yaslandığım yerden hayatı seyrediyordum alıyla, yeşiliyle, moruyla.. ama içimden hayata karışmak gelmiyordu sen varken.. çünkü ben sadece sendeki renklere aşıktım.. ve yüreklerimizin ritmi bile her gün daha fazla benziyordu birbirine..
insan ismiyle müsemmadır ve ismi ile huyu/ karakteri/ kişiliği özdeşmidir..? mesela adı güven olan güvenilir, nalan olan ağlar, güler olan güler, dursun olan durur mu.. ismi kâmil olan kemalâta ermiş, ferzane olan ilim / feraset sahibimidir.? cahilliğimden olsa gerek, ben bu sorunun cevabını bilmiyorum. amaa heer konuda ehl-i ilim olan ‘’ o köşe sakini ‘’ eminim bu konuda da fikir beyan edebilir. ee o postta kurulması için boşuna icazet vermedik o’na.. çırak, ustayı geçsin istedik. :)))) hı hı sataşmadan duramıyoruz..alışmışız.. mâzur görüle. :)
yürümek gibi bir niyetimiz yoktu.. lakin bin yıl yürüsek te mecalsiz kalmayacağımız, bitmesini istemediğimiz bir yoldayız kii menzili olmasa da ne gam.. hani dersin ya boş geçelim.. yok geçmeyelim, boşlamayalım.. zira müptelayızdır ‘içimizde gülene’.. vardıkça yolun bitmeyenine.. :)
tüm hayatım avucumda parçalanan kuru bir yapraktan ibaret... yaprak parçalanırken o çıtırtısından ne kadar zevk ve ders alırsam hayatım o kadar anlamlıdır... gökkuşağına doyamadıysam hala, yaşıyorum demektir...
Her gönül bir tek sevgiliye dönüktür aslında.. Lakin kıblesi yanlıştır.. Bulduğunu sandığı şey gerçekte aradığı değildir… Kimisi bir gül yüzlü güzele meftun,kimisi bir ceylan bakışlıya mecnundur, bazısı dünyaya kanmış,bazısı mal-mülke aldanmıştır.. …Oysa...her biri bir SEVGiLi tarafından sınanmıştır
özgürlüğün vazgeçilmez olduğu konusunda hemen herkes mutabıktır.. lakin imkansızlık olması düşüncene katılmıyorum.. zira özgürlük, insanın cisminden çok ruhunda şekillenen bir kavramdır.. insan, kendisini ruhen özgür hissediyorsa bedeni esaret artık onun için daha geri planda kalır..
Bâki kalamaz hoş bir sedâdan gayrı Seslen ol yâre ol sükuttan beri Rayihâlarınla kırmızı bir gül ol gülistanda Bülbül şem-i pervanedir etrafında.. :) Espoir-
mutluluğa bakışlar, mutlu ediyorsam, mutluyumdur yerine.. mutlu ediyorsan, mutlu ederim şeklinde olunca.. her ferd-i beşer’in, bir başkası için dili lâl, kulağı sağır olması da kaçınılmaz oluyor muhterem.. :)
Her halükarda buldum.
Bulurum da.
Bazen gelirken...
Bazen giderken...
yaslandığım yerden hayatı seyrediyordum
alıyla, yeşiliyle, moruyla..
ama içimden hayata karışmak gelmiyordu sen varken..
çünkü ben sadece sendeki renklere aşıktım..
ve yüreklerimizin ritmi bile her gün daha fazla benziyordu birbirine..
insan ismiyle müsemmadır ve ismi ile huyu/ karakteri/ kişiliği özdeşmidir..?
mesela adı güven olan güvenilir, nalan olan ağlar, güler olan güler, dursun olan durur mu..
ismi kâmil olan kemalâta ermiş, ferzane olan ilim / feraset sahibimidir.?
cahilliğimden olsa gerek, ben bu sorunun cevabını bilmiyorum.
amaa heer konuda ehl-i ilim olan ‘’ o köşe sakini ‘’ eminim bu konuda da fikir beyan edebilir.
ee o postta kurulması için boşuna icazet vermedik o’na.. çırak, ustayı geçsin istedik. :))))
hı hı sataşmadan duramıyoruz..alışmışız.. mâzur görüle. :)
Rüzgarda savrulup duran kuru bir yaprak sanma beni..!
Aksine,
Bizzat dilediği istikamette efil efil esen karayelim..
yürümek gibi bir niyetimiz yoktu..
lakin bin yıl yürüsek te mecalsiz kalmayacağımız,
bitmesini istemediğimiz bir yoldayız kii menzili olmasa da ne gam..
hani dersin ya boş geçelim.. yok geçmeyelim, boşlamayalım..
zira müptelayızdır ‘içimizde gülene’..
vardıkça yolun bitmeyenine.. :)
tüm hayatım avucumda parçalanan kuru bir yapraktan ibaret...
yaprak parçalanırken o çıtırtısından ne kadar zevk ve ders alırsam hayatım o kadar anlamlıdır...
gökkuşağına doyamadıysam hala, yaşıyorum demektir...
Her gönül bir tek sevgiliye dönüktür aslında..
Lakin kıblesi yanlıştır..
Bulduğunu sandığı şey gerçekte aradığı değildir…
Kimisi bir gül yüzlü güzele meftun,kimisi bir ceylan bakışlıya mecnundur,
bazısı dünyaya kanmış,bazısı mal-mülke aldanmıştır..
…Oysa...her biri bir SEVGiLi tarafından sınanmıştır
özgürlüğün vazgeçilmez olduğu konusunda hemen herkes mutabıktır..
lakin imkansızlık olması düşüncene katılmıyorum..
zira özgürlük, insanın cisminden çok ruhunda şekillenen bir kavramdır..
insan, kendisini ruhen özgür hissediyorsa bedeni esaret artık onun için daha geri planda kalır..
Bâki kalamaz hoş bir sedâdan gayrı
Seslen ol yâre ol sükuttan beri
Rayihâlarınla kırmızı bir gül ol gülistanda
Bülbül şem-i pervanedir etrafında.. :)
Espoir-
mutluluğa bakışlar, mutlu ediyorsam, mutluyumdur yerine..
mutlu ediyorsan, mutlu ederim şeklinde olunca..
her ferd-i beşer’in, bir başkası için dili lâl, kulağı sağır olması da kaçınılmaz oluyor muhterem.. :)