“Nerede olursan ol, Allah’a karşı sorumluluğunun bilincinde ol! Kötülüğün peşinden iyi bir şey yap ki onu yok etsin. İnsanlara da güzel ahlâka uygun biçimde davran!” (Tirmizî, Birr, 55).
“... İnsanlara rahatsızlık veren bir şeyi yoldan kaldırman sadakadır. (Görmeyene veya yol sorana) yol göstermen sadakadır. Güçsüz birine yardım etmen sadakadır. Konuşmakta güçlük çekenin meramını ifade etmen sadakadır...” (İbn Hanbel, V, 152).
“Kul, bir hata işlediğinde kalbinde siyah bir nokta belirir. Şayet o, günahtan vazgeçip tövbe ederse kalbi parlatılır. Eğer bunları yapmaz, günah ve hataya devam ederse siyah nokta büyür ve neticede bütün kalbini kaplar...” (Tirmizî, Tefsîru’l-Kur’ân, 83)...
"Güzeller, saf ve berrak ayna aradıkları gibi, cömertlik de fakir ve zayıf kimseler ister. Güzellerin yüzü aynada güzel görünür, ikram ve ihsânın güzelliği de fakir ve gariplerle ortaya çıkar."
"Cimri ile cömerdin durumu, göğüsleri ile köprücük kemikleri arasına zırh giyinmiş iki kişinin durumuna benzer. Cömert, sadaka verdikce, üzerindeki zırh genişler, uzar, ayak parmaklarını örter ve ayak izlerini siler. Cimri ise, bir şey vermek istediğinde, zırhın halkaları birbirine iyice geçer, onu sıkıştırır; genişletmek için ne kadar çalışsa da başaramaz." (Buhârî, Cihâd 89, Zekât 28; Müslim, Zekât 76-77)
"Cömertlik, dalları dünyâya uzanan cennet ağaçlarından bir ağaçtır. Kim onun dallarından birine tutunursa, bu onu cennete götürür. Cimrilik ise, dalları dünyâya uzanmış cehennem ağaçlarından bir ağaçtır. Kim de, onun dallarından birine tutunursa, bu da onu cehenneme çekip sürükler!.."(Beyhakî, Şuabü'l-Îmân, VII, 435)
Şu iki şeyden de, daha kötüsü yoktur:
1- Şirk,
2- İnsanlara kötülük etmek. (İ. Askalani).
“Allah’ım! Huşû duymayan kalpten, kabul edilmeyen duadan, doymayan nefisten ve fayda vermeyen ilimden sana sığınırım.” (Tirmizî, Deavât, 68).
“Nerede olursan ol, Allah’a karşı sorumluluğunun bilincinde ol! Kötülüğün peşinden iyi bir şey yap ki onu yok etsin. İnsanlara da güzel ahlâka uygun biçimde davran!” (Tirmizî, Birr, 55).
“... İnsanlara rahatsızlık veren bir şeyi yoldan kaldırman sadakadır. (Görmeyene veya yol sorana) yol göstermen sadakadır. Güçsüz birine yardım etmen sadakadır. Konuşmakta güçlük çekenin meramını ifade etmen sadakadır...” (İbn Hanbel, V, 152).
“Allah’ın yeryüzünde dolaşan melekleri vardır. Onlar, ümmetimden bana selâm getirirler.” (İbn Hanbel, I, 387)...
“Kul, bir hata işlediğinde kalbinde siyah bir nokta belirir. Şayet o, günahtan vazgeçip tövbe ederse kalbi parlatılır. Eğer bunları yapmaz, günah ve hataya devam ederse siyah nokta büyür ve neticede bütün kalbini kaplar...” (Tirmizî, Tefsîru’l-Kur’ân, 83)...
"Güzeller, saf ve berrak ayna aradıkları gibi, cömertlik de fakir ve zayıf kimseler ister. Güzellerin yüzü aynada güzel görünür, ikram ve ihsânın güzelliği de fakir ve gariplerle ortaya çıkar."
"İnfâk et, sayıp durma, Allâh da sana karşı nîmetini sayıp esirger. Paranı çömlekte saklama, Allâh da senden saklar." (Müslim, Zekât, 88)
"Cimri ile cömerdin durumu, göğüsleri ile köprücük kemikleri arasına zırh giyinmiş iki kişinin durumuna benzer. Cömert, sadaka verdikce, üzerindeki zırh genişler, uzar, ayak parmaklarını örter ve ayak izlerini siler. Cimri ise, bir şey vermek istediğinde, zırhın halkaları birbirine iyice geçer, onu sıkıştırır; genişletmek için ne kadar çalışsa da başaramaz." (Buhârî, Cihâd 89, Zekât 28; Müslim, Zekât 76-77)
"Cömertlik, dalları dünyâya uzanan cennet ağaçlarından bir ağaçtır. Kim onun dallarından birine tutunursa, bu onu cennete götürür. Cimrilik ise, dalları dünyâya uzanmış cehennem ağaçlarından bir ağaçtır. Kim de, onun dallarından birine tutunursa, bu da onu cehenneme çekip sürükler!.."(Beyhakî, Şuabü'l-Îmân, VII, 435)