-------Sayın Puder, Asıl saçmalık o, kadar yolcuyla Tramvay'ın beklemesidir. Aynı nokta da bir özürlü Vatandaş olsaydı, yaka-parça edilirdi. Aklı kıt bir zat, Yüce ibadeti istismar ederek ulaşıma ket vuruyor ve bunun adı da haber oluyor. Ne günlere kaldık Yarabbi...Her sokağa çıkan bizim başımıza poltikacı kesildiler YA-HUU....
----------DİPLOMALI CEHALET---------- --------Diplomalı cenahta bir meslek haline dönüşmüş ÖN YARGI. Sevmediği, fikirlerine ters düşen ve kendisini onaylamayan-alkışlamayan her kişiyi cehaletlikle itham ediyorlar. Ayrıca okuma-yazma bilmeyen, Kitaplarla iletişim kuramayan, Kendi Lehçesini kullanan ve Anadolu örfü kültürüne bağlı bütün Vatandaşları Çağın cahilleri diye lansa edilmekte- dirler. Her fırsatta ve her ortamda Şu okul-bu okul mevzunuyum diye maskaralık yapıl- maktadır. Bu ve benzeri davranışlar Tolum da ayrışmalara neden olmaktadır. ---------Asıl Cehalet, Kişinin Ontolojik mahiyetini kavrayamaması, kendini ve bulunduğu konumu bilmemesi, ya da inkâr etmesidir. Bilgi çağında, bireylerin Meslek edinebilmesi için Diploma peşinde cebelleşirken, Yavaş-yavaş Anadolu örfü kültüründen uzaklaşma- sıdır asıl Cehalet. Türk Ulusal Müfredatımızın Batıl ve Batı kültürüne yenilmesidir asıl cehalet.. Batının Moda kültürüne şebek olmaktır en büyük cehalet. Her şeyden daha vahimi Mustafa Kemal ATATÜRK'ü temsil eden ve Devrim yasalarıyla Meclis-i Ayan-da kabul edilen Türk lirasının Ağyarın Dolarına Türab olmasıdır en köklü cehalet.... -------OZAN ÇAKIROĞLU KALEMİNDEN--------
---------HAK ve HAKİKAT--------- ------Hak, sözcüğü Dini ve ahlaki bir kavramdır. İnsanın yaradılışından Ahiretine kadar yaşamsal devinimi içerisinde Tabiat, İnsan ve yaşam üçlüsü gölgesinde şekillenir. Bireylerin hal ve davranış biçimiyle Topluma yansır. Ayrıca Hak, İnsanın Onur, Şeref ve haysiyetini vurgular. Hak batılın zıddı olan bilimsel doğru anlamındadır. -------Hakikat, İnsan kendisini yaşamla bütünleyip, Bireysel nefsi, hırsı ve kibri dürtü- lerine gem vurarak Bilimsel, Sosyal ve Kültürel eylemlerin bütünüdür. -------Hak-Hakikat, bütün Kainat içinde cümle yaratılmışların Tarihsel evrimleridir. En yüce makam da olan İnsan, Yaradana karşı kulluk sorumluluğunu kayıtsız ve şartsız yerine getirme ve beraberinde Toplumsal tezahürü olan ameli salih'tir... -------OZAN ÇAKIROĞLU-------
-----Aşk bir var oluş biçimidir. Vuslat Şafağın da kökleşmeye başlar. Ana kucağında semrilir, ergenlikle beraber filizlenir, Çevresel etkenlerden demlenir, Ulusal kültürle beslenir, Tabiat olaylarıyla şekillenir, Duyguların güdüsüyle sevdalanır, Sevgi-şefkat barış üçlüsüyle sosyallaşır. Çoluk-Çocukla taç-yaprak dallanır ve-ve-ve ölüm vaki olunca da Sübuta erer...
-----Ozan Çakıroğlu derki, Her İnsan bir değerdir, karşılıklı sevgi ve saygı insanların en büyük hazinesidir. Su-Hava Güneş gibi AŞK'ta Beşerlerin doğal ihtiyacıdır..VESSELAM.
------Sayın Kuantum Filozofü, steniz hayırlı ve uğurlu olsun. Sevgi, Barış ve hasenatla kalınız...Saygılarımla.
---------YALAN-BÜHTAN ve İFTİRA--------- -------Yalancılık Ailevi ve çevresel faktörlerden doları, bilinç altına yerleşmiş bir Psikolojik bağımlılıktır. Aile birliğinden yoksun, işinde başarısız, sosyal ve kültürel yavanlığı olan şahıslar da cereyan etmektedir. Kendi sorunlarıyla başa çıkma becerisinden yoksun kişilerdir. -------Bu tür mevcudiyetler, bütün eylemlerini yalan, bühtan ve iftira ile güncel- leştirirler. Beğendikleri, özendikleri ve elde edemedikleri kişileri pasifize etmek için her türlü renge bürünürler. Etrafında ki temiz, namuslu ve sevecen insanları delice kıskanır ve onlara çamur atarlar. Dürüst ve başarılı İnsanlara öfke duyarlar. Onlara iftira attıkların da oldukça ve garip bir şekilde haz alırlar. -------Yalancı ve iftiracı kişilerin savunma mekanizmaları hile ve entrika üzerine kuruludur. Aile birliğin de asla mutlu ve huzurlu olamazlar. Son zamanlar da özellikle Metropol Şehirler de Fitne-fesat ve yalancı fetbazların sayıları oldukça fazladır. Cadde-sokakta, Çarşı-Pazarda ve her yerde mevcutturlar. Bunların Şerrinden Yaradan Ulusal Milletimizi korusun...VESSELAM. --------OZAN ÇAKIROĞLU-------
---------ÖN YARGI BİR KİŞİLİK BOZUKLUĞUMUDUR------- ------Ön yargı. genel anlamına bakıldığın da, bireylerin başka bireylere karşı taraflı ve haksız bir davranış sergileme fiilidir.. Ön yargı her zaman tavır ve davranışlara yansımayabilir. Gündelik meselelere duyarsız kalma, kamusal ve çevresel etkinlikleri reddetme, hatta ket vurma eylemi de bir ön yargı devinimidir. ------Toplumsal ön yargılar genel de Din-Mezhep ve ırk üzerinden yapılmak- tadır. 1980-ler de Türk-Kürt, Laz-Gürcü, daha da vahimi Sünni ve Alevi şek- lin de cereyan etmekteydi. Zaman, zaman yaptırım eylemlerine dönüşmek- teydi. Eli Asalılar, Çember sakallılar, Şalvar Cübbeliler, Püskül Fesliler ve kara sesliler o, zamanlar türedi ve Memleket sathına yayılmaya başladılar. ve 2016 15 Temmuz'a kadar uzandılar. -------Ön yargılı davranış biçimleri Ailevi ve çevresel faktörlerden etkileşim sonucunda Beyin Nöronların da kökleşmeye başlar. Almış olduğu eğitim ve Sosyal Devlet Hiyerarşisiyle harmanlaşarak subuta erer. Ön yargı belir- tileri güvensiz, huzursuz ve kaygı verici ortamlar da belirgin hal alır. Kominal olarak yaşayan bireylerin, yaşam alanında ki guruplar, etnik kökenler ve bun- lara bakış açıları, farklı düşünce ve fikir tarzlarıyla kin, kibir ve nefrete dönüşerek yaptırım eylemlerine kadar uzanabilir. Sonuç Toplumsal baz da parçalanmalar, bölünmeler ve siyasi çekişmeler Memleket sathın da Kaos ve kargaşaya dönüşür. Nerden-------nereye. Bütün bu olumsuzluklar Müspet Bilimle önlenebilinir. -------Ön yargının Tarihsel gelişimine baktığımız da tedavisi oldukça zor Psikolojik bir rahatsızlıktır... Doğru okuyup ve doğru anlayanlara sevgi ve selamlarımı sunarım...VESSELAM.---------OZAN ÇAKIROĞLU.
----------GÜNÜN ANLAM ve ÖNEMİ-------- --------Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün öncülüğün de Ulusal Türk Kadınlarına seçme ve seçilme hakkının verildiği 89. Yıl dönümü başta saygı değer Kadınlarımız olmak üzere bütün Türk Ulusuna kutlu olsun... -------OZAN ÇAKIROĞLU-------
-------Sayın Puder, Asıl saçmalık o, kadar yolcuyla Tramvay'ın beklemesidir.
Aynı nokta da bir özürlü Vatandaş olsaydı, yaka-parça edilirdi. Aklı kıt bir
zat, Yüce ibadeti istismar ederek ulaşıma ket vuruyor ve bunun adı da haber
oluyor. Ne günlere kaldık Yarabbi...Her sokağa çıkan bizim başımıza
poltikacı kesildiler YA-HUU....
Aşk bir araçtır, Şıh-lar Alemine
Notası Olmayan Borazan gibi,
Sevda Oruçtur bazen ölümüne
İftarı Olmayan Ramazan gibi...
----OZAN ÇAKIROĞLU-----
----------DİPLOMALI CEHALET----------
--------Diplomalı cenahta bir meslek haline dönüşmüş ÖN YARGI. Sevmediği, fikirlerine
ters düşen ve kendisini onaylamayan-alkışlamayan her kişiyi cehaletlikle itham ediyorlar.
Ayrıca okuma-yazma bilmeyen, Kitaplarla iletişim kuramayan, Kendi Lehçesini kullanan
ve Anadolu örfü kültürüne bağlı bütün Vatandaşları Çağın cahilleri diye lansa edilmekte-
dirler. Her fırsatta ve her ortamda Şu okul-bu okul mevzunuyum diye maskaralık yapıl-
maktadır. Bu ve benzeri davranışlar Tolum da ayrışmalara neden olmaktadır.
---------Asıl Cehalet, Kişinin Ontolojik mahiyetini kavrayamaması, kendini ve bulunduğu
konumu bilmemesi, ya da inkâr etmesidir. Bilgi çağında, bireylerin Meslek edinebilmesi
için Diploma peşinde cebelleşirken, Yavaş-yavaş Anadolu örfü kültüründen uzaklaşma-
sıdır asıl Cehalet. Türk Ulusal Müfredatımızın Batıl ve Batı kültürüne yenilmesidir asıl
cehalet.. Batının Moda kültürüne şebek olmaktır en büyük cehalet. Her şeyden daha
vahimi Mustafa Kemal ATATÜRK'ü temsil eden ve Devrim yasalarıyla Meclis-i Ayan-da
kabul edilen Türk lirasının Ağyarın Dolarına Türab olmasıdır en köklü cehalet....
-------OZAN ÇAKIROĞLU KALEMİNDEN--------
---------HAK ve HAKİKAT---------
------Hak, sözcüğü Dini ve ahlaki bir kavramdır. İnsanın yaradılışından Ahiretine
kadar yaşamsal devinimi içerisinde Tabiat, İnsan ve yaşam üçlüsü gölgesinde
şekillenir. Bireylerin hal ve davranış biçimiyle Topluma yansır. Ayrıca Hak, İnsanın
Onur, Şeref ve haysiyetini vurgular. Hak batılın zıddı olan bilimsel doğru anlamındadır.
-------Hakikat, İnsan kendisini yaşamla bütünleyip, Bireysel nefsi, hırsı ve kibri dürtü-
lerine gem vurarak Bilimsel, Sosyal ve Kültürel eylemlerin bütünüdür.
-------Hak-Hakikat, bütün Kainat içinde cümle yaratılmışların Tarihsel evrimleridir.
En yüce makam da olan İnsan, Yaradana karşı kulluk sorumluluğunu kayıtsız ve
şartsız yerine getirme ve beraberinde Toplumsal tezahürü olan ameli salih'tir...
-------OZAN ÇAKIROĞLU-------
-----96--Saat'tır yoktunuz...Bir geldiniz, Pir ve dolu geldiniz???
-----MERHABA-----
Kahrolsun Savaşlar-Toplar Tüfekler
Özgürlüğe Doğsun, Yeni Ufuklar
Vuslatla Açılsın Seher-Şafaklar
Gönül de çağlayan Güle Merhaba.
.
Millet'çe Şahlanıp Coşalım Gitsin
Geçilmez Dağları Aşalım Gitsin
Uygarlık Yolun da Koşalım Gitsin
Evliye, Bekâra, Dula Merhaba.
.
Kul Vezir'in Yoktur, Kibir Gizleri
Kimseye Değildir, Sitem Sözleri
Bir Çocuk Ağlarsa, Dolar Gözleri
Ağıtlar Söyleyen Dile Mehaba...
-----OZAN ÇAKIROĞLU------
-----Aşk bir var oluş biçimidir. Vuslat Şafağın da kökleşmeye başlar. Ana kucağında
semrilir, ergenlikle beraber filizlenir, Çevresel etkenlerden demlenir, Ulusal kültürle
beslenir, Tabiat olaylarıyla şekillenir, Duyguların güdüsüyle sevdalanır, Sevgi-şefkat
barış üçlüsüyle sosyallaşır. Çoluk-Çocukla taç-yaprak dallanır ve-ve-ve ölüm vaki
olunca da Sübuta erer...
-----Ozan Çakıroğlu derki, Her İnsan bir değerdir, karşılıklı sevgi ve saygı insanların
en büyük hazinesidir. Su-Hava Güneş gibi AŞK'ta Beşerlerin doğal ihtiyacıdır..VESSELAM.
------Sayın Kuantum Filozofü, steniz hayırlı ve uğurlu olsun. Sevgi, Barış ve hasenatla
kalınız...Saygılarımla.
---------YALAN-BÜHTAN ve İFTİRA---------
-------Yalancılık Ailevi ve çevresel faktörlerden doları, bilinç altına yerleşmiş
bir Psikolojik bağımlılıktır. Aile birliğinden yoksun, işinde başarısız, sosyal ve
kültürel yavanlığı olan şahıslar da cereyan etmektedir. Kendi sorunlarıyla başa
çıkma becerisinden yoksun kişilerdir.
-------Bu tür mevcudiyetler, bütün eylemlerini yalan, bühtan ve iftira ile güncel-
leştirirler. Beğendikleri, özendikleri ve elde edemedikleri kişileri pasifize etmek
için her türlü renge bürünürler. Etrafında ki temiz, namuslu ve sevecen insanları
delice kıskanır ve onlara çamur atarlar. Dürüst ve başarılı İnsanlara öfke duyarlar.
Onlara iftira attıkların da oldukça ve garip bir şekilde haz alırlar.
-------Yalancı ve iftiracı kişilerin savunma mekanizmaları hile ve entrika üzerine
kuruludur. Aile birliğin de asla mutlu ve huzurlu olamazlar. Son zamanlar da
özellikle Metropol Şehirler de Fitne-fesat ve yalancı fetbazların sayıları oldukça
fazladır. Cadde-sokakta, Çarşı-Pazarda ve her yerde mevcutturlar. Bunların
Şerrinden Yaradan Ulusal Milletimizi korusun...VESSELAM.
--------OZAN ÇAKIROĞLU-------
---------ÖN YARGI BİR KİŞİLİK BOZUKLUĞUMUDUR-------
------Ön yargı. genel anlamına bakıldığın da, bireylerin başka bireylere karşı
taraflı ve haksız bir davranış sergileme fiilidir.. Ön yargı her zaman tavır ve
davranışlara yansımayabilir. Gündelik meselelere duyarsız kalma, kamusal
ve çevresel etkinlikleri reddetme, hatta ket vurma eylemi de bir ön yargı
devinimidir.
------Toplumsal ön yargılar genel de Din-Mezhep ve ırk üzerinden yapılmak-
tadır. 1980-ler de Türk-Kürt, Laz-Gürcü, daha da vahimi Sünni ve Alevi şek-
lin de cereyan etmekteydi. Zaman, zaman yaptırım eylemlerine dönüşmek-
teydi. Eli Asalılar, Çember sakallılar, Şalvar Cübbeliler, Püskül Fesliler ve
kara sesliler o, zamanlar türedi ve Memleket sathına yayılmaya başladılar.
ve 2016 15 Temmuz'a kadar uzandılar.
-------Ön yargılı davranış biçimleri Ailevi ve çevresel faktörlerden etkileşim
sonucunda Beyin Nöronların da kökleşmeye başlar. Almış olduğu eğitim
ve Sosyal Devlet Hiyerarşisiyle harmanlaşarak subuta erer. Ön yargı belir-
tileri güvensiz, huzursuz ve kaygı verici ortamlar da belirgin hal alır. Kominal
olarak yaşayan bireylerin, yaşam alanında ki guruplar, etnik kökenler ve bun-
lara bakış açıları, farklı düşünce ve fikir tarzlarıyla kin, kibir ve nefrete
dönüşerek yaptırım eylemlerine kadar uzanabilir. Sonuç Toplumsal baz da
parçalanmalar, bölünmeler ve siyasi çekişmeler Memleket sathın da Kaos
ve kargaşaya dönüşür. Nerden-------nereye. Bütün bu olumsuzluklar Müspet
Bilimle önlenebilinir.
-------Ön yargının Tarihsel gelişimine baktığımız da tedavisi oldukça zor
Psikolojik bir rahatsızlıktır... Doğru okuyup ve doğru anlayanlara sevgi
ve selamlarımı sunarım...VESSELAM.---------OZAN ÇAKIROĞLU.
----------GÜNÜN ANLAM ve ÖNEMİ--------
--------Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün öncülüğün de
Ulusal Türk Kadınlarına seçme ve seçilme hakkının verildiği
89. Yıl dönümü başta saygı değer Kadınlarımız olmak üzere
bütün Türk Ulusuna kutlu olsun...
-------OZAN ÇAKIROĞLU-------