bazı dertler muammadır şifasına bal gerek sırlar varki anlatılmaz anlamaya hal gerek anlayanlar bildim sanıp zahirinde hiç olur özünü bilip kananlar batınında iç olur illa huu
SÖZÜNÜ GERİ AL DEDİKLERİNDE kim söylediyse o geri alsın demiştir gerçekten allah dostu havam ın (halkın) bilmediği sırları biliyodu allah dostu, ALLAH bizede sırlarını görmeyi nasip etsin inşallah amiiiiiiiiN.
Naklederler ki: Onu darağacında astıkları vakit iblis yanına geldi ve; 'Bir Ene (ben) sen dedin, bir Ene de ben. (Sen Ene'l-Hak dedin, ben: 'Ene hayrun minhü= Ben ondan hayırlıyım.' dedim) Nasıl oluyor da bu yüzden senin üzerine rahmet, benim üzerime lânet yağdırıyor? ' diye sordu. Hallâc-ı Mansûr şu cevâbı verdi: 'Sebep şudur. Sen 'Ene' dedin, kendini ortaya koydun, ben Ene dedim, kendimi ortadan kovdum. Benliği ortaya getirmenin iyi olmadığını, benliği ortadan kaldırmanın ise gâyet iyi olduğunu bilesin, diye bana rahmet, sana lânet etti.'
bazı dertler muammadır şifasına bal gerek
sırlar varki anlatılmaz anlamaya hal gerek
anlayanlar bildim sanıp zahirinde hiç olur
özünü bilip kananlar batınında iç olur
illa huu
SÖZÜNÜ GERİ AL DEDİKLERİNDE kim söylediyse o geri alsın demiştir gerçekten allah dostu havam ın (halkın) bilmediği sırları biliyodu allah dostu, ALLAH bizede sırlarını görmeyi nasip etsin inşallah amiiiiiiiiN.
Naklederler ki: Onu darağacında astıkları vakit iblis yanına geldi ve; 'Bir Ene (ben) sen dedin, bir Ene de ben. (Sen Ene'l-Hak dedin, ben: 'Ene hayrun minhü= Ben ondan hayırlıyım.' dedim) Nasıl oluyor da bu yüzden senin üzerine rahmet, benim üzerime lânet yağdırıyor? ' diye sordu. Hallâc-ı Mansûr şu cevâbı verdi: 'Sebep şudur. Sen 'Ene' dedin, kendini ortaya koydun, ben Ene dedim, kendimi ortadan kovdum. Benliği ortaya getirmenin iyi olmadığını, benliği ortadan kaldırmanın ise gâyet iyi olduğunu bilesin, diye bana rahmet, sana lânet etti.'