sen nezaketen büyükbaş dedin.. amaa ben memnunum öküzlüğümden. :)) çünkü ben olmasaydım trenlerin hali nice olurdu..:P samanlığın kapısında öylece hareketsiz duruşum ‘sarı kızı’ beklediğimden değil başımdaki dünyanın sarsılmaması içindi.. hııhh :))) hem kırmızı pelerinlere öfkem değil,zaafım var benim.. :))
fıtratı gereği hem iyiliği hem de kötülüğü bünyesinde barındıran belki de tek varlıktır.. buraya kadar herkes aynı ve eşit.. eşitlik, akıl ve iradeyi kullanmaya başladığı anda biter ve kişiler o zaman sıfatlanır.. lakin '' dışımızdaki şartların'' da insan üzerindeki ciddi etkilerini de göz ardı etmemek gerek..
heyy dostum, sevgi, kaçamak düşlerin tetikleyicisidir ve sorumluluk, sorun es geçilir, bakışlar hep pozitif olur.. ama sanırım, yüreği açabilme bilgisini öğrenmedik henüz, işte sevince bu yüzden ‘’kesiliyorsun’’ :P ve biliyorsun (bilirim ), başka birisi de seni ‘’ kesmez’’ :))
kendisine pek belli etmesem de , özgürlüğüm o’na teslimiyetimdir aslında. bütün barışlarım. savaşlarım, gülmelerim, kızmalarım o’nda anlam kazanır. o’nda gerçekleşir, hasretimin ateşi, vuslatımın gül suyu ferahlığı.. ey gözbebeklerinde kendimi gördüğüm, bil kii öfkelenmek için bile sana ihtiyacım var :)
bir şeyim olmayı ‘ hak etmemiş’ insanların varlığı da, yokluğu da aynıdır , sıfır noktasının bile kendi çapında anlamı var.. ve onlar için '‘güven kaybından '‘ heder olacağımı da düşünmüyorum, sadece kendime inancımı yitirmeyim yeter diyorum.. çünkü, insanın kendisinden başka tutunacağı her dal, şu ya da bu sebepten kuruyor. çünkü, kendi içinde dağılmazsa insan, dışındaki unsurlar birer etkisiz eleman oluyor…
cesaret-kararlılık- zeka’nın.. bazı medeniyet ! dediğimiz kibir ve büyüklenmenin , haksızlığına- vahşetine- adaletsizliğine galip gelebileceğinin bir kanıtıdır.
Ne garip üstteki taşı koyarken alttaki taşı küçümsemen..
O olmasaydı çökerdi kulen..!
Ben miyim hata yapan
Eksik veren ben miyim
Belki de anlaşılmaz,
Ulaşılmaz bir yerdeyim...
sen nezaketen büyükbaş dedin.. amaa ben memnunum öküzlüğümden. :))
çünkü ben olmasaydım trenlerin hali nice olurdu..:P
samanlığın kapısında öylece hareketsiz duruşum ‘sarı kızı’ beklediğimden değil
başımdaki dünyanın sarsılmaması içindi.. hııhh :)))
hem kırmızı pelerinlere öfkem değil,zaafım var benim.. :))
beni de tevkif et..
al gönül hapishanene.. cezam müebbet olsun. :)
geeçç içerideki malları, vitrindir o dükkanı cazip kılan..
hayat, yaşamanın hakkını veremeyenlerle geçirilmeyecek kadar değerlidir. :)
fıtratı gereği hem iyiliği hem de kötülüğü bünyesinde barındıran belki de tek varlıktır..
buraya kadar herkes aynı ve eşit..
eşitlik, akıl ve iradeyi kullanmaya başladığı anda biter ve kişiler o zaman sıfatlanır..
lakin '' dışımızdaki şartların'' da insan üzerindeki ciddi etkilerini de göz ardı etmemek gerek..
heyy dostum,
sevgi, kaçamak düşlerin tetikleyicisidir ve sorumluluk, sorun es geçilir, bakışlar hep pozitif olur..
ama sanırım, yüreği açabilme bilgisini öğrenmedik henüz,
işte sevince bu yüzden ‘’kesiliyorsun’’ :P
ve biliyorsun (bilirim ), başka birisi de seni ‘’ kesmez’’ :))
kendisine pek belli etmesem de , özgürlüğüm o’na teslimiyetimdir aslında.
bütün barışlarım. savaşlarım, gülmelerim, kızmalarım o’nda anlam kazanır.
o’nda gerçekleşir, hasretimin ateşi, vuslatımın gül suyu ferahlığı..
ey gözbebeklerinde kendimi gördüğüm,
bil kii öfkelenmek için bile sana ihtiyacım var :)
bir şeyim olmayı ‘ hak etmemiş’ insanların varlığı da, yokluğu da aynıdır ,
sıfır noktasının bile kendi çapında anlamı var..
ve onlar için '‘güven kaybından '‘ heder olacağımı da düşünmüyorum,
sadece kendime inancımı yitirmeyim yeter diyorum..
çünkü, insanın kendisinden başka tutunacağı her dal, şu ya da bu sebepten kuruyor.
çünkü, kendi içinde dağılmazsa insan, dışındaki unsurlar birer etkisiz eleman oluyor…
cesaret-kararlılık- zeka’nın..
bazı medeniyet ! dediğimiz kibir ve büyüklenmenin ,
haksızlığına- vahşetine- adaletsizliğine galip gelebileceğinin bir kanıtıdır.