.
İnsanlık öldü tabutunu kaldıracak insan bulunamıyor..."
Atay
“ kelimeler sadece
onları anlayanlar üzerinde etkilidir...”
auster
sebeplerimi bilmiyorsan
seçimlerimi yargılama...
bukowski
“ Uzak dediğin, önce içinde birikir insanın;
sonrası yalnızca yoldur....”
Ne zaman şehrine yağmur yağsa benden bil
Aşk, gönül işidir, akıl işi değil.
Şems
“Ve le kad fetennellezıne min kablihim
fe le ya’lemennellahüllezıne sadeku
ve le ya’lemennel kazibın.”
ankebut 3
"Artık hiç kimsem yok.
Ne düşüneceğim..
ne geceleri bekleyeceğim..
ne de seveceğim kimse yok.
O sendin."
Angelopoulos
” Gönül uzaklığı vermesin rabbim.
Yol dediğin elbet yürünür...”
". Manzarası ne kadar güzel olursa olsun
seni inciten pencereyi kapat .."
Gece nasıl oluyor sanıyorsun ?
kainatı isyan ettirecek kadar karanlık
ve efsunlu bir dalga gibi
hüzünlerimdir güneşi kapatan
yağmur nasıl yağıyor sanıyorsun ?
içimden buram buram yükselen
cinnet halindeki gözlerimden düşen
damlalardır seni ıslatan
aşk nasıl oluyor sanıyorsun ?
sen bilmezsin
Eros benim gönüllere aşk oku fırlatan
ne yazıkki kendine hayrı olmayan
sevda denilen illeti icat eden benim
aşk bölünemeyen parçalanamayan bir atomdur..
aşk tektir..
Hallac-ı Mansur enel hak demiş
cemal safi aşk benim demiş banane..
ben arifim tarif gerekmeyen
sana diyorum ki
gel ruhumun sonsuzluğuna sığın
cenneti ve cehennemi gör...
cehennem ateşimde kavrul ki
cennetimden çıkamayasın
sana her akşam kainatın sonsuzluğundan sesleniyorum.
mesafelere aldanma
görmek istiyorsan her akşam olduğunda
bir bardak çay al eline
ve güneşin battığı yöne bak
sana göz kırpan
zühre yıldızıyla selam gönderiyorum...
Wolfson
" Gül anlamadı hiç
dikenin kendini koruduğunu ...
Diken hiç anlamadı
Gül sayesinde el üstünde tutulduğunu..."
Geçemezsin kalbimin sokaklarından artık ,
sana geldiğim yollardan döndürdün beni ,
kendime sarılacağım yeniden ,
seni hiç sevmemiş gibi ,
kimsesiz bir vedanın busesini söküp dudaklarımdan
gökyüzüne fırlatacağım ..
Varsın söz dinlemesin gözlerim ,
varsın ağlasın isterse ,
yağmurlarla
seni unutacağım ...."
" Sen gönülsen sevda benim..."
". Bir yıldız gibi kayar giderim hayatından ..
Yapabileceğin tek şey
Dilek tutmak olur ardımdan..."
Marley