Son yıllarında Romanyanın başkenti Budapeşte de iken yanındaki yardımcısına bu gecenin Kadir gecesi olduğunu ve kendisini bir camiye götürmesini istemiştir. Oda götürmüş ve camiye girip hutbeye çıkarak; Ey müslümanlar ben koyu bir komisnistim bu yüzden üklemi terk ettim, ancak sizi bu kutsal gece de bir arada görmek beni duygulandırdı gibi bir takım açıklamalar yaparak İslama ve üklesine olan özlemini ve susuzluğunu dile getirmiştir. İşallah imanlı gitmiştir. Bütün koministler gibi oda sonunda doğru yolu hissetmişdir(Ör:Cem Karaca) ama bulmuş mudur bilemem. Bazı koministler ise doğru yolu erken bulmuştur. Ör: İsmet Özel
ALLAH yada KURAN CİNSİYET AYRIMI YAPMAZ. Allah Kuranda erkeği kadına bir derece üstün yaratmıştır. Allah kadını erkeğin sırt kemiğimden yaratmıştır. Bu yüzden kadın bir derece alttadır. Kadınlar çok duygusal olduklarından dolayı boşanma hakkı olan talak kadınlara verilmemiştir. Onlara kalsaydı ilk kavgada hemen üç kez boş ol der ve evliliğin dini hükmi kalmazdı.
KURAN CİNSİYET AYRIMI YAPMAZ; eğer yapsaydı Cennet anaların ayakları altında değil babaların ayağının altında olurdu. Allah kullarından anne ve babalarına(Allahın emirlerini aşmadıkça) itaat etmelerini emreder. BURAYA DİKKAT önce anne der sonra baba der niye acaba...
-İslam kanunları içinde eğer anne ve baba köle veya esir olsa ve evladı da onların özgürlüklerine kavuşturmak için onları satın alsa. Babasının hakkını ödemiş olur. Babasına hiç bir minnet borcu kalmamıştır. Atsan atılmaz derlerya isterse babasını atabilir ama annesinin hakkının ödeyemez. Anneye karşı aynı şey geçerli değildir.
- Ayrıca kadınlar nesillerin çoğalması için tek geçerli yoldur. Bilimsel araştırmalar Hz. Meryemin eline erkek eli değmeden nasıl olurda hamile kaldığını araştırmış ve kadınların erkek siz hamile kalma ihtimallerinin oldunu kanısına varmıştır. Ancak erkekler hamile kalamaz, çocuk doğuramaz... OSMANLIDA kadınlar erkeklerden daha değerli idi sebebi ise kadınlar gelecek nesillerde FATİHLER doğuracak insanlardı.
Allah bir annenin evladına kızdığı zaman bedduasını (çoğu zaman) hemen kabul etmez çünkü etse daha sonra kendisi bundan pişman olacağı aşikardır. Ama baba çocuğuna beddua etse kabul eder, babanın duası peygamber duası gibidir. Allah hemen kabul eder. Ama gerçekten de geçerli sebep olmak zorundadır. (evladın babasını dövmesi gibi)
BU ONLARA VERİLEN HAKLARIN GENGELENMESİNDEN BAŞKA BİRŞEY DEĞİLDİR.
Ancak Allah hukuki konularda kadının şahitliğini yarım kişi saymıştır. Birinin katil olduğunu ispat için bir erkek şahit yeterli iken bu kadın olursa iki kadın şahit olaması gerekir.
- Allah herşeyi en doğrusu ile bilendir. Rahmandır, (bu dünyada kimseyi kafir müslüman ayırmaksızın her türlü menfaat sağlayandır) Rahimdir (öbür dünyada sadece müslümanlara menfaat sağlayandır.)
Allah hepimizi anne ve babamıza karşı isyankar olmaktan korusun.
Allah bir Hadis-i Kutsisinde der ki; EY HABİBİM (sevgilim) SEN OLMASAYDIN ALEMLERİ YARATMAZDIM.....
- Bu şu anlama geliyor; Bütün kainat, canlılar, hayatlar, alemleri sana olan sevgimden dolayı yarattım, bu öyle bir sevgidir ki insanları yarattıktan sonra o kullarını cennete sokmak için milyonlarca mazeret üretmiştir. Kuldan beklenen ise sadece küçük bir adım atması.
Peygamber efendimiz asla kendisiyle övünmezdi ve sadece bunları bilgi olarak aktarmak amacıyla kendisinin peygamberlerin lideri vb. gibi sözleri söylemiştir.
Peygamber efendimizin zor günlerinde Cebrail A.S. ona gelip -ey Muhammed iste şu dağı altına çevireyim demiştir, o ise bunu kabul etmemiştir çünkü kendisi müslümanlara örnek olmak gibi bir görevi de vardı ve eğer kabul etseydi sonraki yıllarda müslümanlar zor durumlarında derler di ki; biz ona nasıl tabii olalım O Cebrailden yardım alıyordu. Bize Cebrail gelip sorduda biz mi istemedik derlerdi.
Peygamber efendimiz bir hadisinde 'Ben üstün ahlakı tamamlamak için gönderildim' demektedir. Peygamber efendimize öksüzler ve yetimlerin de tabii olabilmesi için Allah doğmadan önce babası 5 yaşlarında iken de annesini almıştır. Çünkü ileride bir insan çıkıpda ben Efendimizden daha zor şartlarda yaşıyorum diyemez. İslamı yaşamasına engel olmaması için. Fakir yaşamıştır çünkü fakir yaşamak en zorudur. Hasır üstünde uyumuştur çünkü en zoruda budur. Dövülmüştür, taşlanmıştır, horlanmıştır, küfredilmiştir.
En zor durumlardan birisi de Peygamber efendimiz kabede namaz kılarken, secdeden kaltıktan sonra oturduğu sırada kafirlerden birisi başından aşağı deve işkembesi dökmüştür fakat Peygamberimiz buna da sabır göstermiştir. Onun yaşadığı hayattan daha zoru yoktur ki O Kainatın efendisidir, dileyseydi (Allah peygamberlerin dualarını geri çevirmez) hepsini kahreder, perişan ederdi ve bunu yapmak içinde parmağını bile oynatmazdı.
Taif kentinde ahali tarafından taşlanmış ve can hali ile kaçmıştır (yanındaki arkadaşları ile) amacı ise tebliğ idi ama kan revan içinde kalıp yaralarını temizlemeye çalışırken Cebrail geldi... -Ey Muhammed beni Allah gönderdi dile şu dağı onların başına indireyim... Peygamber efendimiz ise Hayır dedi. -Bilmiyorlar... Nasıl bir yanlış yaptıklarının farkında değiller dedi.Tam tersine rahmet diledi.... İşte böyle bir insandı O... Sallallahu Aleyhi Vessellem... Efendimiz...
-Peygamberimiz arkadaşları ile sohbet ederken Ahir zamandan bahsediyordu... Dedi ki......onlar benim kardeşimdir. -Ashab(arkadaşları) biz senin kardeşin değil miyiz ya Resulüllah? Peygamberimiz; Hayır siz benim arkadşımsınız, mucizemi gördünüz, bana inandınız, bu sayede Allah kolayca iman ettiniz. Ama onlar beni görmeden iman edecekler mucizemi görmicekler, onların durumu çok zordur dedi. Ve defalarca Ümmetii diye ağlamıştır. Bir gece Hz. Hatice(peygamberimizin hanımı) uyandı, Peygamberimiz hüngür hüngür ağlıyor... Başı secdede, seccade sırılsıklam... Niye ağlıyosun ey Muhammed dedi.... Peygamberimiz ise; Ümmetime ağlıyıyorum... demiştir. Ahhhh ahhh sana layık olamadık efendimiz...
-Aşk sadece aşkı yaşaMAyanlar için vardır. Yaşayanlar için ise 2. si olmaz, olamaz, ola-bilemez. Aşk içimdeki sürekli bir sızıdır...
-Aşk benim gözlerimdi... -Birisi gözlerime mil çekti...:( -Aşk acısından ağlarken medil kullanmazdım, havlu kullanırdım... 12 ay boyunca hemen hemen her akşam ağlardım, geceleri...
Şu; an Amerikada ve İngilterede büyük ün yapmış yatılı okullar öğrencilerini kız erkek ayrı ayrı eğitim verdiriyor ve daha verimli sonuçlar aldığı açıklanıyor ve yaygınlaşıyor ama(genel olarak) bazı insanlar bunu anlayamaz... Siz buluğ çağında veya cinsi arzuların en yüksek olduğu zamanlarda zaten aklı kızlarda onlan erkekler için ve aklı erkeklerde olan kızlar için yüksek başarılar bekleyemezsiniz, zaten herkes dışarıda birbirini görüyor yeterince, bir kızın veya erkeğin; okuldan, mahalleden, şurda burdan çıktığı kimseler oluyor bari dersaneler buna alet olmasında amacına ulaşsın ve öğrencileri üniversite sınavına hazırlasın. - Ayrıca önceki dile getirdiklerimden hala bişeylerin anlaşılmamış olduğu görülüyor... Yada boşver yaa herkes bildiğini yapsın...
Evrimcilerin bilimsellikten uzak (genel olarak) iddalarına,Charles Darvinin kendisinden itiraflar...
BURAYA DİKKAT; Aşağıda okuyacaklarınız Evrim teorisinin kurucusu Darvin tarafından dile getirilmiştir.
- BURADA Darwin'in sadece genel olarak evrim teorisi ve kendisi ile ilgili itiraflarına yer verilecektir. Bunların yanı sıra Darwin'in bu iddiayı ortaya atarken içinde bulunduğu ruh hali de itiraflarında yer alacaktır. İşte Darwin'in kendi teorisinin çelişkili, tutarsız ve gerçek dışı bir iddia olduğu yönündeki kuşkuları:
- Okur yapıtımın (Türlerin Kökeni) bu bölümüne varmadan önce bir yığın güçlükle karşılaşmış olacaktır. Bunların bazıları bugüne dek üzerlerinde belirli bir ölçüde duraksamadan düşünemediğim kadar çetindir.(Kaynak:Charles Darwin, Türlerin Kökeni, Onur Yayınları, Beşinci Baskı, Ankara 1996, s. 185)
- Teoriye karşı haklı olarak yöneltilmiş itirazların ve teorinin karşılaştığı güçlüklerin ağırlığı altında yıllarca ve onların ağırlığından kuşkulanamayacak kadar çok ezildim.(Kaynak: Charles Darwin, Türlerin Kökeni, s. 528)
- Bu çalışmaların (Türlerin Kökeni için kullandığı çalışmaları) , bunları yaparken harcadığım zamana değip değmediğinden şüphe ediyorum.(Kaynak:Francis Darwin, The Life and Letters of Charles Darwin, Cilt.I, New York:D. Appleton and Company, 1888, s.315)
-Görüşlerimin, sayısız miktarda zorluklarla dolu olduğunu göremeyecek kadar kör olduğumu sanma...(Kaynak: Francis Darwin, The Life and Letters of Charles Darwin, Cilt.I, s. 395)
- Harvard'da biyoloji profesörü ve yakın dostu olan Asa Gray'a yazdığı bir mektubundan:
Oldukça iyi biliyorum ki, spekülasyonlarım meşru bilimin sınırlarının oldukça ilerisine uzanmıştır.(Kaynak:N.C. Gillespie, Charles Darwin and the Problem of Creation, 1979, s. 2 (Chicago üniversitesi kitabı))
Yani kısaca Darwin kendi yazdıklarına kendi biledd inanmıyor... (Ana kaynak: www.evrimcilerinitiraflari.com/02.htm)
- Bir kez (aslında hep) biri ortaya bir başarı koyduğu zaman hep beraber destekleyelim ki kalkınalım. Bu ülke için yaa.. İdeolojik düşünmek artık kaybettiriyor, bizi birbirimize düşürüyor, bırakalım birbirimizi yemeyi de birleşelim. Ayırmayalım şucu bucu diye. Bu güne kadar bundan kaybettik zaten, yetmedi mi anlamıyorum. Sende çalış sende kazan, başar kardeşim. Ateistide başarsın müslümanı da, kürdü de.. kim olursa olsun bu ülkeye faydası var mı, var, destekle kardeşim… okadar bölünmüşüz ki bu ülkenin %100 ünün tek bir konuda bile birleşmesi çook ama çok zor… her konuda biri başka bişey söler, biri başka…..
- bırak…destekle ve birleş, vatanınkalkınması ve menfaati için….
Bu durumda objektif olarak yaklaşıyorum ve şöyle düşünüyorum: Fettullah Güleni yeterinec tanıyorum ve diyorum ki; hç bir faydası olmasa biel açtığı okullar yeter… Bu okulların ileride faydasını görebileceğimiz ancak düşünebilen beyinler anlar.. Başka söze gerek yok….
ben Kuran'nın dediğine inanıyorum arkadaş... İlk olarak Kuran-ı Kerim: Allah kelamıdır. Bilimin ne dediği umrumda değil. Kuranın 1400 sene gösterdiği bilimsel gerçekleri bilim adamlaı yeni bulmatkadırlar ve bunun kuranda yazdığını görünce de apışıp kalırlar.. Buna bir çok örnek var Lut gölü çevresini dünyanın en alçak yeri diye tasvir eder. Kim nerden biliyordu en alçak yeri olduğunu.... Alla biliyordu, çünkü Kuran Allah kelamıdır yani Allahın sözdür, hayat rehberidir, o. Dünya yaşlandıkça kuran gençleşmektedir. Zira Kuran gök yüzünük de 7 kat olduğunu sölemiştir 1400 sene önce ama anlayana. Bir ayet şöyle der: Şüphesiz bunda, temiz akıl sahipleri için gerçekten öğüt alınacak bir ders (zikr) vardır.(Zümer suresi 21. ayet) Bilim elbet onuda keşfedecektir. Bigbang teorisi kuranda yazıyordu ve biliniyordu zaten daha sonra da kanun oldu.
- Bence Dünyayı değiştiren olaylar dendiğinde: Dünyanın, tarihin akışını değiştiren olay yada kişiler söylenmesi gerekmektedir yani hiç hesapta olmayan ani kırılmalar. Mesela, Hz. Muhammed (s.a.v.) , Fransız ihtilali yada Napolyon, Yani, o olayı düşündiğünüzde zaten böyle birşey olacaktı demeniz imkansız olmalı.Bu tanıma uymayan örnek: istanbulu fethi yada osmanlının yıkılması. (zaten beklenen şeylerdi) ama buna zıt bir örnek verelim bide Çanakkale zaferi. Evet... söz sizde...
Son yıllarında Romanyanın başkenti Budapeşte de iken yanındaki yardımcısına bu gecenin Kadir gecesi olduğunu ve kendisini bir camiye götürmesini istemiştir. Oda götürmüş ve camiye girip hutbeye çıkarak;
Ey müslümanlar ben koyu bir komisnistim bu yüzden üklemi terk ettim, ancak sizi bu kutsal gece de bir arada görmek beni duygulandırdı gibi bir takım açıklamalar yaparak İslama ve üklesine olan özlemini ve susuzluğunu dile getirmiştir. İşallah imanlı gitmiştir. Bütün koministler gibi oda sonunda doğru yolu hissetmişdir(Ör:Cem Karaca) ama bulmuş mudur bilemem.
Bazı koministler ise doğru yolu erken bulmuştur. Ör: İsmet Özel
ALLAH yada KURAN CİNSİYET AYRIMI YAPMAZ.
Allah Kuranda erkeği kadına bir derece üstün yaratmıştır.
Allah kadını erkeğin sırt kemiğimden yaratmıştır. Bu yüzden kadın bir derece alttadır.
Kadınlar çok duygusal olduklarından dolayı boşanma hakkı olan talak kadınlara verilmemiştir. Onlara kalsaydı ilk kavgada hemen üç kez boş ol der ve evliliğin dini hükmi kalmazdı.
KURAN CİNSİYET AYRIMI YAPMAZ; eğer yapsaydı Cennet anaların ayakları altında değil babaların ayağının altında olurdu. Allah kullarından anne ve babalarına(Allahın emirlerini aşmadıkça) itaat etmelerini emreder. BURAYA DİKKAT önce anne der sonra baba der niye acaba...
-İslam kanunları içinde eğer anne ve baba köle veya esir olsa ve evladı da onların özgürlüklerine kavuşturmak için onları satın alsa. Babasının hakkını ödemiş olur. Babasına hiç bir minnet borcu kalmamıştır. Atsan atılmaz derlerya isterse babasını atabilir ama annesinin hakkının ödeyemez. Anneye karşı aynı şey geçerli değildir.
- Ayrıca kadınlar nesillerin çoğalması için tek geçerli yoldur.
Bilimsel araştırmalar Hz. Meryemin eline erkek eli değmeden nasıl olurda hamile kaldığını araştırmış ve kadınların erkek siz hamile kalma ihtimallerinin oldunu kanısına varmıştır. Ancak erkekler hamile kalamaz, çocuk doğuramaz... OSMANLIDA kadınlar erkeklerden daha değerli idi sebebi ise kadınlar gelecek nesillerde FATİHLER doğuracak insanlardı.
Allah bir annenin evladına kızdığı zaman bedduasını (çoğu zaman) hemen kabul etmez çünkü etse daha sonra kendisi bundan pişman olacağı aşikardır.
Ama baba çocuğuna beddua etse kabul eder, babanın duası peygamber duası gibidir. Allah hemen kabul eder. Ama gerçekten de geçerli sebep olmak zorundadır. (evladın babasını dövmesi gibi)
BU ONLARA VERİLEN HAKLARIN GENGELENMESİNDEN BAŞKA BİRŞEY DEĞİLDİR.
Ancak Allah hukuki konularda kadının şahitliğini yarım kişi saymıştır.
Birinin katil olduğunu ispat için bir erkek şahit yeterli iken bu kadın olursa iki kadın şahit olaması gerekir.
- Allah herşeyi en doğrusu ile bilendir. Rahmandır, (bu dünyada kimseyi kafir müslüman ayırmaksızın her türlü menfaat sağlayandır) Rahimdir (öbür dünyada sadece müslümanlara menfaat sağlayandır.)
Allah hepimizi anne ve babamıza karşı isyankar olmaktan korusun.
- Peygamber efendimiz; KAİNATIN EFENDİSİDİR.
Allah bir Hadis-i Kutsisinde der ki; EY HABİBİM (sevgilim) SEN OLMASAYDIN ALEMLERİ YARATMAZDIM.....
- Bu şu anlama geliyor; Bütün kainat, canlılar, hayatlar, alemleri sana olan sevgimden dolayı yarattım, bu öyle bir sevgidir ki insanları yarattıktan sonra o kullarını cennete sokmak için milyonlarca mazeret üretmiştir. Kuldan beklenen ise sadece küçük bir adım atması.
Peygamber efendimiz asla kendisiyle övünmezdi ve sadece bunları bilgi olarak aktarmak amacıyla kendisinin peygamberlerin lideri vb. gibi sözleri söylemiştir.
Peygamber efendimizin zor günlerinde Cebrail A.S. ona gelip
-ey Muhammed iste şu dağı altına çevireyim demiştir, o ise bunu kabul etmemiştir çünkü kendisi müslümanlara örnek olmak gibi bir görevi de vardı ve eğer kabul etseydi sonraki yıllarda müslümanlar zor durumlarında derler di ki; biz ona nasıl tabii olalım O Cebrailden yardım alıyordu. Bize Cebrail gelip sorduda biz mi istemedik derlerdi.
Peygamber efendimiz bir hadisinde 'Ben üstün ahlakı tamamlamak için gönderildim' demektedir.
Peygamber efendimize öksüzler ve yetimlerin de tabii olabilmesi için Allah doğmadan önce babası 5 yaşlarında iken de annesini almıştır.
Çünkü ileride bir insan çıkıpda ben Efendimizden daha zor şartlarda yaşıyorum diyemez. İslamı yaşamasına engel olmaması için.
Fakir yaşamıştır çünkü fakir yaşamak en zorudur.
Hasır üstünde uyumuştur çünkü en zoruda budur.
Dövülmüştür, taşlanmıştır, horlanmıştır, küfredilmiştir.
En zor durumlardan birisi de Peygamber efendimiz kabede namaz kılarken, secdeden kaltıktan sonra oturduğu sırada kafirlerden birisi başından aşağı deve işkembesi dökmüştür fakat Peygamberimiz buna da sabır göstermiştir.
Onun yaşadığı hayattan daha zoru yoktur ki O Kainatın efendisidir, dileyseydi (Allah peygamberlerin dualarını geri çevirmez) hepsini kahreder, perişan ederdi ve bunu yapmak içinde parmağını bile oynatmazdı.
Taif kentinde ahali tarafından taşlanmış ve can hali ile kaçmıştır (yanındaki arkadaşları ile) amacı ise tebliğ idi ama kan revan içinde kalıp yaralarını temizlemeye çalışırken Cebrail geldi...
-Ey Muhammed beni Allah gönderdi dile şu dağı onların başına indireyim...
Peygamber efendimiz ise Hayır dedi.
-Bilmiyorlar... Nasıl bir yanlış yaptıklarının farkında değiller dedi.Tam tersine rahmet diledi....
İşte böyle bir insandı O... Sallallahu Aleyhi Vessellem... Efendimiz...
-Peygamberimiz arkadaşları ile sohbet ederken Ahir zamandan bahsediyordu... Dedi ki......onlar benim kardeşimdir.
-Ashab(arkadaşları) biz senin kardeşin değil miyiz ya Resulüllah?
Peygamberimiz; Hayır siz benim arkadşımsınız, mucizemi gördünüz, bana inandınız, bu sayede Allah kolayca iman ettiniz.
Ama onlar beni görmeden iman edecekler mucizemi görmicekler, onların durumu çok zordur dedi. Ve defalarca Ümmetii diye ağlamıştır.
Bir gece Hz. Hatice(peygamberimizin hanımı) uyandı, Peygamberimiz hüngür hüngür ağlıyor...
Başı secdede, seccade sırılsıklam... Niye ağlıyosun ey Muhammed dedi.... Peygamberimiz ise; Ümmetime ağlıyıyorum... demiştir.
Ahhhh ahhh sana layık olamadık efendimiz...
-Aşk sadece aşkı yaşaMAyanlar için vardır. Yaşayanlar için ise 2. si olmaz, olamaz, ola-bilemez. Aşk içimdeki sürekli bir sızıdır...
-Aşk benim gözlerimdi...
-Birisi gözlerime mil çekti...:(
-Aşk acısından ağlarken medil kullanmazdım, havlu kullanırdım...
12 ay boyunca hemen hemen her akşam ağlardım, geceleri...
Şu; an Amerikada ve İngilterede büyük ün yapmış yatılı okullar öğrencilerini kız erkek ayrı ayrı eğitim verdiriyor ve daha verimli sonuçlar aldığı açıklanıyor ve yaygınlaşıyor ama(genel olarak) bazı insanlar bunu anlayamaz...
Siz buluğ çağında veya cinsi arzuların en yüksek olduğu zamanlarda zaten aklı kızlarda onlan erkekler için ve aklı erkeklerde olan kızlar için yüksek başarılar bekleyemezsiniz, zaten herkes dışarıda birbirini görüyor yeterince, bir kızın veya erkeğin; okuldan, mahalleden, şurda burdan çıktığı kimseler oluyor bari dersaneler buna alet olmasında amacına ulaşsın ve öğrencileri üniversite sınavına hazırlasın.
- Ayrıca önceki dile getirdiklerimden hala bişeylerin anlaşılmamış olduğu görülüyor... Yada boşver yaa herkes bildiğini yapsın...
Evrimcilerin bilimsellikten uzak (genel olarak) iddalarına,Charles Darvinin kendisinden itiraflar...
BURAYA DİKKAT; Aşağıda okuyacaklarınız Evrim teorisinin kurucusu Darvin tarafından dile getirilmiştir.
- BURADA Darwin'in sadece genel olarak evrim teorisi ve kendisi ile ilgili itiraflarına yer verilecektir. Bunların yanı sıra Darwin'in bu iddiayı ortaya atarken içinde bulunduğu ruh hali de itiraflarında yer alacaktır. İşte Darwin'in kendi teorisinin çelişkili, tutarsız ve gerçek dışı bir iddia olduğu yönündeki kuşkuları:
- Okur yapıtımın (Türlerin Kökeni) bu bölümüne varmadan önce bir yığın güçlükle karşılaşmış olacaktır. Bunların bazıları bugüne dek üzerlerinde belirli bir ölçüde duraksamadan düşünemediğim kadar çetindir.(Kaynak:Charles Darwin, Türlerin Kökeni, Onur Yayınları, Beşinci Baskı, Ankara 1996, s. 185)
- Teoriye karşı haklı olarak yöneltilmiş itirazların ve teorinin karşılaştığı güçlüklerin ağırlığı altında yıllarca ve onların ağırlığından kuşkulanamayacak kadar çok ezildim.(Kaynak: Charles Darwin, Türlerin Kökeni, s. 528)
- Bu çalışmaların (Türlerin Kökeni için kullandığı çalışmaları) , bunları yaparken harcadığım zamana değip değmediğinden şüphe ediyorum.(Kaynak:Francis Darwin, The Life and Letters of Charles Darwin, Cilt.I, New York:D. Appleton and Company, 1888, s.315)
-Görüşlerimin, sayısız miktarda zorluklarla dolu olduğunu göremeyecek kadar kör olduğumu sanma...(Kaynak: Francis Darwin, The Life and Letters of Charles Darwin, Cilt.I, s. 395)
- Harvard'da biyoloji profesörü ve yakın dostu olan Asa Gray'a yazdığı bir mektubundan:
Oldukça iyi biliyorum ki, spekülasyonlarım meşru bilimin sınırlarının oldukça ilerisine uzanmıştır.(Kaynak:N.C. Gillespie, Charles Darwin and the Problem of Creation, 1979, s. 2 (Chicago üniversitesi kitabı))
Yani kısaca Darwin kendi yazdıklarına kendi biledd inanmıyor...
(Ana kaynak: www.evrimcilerinitiraflari.com/02.htm)
- Bir kez (aslında hep) biri ortaya bir başarı koyduğu zaman hep beraber destekleyelim ki kalkınalım. Bu ülke için yaa.. İdeolojik düşünmek artık kaybettiriyor, bizi birbirimize düşürüyor, bırakalım birbirimizi yemeyi de birleşelim. Ayırmayalım şucu bucu diye. Bu güne kadar bundan kaybettik zaten, yetmedi mi anlamıyorum. Sende çalış sende kazan, başar kardeşim. Ateistide başarsın müslümanı da, kürdü de.. kim olursa olsun bu ülkeye faydası var mı, var, destekle kardeşim… okadar bölünmüşüz ki bu ülkenin %100 ünün tek bir konuda bile birleşmesi çook ama çok zor… her konuda biri başka bişey söler, biri başka…..
- bırak…destekle ve birleş, vatanınkalkınması ve menfaati için….
Bu durumda objektif olarak yaklaşıyorum ve şöyle düşünüyorum: Fettullah Güleni yeterinec tanıyorum ve diyorum ki; hç bir faydası olmasa biel açtığı okullar yeter… Bu okulların ileride faydasını görebileceğimiz ancak düşünebilen beyinler anlar.. Başka söze gerek yok….
ben Kuran'nın dediğine inanıyorum arkadaş... İlk olarak Kuran-ı Kerim: Allah kelamıdır. Bilimin ne dediği umrumda değil. Kuranın 1400 sene gösterdiği bilimsel gerçekleri bilim adamlaı yeni bulmatkadırlar ve bunun kuranda yazdığını görünce de apışıp kalırlar.. Buna bir çok örnek var Lut gölü çevresini dünyanın en alçak yeri diye tasvir eder. Kim nerden biliyordu en alçak yeri olduğunu.... Alla biliyordu, çünkü Kuran Allah kelamıdır yani Allahın sözdür, hayat rehberidir, o. Dünya yaşlandıkça kuran gençleşmektedir. Zira Kuran gök yüzünük de 7 kat olduğunu sölemiştir 1400 sene önce ama anlayana.
Bir ayet şöyle der: Şüphesiz bunda, temiz akıl sahipleri için gerçekten öğüt alınacak bir ders (zikr) vardır.(Zümer suresi 21. ayet)
Bilim elbet onuda keşfedecektir. Bigbang teorisi kuranda yazıyordu ve biliniyordu zaten daha sonra da kanun oldu.
- Bence Dünyayı değiştiren olaylar dendiğinde: Dünyanın, tarihin akışını değiştiren olay yada kişiler söylenmesi gerekmektedir yani hiç hesapta olmayan ani kırılmalar. Mesela, Hz. Muhammed (s.a.v.) , Fransız ihtilali yada Napolyon, Yani, o olayı düşündiğünüzde zaten böyle birşey olacaktı demeniz imkansız olmalı.Bu tanıma uymayan örnek: istanbulu fethi yada osmanlının yıkılması. (zaten beklenen şeylerdi) ama buna zıt bir örnek verelim bide Çanakkale zaferi. Evet... söz sizde...