Herkes için kaçınılmaz son, herkesin zihninde olması gereken en büyük gerçek..
Dün birisi babasının ölüm anını anlattı.. O son nefesler ne etkileyici, ibret almak isteyene ne çok hakikat anlatıyor.. Ölmek istemiyor ruhum. Ölüme bir çare aramalı insan. Ya da ölümsüzlüğe açılan bir yol bulmadı, yaşayışıyla.. (Muhatabım nefsimdir)
İnsan, yaşayış vaziyetince, bir dağdan kopup sel içine düşen veya yüksek bir apartmandan düşüp yuvarlanan bir şahıs gibidir. Evet, hayat apartmanı yıkılıyor. Ömür tayyaresi şimşek gibi geçiyor. Zaman da sel dolaplarını sür’atle çalıştırıyor. Arz sefinesi de, sür’atle giderken ( temerru merrassahab) ((“Bulutların geçişi gibi geçip gider.” Neml Sûresi, 27:88)) âyetini okuyor. Sefine-i arz sür’atle yürürken, dünyanın gayr-ı meşru lezzetlerine uzatılan ellere zehirli dikenlerin batacağı düşünülsün. Binaenaleyh, o zehirli dünya oklarına bakıp el uzatma. Firâkın elemi, telâki lezzetinden ağırdır.
Karşılıklı, denk ve yakın ilişki kuramaz yeraltı adamı. Ya çekiç olacaktır ya çivi, ya ezen olacaktır ya ezilen. Ya kahraman olacak ya çamura bulaşacaktır. Ve sadece kahramanların çamura bulaşma hakkı vardır. (( Hepimiz Narsistiz/Şule ÖNCÜ))
adolf hitlere 1300 bilmem kaç yorum.. koca cihan padişahı atamız Fatih e 90 küsür..
varın kıymetini anlayamadığımızı buradan biçin..
Herkes için kaçınılmaz son, herkesin zihninde olması gereken en büyük gerçek..
Dün birisi babasının ölüm anını anlattı.. O son nefesler ne etkileyici, ibret almak isteyene ne çok hakikat anlatıyor.. Ölmek istemiyor ruhum. Ölüme bir çare aramalı insan. Ya da ölümsüzlüğe açılan bir yol bulmadı, yaşayışıyla.. (Muhatabım nefsimdir)
Dost istersen Allah yeter...
Bir tövbekarın yüceleceği makam...
Fani mahbuplardan(peygamber bile olsa), faniyi bulan yüce kadın..
İnsan, yaşayış vaziyetince, bir dağdan kopup sel içine düşen veya yüksek bir apartmandan düşüp yuvarlanan bir şahıs gibidir. Evet, hayat apartmanı yıkılıyor. Ömür tayyaresi şimşek gibi geçiyor. Zaman da sel dolaplarını sür’atle çalıştırıyor. Arz sefinesi de, sür’atle giderken ( temerru merrassahab) ((“Bulutların geçişi gibi geçip gider.” Neml Sûresi, 27:88)) âyetini okuyor. Sefine-i arz sür’atle yürürken, dünyanın gayr-ı meşru lezzetlerine uzatılan ellere zehirli dikenlerin batacağı düşünülsün. Binaenaleyh, o zehirli dünya oklarına bakıp el uzatma. Firâkın elemi, telâki lezzetinden ağırdır.
İman, insanı insan eder, belki insanı sultan eder. Öyle ise insanın vazife-i asliyesi iman ve duadır.
Yeri gelir anadır, bazan olur bacı,
Gazabından İlahi! Sen bize acı.
Kimi zaman etsek de kavga, dövüş,
Kadınlarımızı etmeli hep baş tacı.
senden sonra.. bir daha kimseye çorba içmeye gidelim mi ? diyemedim..
İNSANIN BU DÜNYAYA GÖNDERİLİŞİNİN HİKMETİ VE GAYESİ;
Halık-ı Kainatı tanımak, O'na iman ve ibadet etmektir.
Karşılıklı, denk ve yakın ilişki kuramaz yeraltı adamı. Ya çekiç olacaktır ya çivi, ya ezen olacaktır ya ezilen. Ya kahraman olacak ya çamura bulaşacaktır. Ve sadece kahramanların çamura bulaşma hakkı vardır. (( Hepimiz Narsistiz/Şule ÖNCÜ))