Homer’den beş yüzyıl ve isa’dan on üç yüzyıl önceydi…
Yani Musa’nın devriydi.
Hint kali Yuga çağına,yani karanlıklar çağına gömülüyordu ve önceki ihtişamının gölgesinden başka bir şey değildi artık.
Babil’in zulmüyle,dünyada anarşinin kılıcını serbest bırakan Asur,Asya’yı ayaklar altına alıyordu.Rahiplerinin ve firavunlarının bilimi sayesinde büyüyen mısır bu evrensel çöküşe direniyordu ama onun da gücü ancak Fırat’a ve Akdeniz’e kadar uzanabiliyordu.
İsrail ise,Musa’nın gürleyen sesi aracılığıyla,çölde,Eril Tanrı ve ilahi birlik ilkesini kuvvetlendirmeye çalışıyordu ama yeryüzü,bu sesin yankılarını henüz duymuş değildi…
Kollarını Nedir'e uzatmış ve etrafı çelenk misali forumlarla çevrelenmiş olan bu dağlık yarımadada yıllardır beyaz ırktan bir halk yaşamaktaydı…Bu halk Doğudan, Batıdan ve ilkel Keltlerle akraba idi… :))
Bu türünün son örneği ırk,önceki tüm uygarlıklarla karışmış,onlardan pek çok şey alıp harmanlayarak atılımlar yapmıştır…Karadeniz’den, Akdeniz’den ve Orta Anadolu’dan gelen koloniler bu Nedir'e yerleşmiş,dağlık burunları ve vadileri çeşitli ırklarla,mezheplerle ve siyasetle doldurmuşlardı…..Bu 'Nedir' Asyanın ve Afrikanın zenginliklerini taşısaydı ne olurdu..?
Fildişi,boyalı çömlekler,Suriye kumaşları,altın vazolar,baharatlar,kadife ve inciler ve çoğu zaman,vahşi bir kıyıdan kaçırılmış akıllar...
Ah bu çok hoş oldu...kimse üzerine alınmasın... :))
Tello adını daha geçen yıla kadar Türkiye’de bilen yoktu, duyan da... Hatta Beşiktaş’a geldiğinde, “Tello gider, yan gider Tello...” türküsü ile bağdaştırılmış adı. Şilili oyuncunun Kartal’a gelişi de enteresanmış. Aynı takımın stoperlerini izlemeye giden PAF takım hocası Fikret Demiray, Tello’nun alınması yönünde rapor vermiş. Yönetim kapsamlı araştırma sonucu bonservisi de elinde olan Tello’ya bir anda imza attırmış. Bilinmeyen ‘kutu’ olarak karşımıza çıkan tecrübeli futbolcu, oynadığı futbol ile herkese parmak ısırttırmış. Sol ayağını ‘raket’ gibi kullanan Tello, kaçan şampiyonluktan, olay çıkardığı ve tarihi ceza aldığı milli takıma... Ve bir ricada bulunmuş, adımın telaffuzu Teyyo, Tello değil! İşte her sorumuza içtenlikle cevap veren Tello huzurlarınızda!
Tellocan hiç merak etme adına türküler bile yakılmış..:p
Erzurum/Aşkale-Musa atıcı-Tek-Sen Sarısözen
Tello Gider Yan Gider Tello Açma Yaram Kan Gider Tello
Bu Golü Atam Dedim Tello Kaleye Ulaşam Dedim Tello Bir Kırmızı Kart Yüzünden Tello Gelene Hakem Dedim Tello
Tello Gider Yan Gider Tello Açma Yaram Kan Gider Tello
Forması Siyah Beyazdan Tello Şimdi Gelir Hakem Tello Atacaksan At Beni Tello Çimlere Düşmeden Tello
Tello Gider Yan Gider Tello Açma Yaram Kan Gider Tello
Bu Ligi Aşam Dedim Tello Kupaya Ulaşam Dedim Tello Bir Hayırsız Yüzünden Tello Gelene Paşam Dedim Tello
182 gündür Türkiyenin gündeminden düşmeyen Münevver Karabulut olayı ilk akla gelen...Ancak bugün bir tv kanalında,baba Süreyya Karabulut'un,Amerikaya yerleşmek için Hayyam Garipoğlundan 3 Milyon Euro talep etmesi gündeme yine bomba etkisi yaptı...Büyük bir şaşkınlıkla izlediğim programda babanın ruhsal dengesinin bozulduğunu,tek düşüncesinin mahkemeden alacağı tazminat ve Garipoğullarından alacağı yüklü miktarda para olduğu dikkatimden kaçmadı...
Boşuna denmemiş 'Dünyanın çivisi çıktı' diye...Adam vahşice katledilen kızının kan parasını talep ediyor...O para Münevveri geri getirecek mi..? Yuh be yuuuhhh...:(
ABD’de en fazla ölüme neden olan alkollü sürücüler ya da katiller değil. Öldüren, fast food. Yüksek kolseterol, diyabet, kalp ve damar hastalıkları, obezite... Bütün bunlar günde üç kere ucuza satılan hamburger ve patates kızartmaları karşısında insanların kendilerine hakim olamamalarından kaynaklanıyor.
Fast food en az siyanür kadar zararlı ama zararları sadece daha yavaş görülüyor.Sağlığa zararlı tüm yemeklerden oluşan bir menünüz olsa da fast food alışkanlığı kadar zaralı olamaz sizin için.
Bu yüzden ağzınıza ne aldığınıza her zaman dikkat edin.
Beni köyümün yağmurunda eritin...:P
Homer’den beş yüzyıl ve isa’dan on üç yüzyıl önceydi…
Yani Musa’nın devriydi.
Hint kali Yuga çağına,yani karanlıklar çağına gömülüyordu ve önceki ihtişamının gölgesinden başka bir şey değildi artık.
Babil’in zulmüyle,dünyada anarşinin kılıcını serbest bırakan Asur,Asya’yı ayaklar altına alıyordu.Rahiplerinin ve firavunlarının bilimi sayesinde büyüyen mısır bu evrensel çöküşe direniyordu ama onun da gücü ancak Fırat’a ve Akdeniz’e kadar uzanabiliyordu.
İsrail ise,Musa’nın gürleyen sesi aracılığıyla,çölde,Eril Tanrı ve ilahi birlik ilkesini kuvvetlendirmeye çalışıyordu ama yeryüzü,bu sesin yankılarını henüz duymuş değildi…
Bkz homer: http://nedir.antoloji.com/homer/
Kollarını Nedir'e uzatmış ve etrafı çelenk misali forumlarla çevrelenmiş olan bu dağlık yarımadada yıllardır beyaz ırktan bir halk yaşamaktaydı…Bu halk Doğudan, Batıdan ve ilkel Keltlerle akraba idi… :))
Bu türünün son örneği ırk,önceki tüm uygarlıklarla karışmış,onlardan pek çok şey alıp harmanlayarak atılımlar yapmıştır…Karadeniz’den, Akdeniz’den ve Orta Anadolu’dan gelen koloniler bu Nedir'e yerleşmiş,dağlık burunları ve vadileri çeşitli ırklarla,mezheplerle ve siyasetle doldurmuşlardı…..Bu 'Nedir' Asyanın ve Afrikanın zenginliklerini taşısaydı ne olurdu..?
Fildişi,boyalı çömlekler,Suriye kumaşları,altın vazolar,baharatlar,kadife ve inciler ve çoğu zaman,vahşi bir kıyıdan kaçırılmış akıllar...
Ah bu çok hoş oldu...kimse üzerine alınmasın... :))
sanalda dincilik
sanalda siyaset
sanalda ülkeyi kurtarmalar...
eşittir yine sanallığıyla kalmalar....
Cehennemde,dünyada ve cennette üç kez taç giydirmek lazım bu kullanıcılara...
takımyıldızlarla onların arasından,alınlarında bir yıldızla yürüyün edebi,yüce anto kullanıcıları... :))
Ey ilahi ışık..! diye haykırırdım ölürken…. inlerdim lirimin yedi teli kırılırken.Ve geriye düşüp yüzyılların nehrinde sonsuza dek sürüklenirdim…
Tello adını daha geçen yıla kadar Türkiye’de bilen yoktu, duyan da... Hatta Beşiktaş’a geldiğinde, “Tello gider, yan gider Tello...” türküsü ile bağdaştırılmış adı. Şilili oyuncunun Kartal’a gelişi de enteresanmış. Aynı takımın stoperlerini izlemeye giden PAF takım hocası Fikret Demiray, Tello’nun alınması yönünde rapor vermiş. Yönetim kapsamlı araştırma sonucu bonservisi de elinde olan Tello’ya bir anda imza attırmış. Bilinmeyen ‘kutu’ olarak karşımıza çıkan tecrübeli futbolcu, oynadığı futbol ile herkese parmak ısırttırmış. Sol ayağını ‘raket’ gibi kullanan Tello, kaçan şampiyonluktan, olay çıkardığı ve tarihi ceza aldığı milli takıma... Ve bir ricada bulunmuş, adımın telaffuzu Teyyo, Tello değil! İşte her sorumuza içtenlikle cevap veren Tello huzurlarınızda!
Tellocan hiç merak etme adına türküler bile yakılmış..:p
Erzurum/Aşkale-Musa atıcı-Tek-Sen Sarısözen
Tello Gider Yan Gider Tello
Açma Yaram Kan Gider Tello
Bu Golü Atam Dedim Tello
Kaleye Ulaşam Dedim Tello
Bir Kırmızı Kart Yüzünden Tello
Gelene Hakem Dedim Tello
Tello Gider Yan Gider Tello
Açma Yaram Kan Gider Tello
Forması Siyah Beyazdan Tello
Şimdi Gelir Hakem Tello
Atacaksan At Beni Tello
Çimlere Düşmeden Tello
Tello Gider Yan Gider Tello
Açma Yaram Kan Gider Tello
Bu Ligi Aşam Dedim Tello
Kupaya Ulaşam Dedim Tello
Bir Hayırsız Yüzünden Tello
Gelene Paşam Dedim Tello
182 gündür Türkiyenin gündeminden düşmeyen Münevver Karabulut olayı ilk akla gelen...Ancak bugün bir tv kanalında,baba Süreyya Karabulut'un,Amerikaya yerleşmek için Hayyam Garipoğlundan 3 Milyon Euro talep etmesi gündeme yine bomba etkisi yaptı...Büyük bir şaşkınlıkla izlediğim programda babanın ruhsal dengesinin bozulduğunu,tek düşüncesinin mahkemeden alacağı tazminat ve Garipoğullarından alacağı yüklü miktarda para olduğu dikkatimden kaçmadı...
Boşuna denmemiş 'Dünyanın çivisi çıktı' diye...Adam vahşice katledilen kızının kan parasını talep ediyor...O para Münevveri geri getirecek mi..? Yuh be yuuuhhh...:(
ABD’de en fazla ölüme neden olan alkollü sürücüler ya da katiller değil. Öldüren, fast food. Yüksek kolseterol, diyabet, kalp ve damar hastalıkları, obezite... Bütün bunlar günde üç kere ucuza satılan hamburger ve patates kızartmaları karşısında insanların kendilerine hakim olamamalarından kaynaklanıyor.
Fast food en az siyanür kadar zararlı ama zararları sadece daha yavaş görülüyor.Sağlığa zararlı tüm yemeklerden oluşan bir menünüz olsa da fast food alışkanlığı kadar zaralı olamaz sizin için.
Bu yüzden ağzınıza ne aldığınıza her zaman dikkat edin.
Bir de...çiğnemeden yutmayın.
Acı yemek de..
Sıfır ihtimalden iyidir.. :)