*****MUHTEREM HANIMEFENDİ***** Bundan 15 yıl önce Devlet Memuru olduğumdan dolayı Antolojiye yazamıyordum. Çakıroğlu Mahlasıyla başka mecralarda yazmaya başladım. Hiç unutmam ilk yaz- dığım konu, Maşrikten-Mağribe göç politikasıydı. Acaba yorumlarım tutar mı diye çok tasalanmıştım. Beni Siyasal ve sosyal akvama tanıtan bir başlangıç olmuştu. Şimdi de Zat-i aliniz diyorlar ki, yorumsal tespitleri mi anlayacak Ehli Akil olur mu? Siz, lütfen yazınız, çok okurlarınız olacaktır. Tespitlerinizi doğru ve ilginç bulan genç- lerimizin olduğunu bilmenizi isterim. Siteniz, diğer siteler gibi çökmesin diye zaman-zaman ben de bir şeyler karalıyorum. Zat-i alinizi saygıyla selamlar, hayırlı akşamlar dilerim... -----BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN----
Kavim-Kardeşine, Yoksa Hürmetin Alim Meclisin de, Olmaz Kıymetin Hazana Dönüşür, Güzel Heybetin Dalında Yaprağın, Solar da Gider... ----OZAN ÇAKIROĞLU-----
***KÜLTÜREL YOZLAŞMA: Ulusal bir Toplumun kominal, sosyal ve kültürel bütünlüğünün bozulmasıdır. Kamusal ve Toplumsal birlikteliğin ve dayanışmanın sekteye uğramasıdır. Akabinde bireylerin kendi kültürel kimliklerini kaybetmesi kaçınılmazdır. ----OZAN ÇAKIROĞLU----
***Ulusal ahlaki olmayan bir Milletin, muasır hür medeniyeti asla olamaz. Medeniyetin temeli Siyasal, sosyal ve kültürel değerleriyle esas ve sabittir... --------OZAN ÇAKIROĞLU--------
*****HOŞ GÖRÜ***** Ekin-hasat verirmi, tohumsuz tarla Mutluluk Olur mu, Gönülsüz Yar-la Yuvalar Kurulsa, Edeple-Arla Vuslatın şafağı, Yel olur Gider. . Memleket Sevdası, Olsun Özünde Muhabbet çağlasın, sohbet-sözünde Mutluluk Rüzgârı, Essin Yüzünde Barışla Sahralar, Yol Olur Gider. . Der Vezir, Sevginin Yoktur Belgesi Şefkatla Kucaklar, Bütün Herkesi Maşruktan-Mağribe, Uzar Gölgesi Gönülden-Gönüle, Sel Olur Gider... -----OZAN ÇAKIROĞLU-----
******ESSELAMÜN ALEYKÜM BEŞER ALEMİ****** ---Bu gün Kahvemi yudumlarken, Antoloji sitelerini gözer eyledim. Vallahi kin-kibir-ego dört nal gidiyor. Her beşer kendinden razı.ve burnundan kıl aldırmıyor. Ya-hu bu nasıl insanlıktır? Bu nasıl yaşam şeklidir? Bu kadar insanlar birbirlerini çekiştirir mi ya hu??? ---Kendilerini methederken, bir başkasını rencide ettiklerinin farkında bile değiller. Birileri kendi güzelliğinden ve aynalarla çok barışık oldu- ğunu anlatırken, diğer Kadınları küçümsediğini ve çirkinlikle itham ettiğinin farkında değiller. ---Bir başkası marifetmiş gibi, okuduğu Kitapların sayısını gerneşe gerneşe anlatırken, gene bir başkalarını cehaletlikle itham ettiklerinin farkında değiller. ---Bir Zat-i muhterem kendi Din ve Mezhebini ballı-ballı anlatırken aynı zamanda başka Din ve Mezheplere giydiriyor. Başkalarını Dinsiz ve imansızlıkla itham ederken, kendisinin Dini ve mezhebinden uzaklaş- tığının farkında değil. ---Bir başkası mütemadiyen, Milattan önce yaşamış Filozofların küflü paslı deyim ve sözlerini güncelliyor. Çünkü kendisi üretemiyor. Bir türlü Statüko esaretinden kurtulamıyor. ---Kimisi kendi Ulusunda yetişmiş bunca değerli Şair ve Yazarların adlarını asla zikretmiyor, tam tersi yabancı zırtapozların eser ve isimlerini güncellemeden dolayı kedisiyle gurur duyuyor. ---Kimi zavallılar da, Yüce Atamız Mustafa Kemal ATATÜRK'ün Devrim ve ilkele- rini bahsetmekten korkuyorlar. Bu ne yaman bir çelişkidir...VESSELAM. ---BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN---
*****MUHTEREM HANIMEFENDİ*****
Bundan 15 yıl önce Devlet Memuru olduğumdan dolayı Antolojiye yazamıyordum.
Çakıroğlu Mahlasıyla başka mecralarda yazmaya başladım. Hiç unutmam ilk yaz-
dığım konu, Maşrikten-Mağribe göç politikasıydı. Acaba yorumlarım tutar mı diye
çok tasalanmıştım. Beni Siyasal ve sosyal akvama tanıtan bir başlangıç olmuştu.
Şimdi de Zat-i aliniz diyorlar ki, yorumsal tespitleri mi anlayacak Ehli Akil olur mu?
Siz, lütfen yazınız, çok okurlarınız olacaktır. Tespitlerinizi doğru ve ilginç bulan genç-
lerimizin olduğunu bilmenizi isterim.
Siteniz, diğer siteler gibi çökmesin diye zaman-zaman ben de bir şeyler karalıyorum.
Zat-i alinizi saygıyla selamlar, hayırlı akşamlar dilerim...
-----BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN----
Medeniyet Çöktü, Fodul-a Döndük
Kurumlar Satıldı, Kudul-a Döndük
Kendi Ülkemiz de, Modül-e Döndük
Afgan-ı Süryani, Dört Nal Gidiyor.
.
Rantiyeci Oldu, Eski Yazarlar
Hani nerde kaldı, yiğit gezenler
Ehtibar Görüyor, Halk-ı ezenler
İrtica Kervanı, Dört Nal Gidiyor...
-----OZAN ÇAKIROĞLU-----
Medeniyet Çöktü, Fodul-a Döndük
Kurumlar Satıldı, Kudul-a Döndük
Kendi Ülkemiz de, Modül-e Döndük
Afgan-ı Süryani, Dört Nal Gidiyor.
.
Rantiyeci Oldu, Eski Yazarlar
Hani nerde kaldı, yiğit gezenler
Ehtibar Görüyor, Halk-ı ezenler
İrtica Kervanı, Dört Nal Gidiyor...
-----OZAN ÇAKIROĞLU-----
Kavim-Kardeşine, Yoksa Hürmetin
Alim Meclisin de, Olmaz Kıymetin
Hazana Dönüşür, Güzel Heybetin
Dalında Yaprağın, Solar da Gider...
----OZAN ÇAKIROĞLU-----
Fıtrat-ı Kaderin Doğuştan Kara
Ruhunda Fırtına, Beyninde Sara
Biraz da Kusuru, Kendin de Ara
Umutsuz Ortanın, Solu Gibisin...
-----OZAN ÇAKIROĞLU-----
Şimdi ki Neslimiz, arsız-hesapsız
Hak-Hakikat bilmez, gamsız-tasasız
Kavim-Kardeşine, hadsiz-vefasız
Rantiye peşinde, koşmuş gidiyor...
-----OZAN ÇAKIROĞLU-----
***KÜLTÜREL YOZLAŞMA: Ulusal bir Toplumun kominal, sosyal ve kültürel
bütünlüğünün bozulmasıdır. Kamusal ve Toplumsal birlikteliğin ve dayanışmanın
sekteye uğramasıdır. Akabinde bireylerin kendi kültürel kimliklerini kaybetmesi
kaçınılmazdır.
----OZAN ÇAKIROĞLU----
***Ulusal ahlaki olmayan bir Milletin, muasır hür medeniyeti asla olamaz.
Medeniyetin temeli Siyasal, sosyal ve kültürel değerleriyle esas ve sabittir...
--------OZAN ÇAKIROĞLU--------
*****HOŞ GÖRÜ*****
Ekin-hasat verirmi, tohumsuz tarla
Mutluluk Olur mu, Gönülsüz Yar-la
Yuvalar Kurulsa, Edeple-Arla
Vuslatın şafağı, Yel olur Gider.
.
Memleket Sevdası, Olsun Özünde
Muhabbet çağlasın, sohbet-sözünde
Mutluluk Rüzgârı, Essin Yüzünde
Barışla Sahralar, Yol Olur Gider.
.
Der Vezir, Sevginin Yoktur Belgesi
Şefkatla Kucaklar, Bütün Herkesi
Maşruktan-Mağribe, Uzar Gölgesi
Gönülden-Gönüle, Sel Olur Gider...
-----OZAN ÇAKIROĞLU-----
******ESSELAMÜN ALEYKÜM BEŞER ALEMİ******
---Bu gün Kahvemi yudumlarken, Antoloji sitelerini gözer eyledim.
Vallahi kin-kibir-ego dört nal gidiyor. Her beşer kendinden razı.ve
burnundan kıl aldırmıyor. Ya-hu bu nasıl insanlıktır? Bu nasıl yaşam
şeklidir? Bu kadar insanlar birbirlerini çekiştirir mi ya hu???
---Kendilerini methederken, bir başkasını rencide ettiklerinin farkında
bile değiller. Birileri kendi güzelliğinden ve aynalarla çok barışık oldu-
ğunu anlatırken, diğer Kadınları küçümsediğini ve çirkinlikle itham
ettiğinin farkında değiller.
---Bir başkası marifetmiş gibi, okuduğu Kitapların sayısını gerneşe
gerneşe anlatırken, gene bir başkalarını cehaletlikle itham ettiklerinin
farkında değiller.
---Bir Zat-i muhterem kendi Din ve Mezhebini ballı-ballı anlatırken
aynı zamanda başka Din ve Mezheplere giydiriyor. Başkalarını Dinsiz
ve imansızlıkla itham ederken, kendisinin Dini ve mezhebinden uzaklaş-
tığının farkında değil.
---Bir başkası mütemadiyen, Milattan önce yaşamış Filozofların küflü
paslı deyim ve sözlerini güncelliyor. Çünkü kendisi üretemiyor. Bir türlü
Statüko esaretinden kurtulamıyor.
---Kimisi kendi Ulusunda yetişmiş bunca değerli Şair ve Yazarların adlarını
asla zikretmiyor, tam tersi yabancı zırtapozların eser ve isimlerini güncellemeden
dolayı kedisiyle gurur duyuyor.
---Kimi zavallılar da, Yüce Atamız Mustafa Kemal ATATÜRK'ün Devrim ve ilkele-
rini bahsetmekten korkuyorlar. Bu ne yaman bir çelişkidir...VESSELAM.
---BİR YORGUN DEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN---