Yaşar Kemal'in ünlü romanı Ağrı dağı Efsanesinden esinlenerek,1970'lerin Anadolu Pop tarzı müzik yapan Moğollar'ın yapmış olduğu bir 45'lik plağın adı.
1970'li yıllarda,İstanbul,Bebek Belediye Gazinosu'nun Türk Sanat Müziği söyleyen şarkıcısıydı.Daha sonra bu müziğin başka bir dalında önemli işlere imzasını attı.
Türk toplumuna yabancı bir müzik türü,ama müziğin evrenseliği bağlamında,her ne kadar elitist olsa da her müzik türü gibi insan ruhuna hitap etmektedir.
Tekdüzen vuruşlarla salınan bir tabut var Sanırım,çivilenen, bilmediğim bir yerde Ölen kim? -Dün,yazdı bugün sonbahar çınlar bir yolculuk gibi bu ses yüreklerde
Güz Şarkısı:Baudelaıre
Bu dizeler N.Fazıl'ın dizelerine şöyle girer:
'Tabut değildir bu, bu tahta kundak Bu ağır hediye kime gidecek Çakılır çakılmaz üstüne kapak(Tabut şiiri)
Türkiye'de müzik yönnendirmeninde ötesinde biçimlendiriliyordu.1934 senesinde Türk müziği radyolardan yasaklanır...yasak 8 ay sonra kaldırılır,ama böyle bir ortamda radyo,var olanı yayınlamaktan çok,yayınlanacak olana göre adam yetiştiren bir mekanizma niteliği kazanıyor.Devletin müzik üzerindeki müdahaleleri,şimdiye kadar iktidara egemen olan kadronun siyasi tercihi şeklinde belirleniyordu ve müzikler ancak sansürün denetiminden sonra yayınlanabiliyordu.ve sene 2010 TRT'de ideolojik sansür kaldırılma aşamasına gelmiş bulunuyor.
Mustafa Kemal Nutuk'ta:'19 Mayısta Samsun'a çıktım diyor.Oysa M.Kemal Samsun'a çıkmadan önce,başkaları başka yerlere çoktan çıkmış bulunuyordu...İttihatçılar daha Mondoros Mütarekesi yapılmadan milli direnişi örgütlemek için harekete geçmişlerdi.Savaşın kaybedilmekte olduğunun anlaşıldığı günlerde Teşkilat-ı mahsusa,Anadolu'nun bir çok yerinde gizli silah depoları oluşturmuş durmdaydı.
Resmi tarih, gerçek durumu tahrif ederek 1923 sonrası hesaplaşmada 'kazanan' tarafın İttihatçı olmadığını ileri sürmüştür.cumhuriyet döneminde yazılan tüm tarih kitaplarında,Milli mücadelede oynadığı başat rol gözardı edilmiştir.Milli Mücadewleyi örgütleyip yönetenler İttihatçılardan başkasıymış gibi sunulmuştur.
Tayfalar sık sık yakalar,iş olsun diye, Koca deniz kuşlarını,albatrosları, Keskin çukurlar üstünden kayan gemiye Eşlik eder o kaygı bilmez dostları.
Ama bıraktılar mı güvertelere, O gök kralları ne sünepe,ne sarsak sarıverir koca kanatlarını yere, yanlarında sürünen Kürekler gibi AK
O nkanatlı yolcu ne miskin,ne sümsüktür! Ne çirkin,ne gülünçtür o güzel kuş şimdi! Topallar kimi,uçan sakata öykünür, Bir pipoyla gagasını dürtükler kimi!
O bulutlar prensine benzer Ozan da, Fırtınayla senlibenli,yaylara gülen yere sürülmültür yuhalar arasında, Yürğyemez devce kanatları yüzünden.
Time dergisine kapak olmuş,bu ülkenin en muhteşem sesi.
Yaşar Kemal'in ünlü romanı Ağrı dağı Efsanesinden esinlenerek,1970'lerin Anadolu Pop tarzı müzik yapan Moğollar'ın yapmış olduğu bir 45'lik plağın adı.
1970'li yıllarda,İstanbul,Bebek Belediye Gazinosu'nun Türk Sanat Müziği söyleyen şarkıcısıydı.Daha sonra bu müziğin başka bir dalında önemli işlere imzasını attı.
Türk toplumuna yabancı bir müzik türü,ama müziğin evrenseliği bağlamında,her ne kadar elitist olsa da her müzik türü gibi insan ruhuna hitap etmektedir.
Tekdüzen vuruşlarla salınan bir tabut var
Sanırım,çivilenen, bilmediğim bir yerde
Ölen kim? -Dün,yazdı bugün sonbahar
çınlar bir yolculuk gibi bu ses yüreklerde
Güz Şarkısı:Baudelaıre
Bu dizeler N.Fazıl'ın dizelerine şöyle girer:
'Tabut değildir bu, bu tahta kundak
Bu ağır hediye kime gidecek
Çakılır çakılmaz üstüne kapak(Tabut şiiri)
Nasıl kumarbaz kumara
Nasıl şisesine sarhoş
Nasıl kurtlarına leş
Bağlandıysa-lanet,sana
Ben de bağlandım o kadar.
Vampir:Baudalaıre
Ve onun etkisinde Necip Fazıl.
Ne hasta bekler sabahı
Ne taze ölüyü mezar
Ne de şeytan bir günahı
Seni beklediğim kadar.
Türkiye'de müzik yönnendirmeninde ötesinde biçimlendiriliyordu.1934 senesinde Türk müziği radyolardan yasaklanır...yasak 8 ay sonra kaldırılır,ama böyle bir ortamda radyo,var olanı yayınlamaktan çok,yayınlanacak olana göre adam yetiştiren bir mekanizma niteliği kazanıyor.Devletin müzik üzerindeki müdahaleleri,şimdiye kadar iktidara egemen olan kadronun siyasi tercihi şeklinde belirleniyordu ve müzikler ancak sansürün denetiminden sonra yayınlanabiliyordu.ve sene 2010 TRT'de ideolojik sansür kaldırılma aşamasına gelmiş bulunuyor.
Mustafa Kemal Nutuk'ta:'19 Mayısta Samsun'a çıktım diyor.Oysa M.Kemal Samsun'a çıkmadan önce,başkaları başka yerlere çoktan çıkmış bulunuyordu...İttihatçılar daha Mondoros Mütarekesi yapılmadan milli direnişi örgütlemek için harekete geçmişlerdi.Savaşın kaybedilmekte olduğunun anlaşıldığı günlerde Teşkilat-ı mahsusa,Anadolu'nun bir çok yerinde gizli silah depoları oluşturmuş durmdaydı.
Resmi tarih, gerçek durumu tahrif ederek 1923 sonrası hesaplaşmada 'kazanan' tarafın İttihatçı olmadığını ileri sürmüştür.cumhuriyet döneminde yazılan tüm tarih kitaplarında,Milli mücadelede oynadığı başat rol gözardı edilmiştir.Milli Mücadewleyi örgütleyip yönetenler İttihatçılardan başkasıymış gibi sunulmuştur.
Tayfalar sık sık yakalar,iş olsun diye,
Koca deniz kuşlarını,albatrosları,
Keskin çukurlar üstünden kayan gemiye
Eşlik eder o kaygı bilmez dostları.
Ama bıraktılar mı güvertelere,
O gök kralları ne sünepe,ne sarsak
sarıverir koca kanatlarını yere,
yanlarında sürünen
Kürekler gibi AK
O nkanatlı yolcu ne miskin,ne sümsüktür!
Ne çirkin,ne gülünçtür o güzel kuş şimdi!
Topallar kimi,uçan sakata öykünür,
Bir pipoyla gagasını dürtükler kimi!
O bulutlar prensine benzer Ozan da,
Fırtınayla senlibenli,yaylara gülen
yere sürülmültür yuhalar arasında,
Yürğyemez devce kanatları yüzünden.
Charles Baudelaıre(Albatros)