Kültür Sanat Edebiyat Şiir

  • direnç28.02.2007 - 20:48

    gücü... neye karşı gösterildiğine bağlı olarak değişen tepki....

  • başörtüsü20.02.2007 - 11:04

    sürü psikolojisinin sembolü...kendini birey olarak göremeyen(gördürtülmeyen) zavallı kadınların altında saklandıkları bir metrelik çaput...

  • kabir azabı07.02.2007 - 15:08

    Var mı dünyada günah işlemeyen, söyle:
    Yaşanır mı hiç günah işlemeden, söyle;
    Bana kötü deyip kötülük edeceksen,
    Yüce Tanrı, ne farkın kalır benden, söyle.
    HAYYAM

  • fethullah gülen30.01.2007 - 21:52

    bush hoca efendinin müridi,
    kendilerine hoca efendi arakmaktan başka çıkar yol bulamayanlar için üretilmiş CIA/ABD patentli hoca.

  • Hepimiz Ermeniyiz26.01.2007 - 22:41

    çağımızda kim olursa olsun savunmasız ve masum insanlar binlerce insanın gözü önünde her gün katlediliyorsa,ve insanlar hala sıcak evlerinde ahkam kesip sahte duyarlılıklarla timsah gözyaşları döküyorsa bence HEPİMİZ KATİLİZ...

  • başörtüsü25.01.2007 - 00:09

    neden allah erkeği kadının saçından tahrik olacak şekilde yaratıp kadına örtünmesini söyledi. yoksa yarattıklarıyla dalga mı geçiyor? yoksa başka türlü yaratmak aklına gelmedi mi?
    kıldan tüyden tahrik olan bir insanın kadına vereceği değer nereye kadardır?

  • başörtüsü23.01.2007 - 22:30

    türbanin Islama sokulmasi Sümerlerden gelme.
    Sümerlerin mabedlerinde 'tapinak fahiseleri' türban takmaz zorundaydi.

    Türbanı da ilk kez, Sümerlilerde, tapınaklarda tanrı adına genel kadınlık yapan rahibelerin-tapınak fahişelerinin taktığını (kullandığını) ,
    Bu tapınak genel kadınları “Türban”ı bir kutsallık simgesi, bir üstünlük göstergesi olarak kullanmaktadırlar. Kendilerinin diğer kadınlardan farklı, tabii daha üstün, daha değerli ve tanrı hizmetinde oldukları için daha kutsal olduklarının bir belirtisi, bir işareti olsun diye başlarına örtmekte-bağlamaktadırlar.

    Sümerlilerdeki bu adet daha sonra Asurlulara geçmiş:

    “Daha çok sonra İ.Ö. 1600 yıllarında bir Asur kralının yaptığı kanunla evli ve dul kadınların da başlarını örtmesi şart koşulmuş. Böylece bu kadınlar da yasal seks yapan mabet fahişeleri gibi kabul edilmiş oluyor. Bu gelenek önce Yahudi kadınlarına geçmiş daha sonra da İslam kadınlarına uygulanmış.” (M. İ. Çığ, Vatandaşlık Tepkilerim, s.163)

    Kilise rahibelerinin başlarını örtmeleri de bu Sümer geleneğinin Yahudilerden Hıristiyanlığa geçmesiyle olmuştur. Zaten Hıristiyanlık başlangıcında Museviliğin bir mezhebi biçiminde ortaya çıkmıştır. İ.S. 69’da yazılan, bilinen en eski İncil olan “Yuhanna’ya Gelen Vahiy” adını ya da başlığını taşıyan “Yuhanna’nın Vahiy Kitabı” bu gerçeği net olarak gösterir.

    Musevilikten veya Yahudilikten, Arap töresine girmiştir türban. Oradan da İslama geçmiştir. Yani türban, bir Sümer âdetinin dinlere girerek kutsallık kazanmasından ve tanrıcıl bir giyim eşyası şekline sokulmasından başka bir şey değildir(sümerolog İ.çığ)