Kültür Sanat Edebiyat Şiir

DİKKAT: B.K BÖCEĞİ !
(Zararlılara karşı yararlı bilgiler)

Larvaların çatlayıp böceğe dönüşme mevsimi geldi. Böcekler yakında ortalığı sararlar. Tek tük görünmeye başladılar bile. Bu zararlılara karşı şimdiden önlem almakta yarar var.

B.k böceği de bu zararlılardan biridir.

Tanımı:
B.k böceği veya pislik böceği, adı üstünde
b.k yiyerek beslenen iğrenç bir böcektir.

Ayrıca olur olmaz zamanlarda her şeye maydanoz olduğu için burnu da b.k'tan kurtulmayan bir böcek cinsidir.

Tarihi kontr-gelişimleri:
Adam yerine konmadıkları için yaşadıkları aşağılık kompleksi yüzünden b.k böceğine dönüştükleri, bilimsel olarak saptanmıştır.

B.k böceğiyle mücadele:
Kovmaktan veya hoŞt'tan falan anlamazlar.
En iyisi yüz vermemektir. Bu durumda bir süre uyuz kedi yavrusu gibi miyavladıktan sonra kuyruklarını kısıp belediye barınaklarındaki yuvalarına dönerler.

Dikkat: Kokarlar :((

Bu ne hiddet, bu ne celal, bu nasıl bir uslup kiraz? Dokunduk da ondan mı? Demek sana kadar uzanıyor ucu.. E pes yani :))

O günlerin namuslu gazetelerine göz atarsan görürsün belgeleri tüm çıplaklığıyla...diyeceğim ve
daha fazla uzatmayacağım

Çünkü karşımda kadın mı var yoksa mahallenin.namus bekçisi bıçkın abi mi belli değil... Bu düzeyle baş edemem, düşemem. Düşersem karizmam çizilir... öhö öhö :))

Hadi kaçtım ben.

Kızılay’ın deprem sonrası yarattığı skandallar günlerce ve neredeyse her gün çarşaf çarşaf ve belgeleriyle yayınlandı, çanakçı yandaşlar dışındaki medyada...

Kurumun yolsuzlukları ve başındaki adamın istifasının gerekliliği akepe içindeki kimi isimler tarafından bile kabul edildi. Parti içinden az sayılmayacak yoğunlukta homurtular yükseldi.

Fakat, önüne geleni asıp kesen reYiz ve hÖkümat ve dahi parti, ne hikmetse(!) bu "peri padişahının oğlu"nun kılına bile dokun/a/madı.

Ortalığı kanaliasyona çeviren skandallarla ilgili 28 Şubat'ta verilen araştırma önergesi TBMM Genel Kurulu'nda akepe ve mehepe'li vekillerin oylarıyla reddedilmeseydi iplikler pazara çıkacaktı. Ama kader(?) birliği işte, olmadı :)) Neylersin?!

Önergenin reddi bile skandalın gerçekliğini koyuyor ortaya. Öyle ya, yara yoksa neden gocunuluyor ki?

"Bir ulusun asker ordusu ne kadar güçlü olursa olsun, kazandığı zafer ne kadar yüce olursa olsun, bir ulus ilim ordusuna sahip değilse, savaş meydanlarında kazanılmış zaferlerin sonu olacaktır. Bu nedenle bir an önce büyük, mükemmel bir ilim ordusuna sahip olma zorunluluğu vardır." (GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK)

Dünya'nın gözünde
GAZI MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

"O kişisel kazanç ve ün peşinde koşan
basit bir diktatör değil, gelecek kuşaklar
için sağlam temeller atmaya uğraşan bir kahramandı.” (Prof. Walter L. Wriht Jr, Almanya)

"Kardeşim,
sana bu mektubu
Ankara'da Kuyulu kahvede yazıyorum.
Hep aynı Anadolu havalarını
çalıyor gramofon
kocaman bir boru çiçeğine
benzeyen ağzıyla.
Dışarda yağmur...

Mektepten istifa ettim.
Cepheye gidiyorum ihtiyat zabitliğiyle.
Çocuklarımıza Türkçe okutmak,
öğretmek, sevdirmek onlara
dünyanın en diri,
en taze dillerinden birini,
kendi dillerini,
güzel şey,
büyük şey.

Fakat bu dilin insanları için
çakmak çalmak cehpede
daha büyük,
daha güzel."

(NAZIM HİKMET RAN'ın "Kuva-yi Milliye Destanı" şiiri, Dördüncü Bap'tan)

GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
ve
MÜCADELE ARKADAŞLARI 'nı anıyoruz.



ATATÜRK gibi,
TÜRK Ulusu gibi,
TÜRKÇE Dili gibi,
TÜRKİYE gibi,
TÜRKİYE CUMHURİYETİ gibi...

... içinde TÜRK sözcüğü geçen her kavrama, her olguya düşman etnik ayrılıkçı çete uzantısı kadınlı erkekli ayak takımının,

Bağımsızlık Savaşımız'a gönderme yaparak, "keşke yunan kazansaydı" diyecek kadar soysuzlaşabilen çirkef yobaz artıklarının,

Çıkar için Türk-antiTürk ayrımı yapmadan her yöne yılışan ve eğilip bükülebilme yeteneği(!) sergileyen sırnaşık rüzgar güllerinin,

Korkudan "tarafsızlık" ayağına yatıp merdiven altlarını mesken edinen, idrar kaçağından muzdarip içi boş zavallıların,

Ulusumuzu ve Ülkemizi yoktan var eden,
ancak, Cuma ve diğer dinsel hutbelerde
adları kasıtlı olarak utanmazca atlanan
GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
ve
MÜCADELE ARKADAŞLARI
her Cuma bu başlıkta anılmaktadır.

Tüm "insanlar" davetlidir.

İyi geceler Ata Kızı,
Sayfanıza daveti onur olarak kabulleniyorum. Bunun için teşekkürler...

Fakat sayfanızda sık yer alan ikili söyleşilerde araya girmemeyi ilke edindiğim için elverişli zamanı kollarım. Örneğin, ortak yönümüz Kemalizm/Atatürkçülük olan "Pehlivan" konusunu gördüm mü dalarım :)) Yani beklemedeyim, haberiniz olsun :))

Saygılarımla...

Merhaba Ata Kızı,
Fazıl Say sevilmez mi hiç?
Türkiye’mizin yüzaklarından biridir o.
Ve müziğin ustalarından...

Keyifle dinledim.
Teşekkürler seçiminiz için.
Ve iyi geceler...