Gülleri sana bırakıp dikenlere gidiyorum Gidiyorum Bütün acılarımı vurup sırtıma Umutları bırakıp başucuna Hatıraları, menekşeleri, kır güllerini bırakıp Şiirlerimi sarıp bohçama yüreğimin yangınına gidiyorum Hoşça kal, güzel gözlüm hoşça kal.
Gidiyorum Gözyaşlarımı papatya diye saçlarına takıp Yüreğimdeki yağmurlarla bir ırmağa akmaya gidiyorum İçimde yeşerttiğim tüm çimenler sana kalsın Sana kalsın bahar çiğdemleri, kır gelincikleri, kırk kanatlılar Gülleri sana bırakıp dikenlere gidiyorum.
Gidiyorum Başımda gam, gözlerimde nem Bütün hatıraları bırakıp geride Usulca çekip kapıyı ardımdan Alıp başımı gidiyorum buralardan Şafak sökmeden kimseler görmeden yağmurun yağmadığı çöllere gidiyorum sevgi dolu yüreğimi bir ıssızda yakmak için.
Hoşça kal suyundan çimdiğim dere Kana kana içtiğim pınar Say ki yaşamadım bu yerlerde Nazlı çiçeklerini okşamadım baharın Bozguna uğramış bir bostanın hüznüyle Bir yaprağın ürpertisine yazıp ömrümü Çekip gidiyorum buralardan.
Gidiyorum Bir bilinmeze doğru Hem yol, hem yolcu olmaya Acılarımla baş başa kalmaya gidiyorum Bütün yıldızları takıp kanatlarıma Bir kelebek gibi özgür olmaya gidiyorum.
Yüreğimin sızılarında damıttığım her şiiri bin kez öperek Ve sökerek sevgiden yana ne varsa göğsümde Gecelerin zifiri saçlarında kaybolmaya Bir ceylanın gözlerinde ağlamaya gidiyorum.
Bütün borçlarımı ödedim alacaklarımı erteledim Artık ne diyecek bir sözüm kaldı sevdiklerime Ne okuyacak bir şiirim Gözlerimin içindeki iki damla gözyaşı gibi Bakmadan ardımdaki uçurumlara Alıp götürüyorum yüreğimdekileri de
Gidersen yıkılır bu kent, kuşlar da gider Bir nehir gibi susarım yüzünün deltasında Yanlış adresteydik, kimsesizdik belki Sarışın bir şaşkınlık olurdu bütün ışıklar Biz mi yalnızdık, durmadan yağmur yağardı Üşür müydük nar çiçekleri ürpeririken
Gidersen kim sular fesleğenleri Kuşlar nereye sığınır akşam olunca
Sessizliği dinliyorum şimdi ve soluğunu Sustuğun yerde birşeyler kırılıyor Bekleyiş diyorum caddelere, dalıp gidiyorsun Adını yazıyorum bütün otobüs duraklarına Öpüştüğümüz her yer adınla anılıyor Bir de seni ekliyorum susuşlarıma
Selamsız saygısız yürüyelim sokakları Belki bizimle ışıklanır bütün varoşlar Geriye mapushaneler kalır, paslı soğuklar Adını bilmediğimiz doslar kalır yalnız Yüreğimize alırız onları, ısıtırız Gardiyan olamayız kendi ömrümüze her akşam
Gidersen kar yağar avuçlarıma Bir ceylan sessizliği olur burada aşklar
Fiyakalı ışıklar yanıyor reklam panolarında Durmadan çoğalıyor faili meçhul cinayetler Ve ölü kuşlar satılıyor bütün çiçekçilerde Menekşeler nergisler yerine kuş ölüleri Bir su sesi bir fesleğen kokusu şimdi uzak Yangınları anımsatıyor genç ölülere artık
Bulvar kahvelerinde arabesk bir duman Sis ve intihar çöküyor bütün birahanelere Bu kentin künyesi bellidir artık ve susuşun İsyan olur milyon kere, hiç bilmez miyim Sokul yanıma sen, ellerin sımsıcak kalsın Devriyeler basıyor karartılmış evleri yine
Gidersen yıkılır bu kent kuşlar da ölür Bir tufan olurum sustuğun her yerde .
Binmediğim hiç bir otobüs Beklemediğim hiç bir durak kalmadı bu şehirde Gittikçe azalıyor hayat Neyi erken yaşadıysam Hep ona geç kalıyorum Sana göçüyorum her sonbahar Yolların çıkmıyor aşkıma Unuttuğun yağmurların adı saklımda Seni içimden terk ediyorum
Susmaktan yoruldum Kuşlar ve şarkılar bu şehri terk edeli beri Efkar demliyorum gözlerimde yaşlarımı, yanağıma varmadan öldürüyorum Tam sancağımdan yaralıyorum kendimi Alnını yüreğime dayadığın güne bakıp Seni içimden terkediyorum
Ne unutacak kadar nefret ettin Ne hatırlayacak kadar sevdin Yıkık bir duvar kadar bile pişman değilsin biliyorum Beni hep bulmamak için aradın Yanılgımdın Yandığımdın Yangındın
Sensizliğe yenilmek Sana yenilmekten zor olsada Ardımda bir sürü 'belki'ler bırakarak Seni içimden terk ediyorum
Şimdi İçimde öldürecek bir anı bile bulamayan İki yarım kaldık Tamamlayamadık bizi Elinden tutamadık yanlızlığımın Saçlarımıda uzaklarına gömdün
İçimin mavisi senin okyanusundandı Al! geri veriyorum. Kilitleri hep yanlış kapılara vurdun Devrilmiş vagonlara dönerken gözlerim Sana bensizliği terkediyorum
'Yârime uzanmayan bütün dallarım kırılsın' demiştin Aşk içinde doğmuşsa nereye kaçabilirdi?
Ne tuaf değil mi? İçimi acıtanda sendin Acımı dindirecek olanda 'Ya öldür beni'dedim Ya da git benden İçi bulanık bir sevdanın ucunda Seni kaybettim Aldırmadın aldırmalarıma Bir gecede yakıp yârini Şafaklara sattın ihanetini Küllerime basanlar bile utandı yaptığından İşte soluk bir ömrün son nefesi
Benden İçimden Terkediyorum
Kahraman Tazeoğlu *
*En son Radyo 7 de 'mavi ada' programını yapıyordu.. 6 sene önce.. Çok kahrımı çekmiştir. Ve şiirleri gerçekten iyidir..
yarım,yarim,yaram,yarın..
yarınlar bizim...
demek şimdi gidiyorsun
yazdığımız son şiir öyle yarım kalacak
şiirlerini de al ve defol git..! ! !
Gülleri sana bırakıp dikenlere gidiyorum
Gidiyorum
Bütün acılarımı vurup sırtıma
Umutları bırakıp başucuna
Hatıraları, menekşeleri, kır güllerini bırakıp
Şiirlerimi sarıp bohçama
yüreğimin yangınına gidiyorum
Hoşça kal, güzel gözlüm hoşça kal.
Gidiyorum
Gözyaşlarımı papatya diye saçlarına takıp
Yüreğimdeki yağmurlarla bir ırmağa akmaya gidiyorum
İçimde yeşerttiğim tüm çimenler sana kalsın
Sana kalsın bahar çiğdemleri, kır gelincikleri, kırk kanatlılar
Gülleri sana bırakıp dikenlere gidiyorum.
Gidiyorum
Başımda gam, gözlerimde nem
Bütün hatıraları bırakıp geride
Usulca çekip kapıyı ardımdan
Alıp başımı gidiyorum buralardan
Şafak sökmeden kimseler görmeden
yağmurun yağmadığı çöllere gidiyorum
sevgi dolu yüreğimi bir ıssızda yakmak için.
Hoşça kal suyundan çimdiğim dere
Kana kana içtiğim pınar
Say ki yaşamadım bu yerlerde
Nazlı çiçeklerini okşamadım baharın
Bozguna uğramış bir bostanın hüznüyle
Bir yaprağın ürpertisine yazıp ömrümü
Çekip gidiyorum buralardan.
Gidiyorum
Bir bilinmeze doğru
Hem yol, hem yolcu olmaya
Acılarımla baş başa kalmaya gidiyorum
Bütün yıldızları takıp kanatlarıma
Bir kelebek gibi özgür olmaya gidiyorum.
Yüreğimin sızılarında damıttığım her şiiri bin kez öperek
Ve sökerek sevgiden yana ne varsa göğsümde
Gecelerin zifiri saçlarında kaybolmaya
Bir ceylanın gözlerinde ağlamaya gidiyorum.
Bütün borçlarımı ödedim alacaklarımı erteledim
Artık ne diyecek bir sözüm kaldı sevdiklerime
Ne okuyacak bir şiirim
Gözlerimin içindeki iki damla gözyaşı gibi
Bakmadan ardımdaki uçurumlara
Alıp götürüyorum yüreğimdekileri de
hoşça kal, güzel gözlüm hoşça kal.
'Düş bitmeden sen bitme, bitmeden sevgi gitme...'
Vakit tamam seni terk ediyorum,bu incecik bir veda havasıdır.Yorumsuz bir hayatı seçiyorum.Doymadım inan kanmadım sevgiye.
ormantik ormantik ormanda yolunu kaybettirmek ;)
Neyle edersen et genelde terkedilene koyar, terkedenede koyduğu zamanlarda oluyor gerçi...
Her defasında ^^gidiyorum^^ diyerek, Kahraman Tazeoğlu'nun şiirlerini yazıp yazıp bir türlü gidemeyen...
^^Git gideceksen bekleme^^ dedirten üye ;)
Gidersen Yıkılır Bu Kent
Gidersen yıkılır bu kent, kuşlar da gider
Bir nehir gibi susarım yüzünün deltasında
Yanlış adresteydik, kimsesizdik belki
Sarışın bir şaşkınlık olurdu bütün ışıklar
Biz mi yalnızdık, durmadan yağmur yağardı
Üşür müydük nar çiçekleri ürpeririken
Gidersen kim sular fesleğenleri
Kuşlar nereye sığınır akşam olunca
Sessizliği dinliyorum şimdi ve soluğunu
Sustuğun yerde birşeyler kırılıyor
Bekleyiş diyorum caddelere, dalıp gidiyorsun
Adını yazıyorum bütün otobüs duraklarına
Öpüştüğümüz her yer adınla anılıyor
Bir de seni ekliyorum susuşlarıma
Selamsız saygısız yürüyelim sokakları
Belki bizimle ışıklanır bütün varoşlar
Geriye mapushaneler kalır, paslı soğuklar
Adını bilmediğimiz doslar kalır yalnız
Yüreğimize alırız onları, ısıtırız
Gardiyan olamayız kendi ömrümüze her akşam
Gidersen kar yağar avuçlarıma
Bir ceylan sessizliği olur burada aşklar
Fiyakalı ışıklar yanıyor reklam panolarında
Durmadan çoğalıyor faili meçhul cinayetler
Ve ölü kuşlar satılıyor bütün çiçekçilerde
Menekşeler nergisler yerine kuş ölüleri
Bir su sesi bir fesleğen kokusu şimdi uzak
Yangınları anımsatıyor genç ölülere artık
Bulvar kahvelerinde arabesk bir duman
Sis ve intihar çöküyor bütün birahanelere
Bu kentin künyesi bellidir artık ve susuşun
İsyan olur milyon kere, hiç bilmez miyim
Sokul yanıma sen, ellerin sımsıcak kalsın
Devriyeler basıyor karartılmış evleri yine
Gidersen yıkılır bu kent kuşlar da ölür
Bir tufan olurum sustuğun her yerde
.
Ahmet Telli
işte gidiyorum
birşey demeden
arkama dönmeden şikayet etmeden
hiçbirşey almadan
birşey vermeden
ayak izim kalmadan gidiyorum.........
Binmediğim hiç bir otobüs
Beklemediğim hiç bir durak kalmadı bu şehirde
Gittikçe azalıyor hayat
Neyi erken yaşadıysam
Hep ona geç kalıyorum
Sana göçüyorum her sonbahar
Yolların çıkmıyor aşkıma
Unuttuğun yağmurların adı saklımda
Seni içimden terk ediyorum
Susmaktan yoruldum
Kuşlar ve şarkılar bu şehri terk edeli beri
Efkar demliyorum gözlerimde
yaşlarımı, yanağıma varmadan öldürüyorum
Tam sancağımdan yaralıyorum kendimi
Alnını yüreğime dayadığın güne bakıp
Seni içimden terkediyorum
Ne unutacak kadar nefret ettin
Ne hatırlayacak kadar sevdin
Yıkık bir duvar kadar bile pişman değilsin biliyorum
Beni hep bulmamak için aradın
Yanılgımdın
Yandığımdın
Yangındın
Sensizliğe yenilmek
Sana yenilmekten zor olsada
Ardımda bir sürü 'belki'ler bırakarak
Seni içimden terk ediyorum
Şimdi
İçimde öldürecek bir anı bile bulamayan
İki yarım kaldık
Tamamlayamadık bizi
Elinden tutamadık yanlızlığımın
Saçlarımıda uzaklarına gömdün
İçimin mavisi senin okyanusundandı
Al! geri veriyorum.
Kilitleri hep yanlış kapılara vurdun
Devrilmiş vagonlara dönerken gözlerim
Sana bensizliği terkediyorum
'Yârime uzanmayan bütün dallarım kırılsın' demiştin
Aşk içinde doğmuşsa nereye kaçabilirdi?
Ne tuaf değil mi?
İçimi acıtanda sendin
Acımı dindirecek olanda
'Ya öldür beni'dedim
Ya da git benden
İçi bulanık bir sevdanın ucunda
Seni kaybettim
Aldırmadın aldırmalarıma
Bir gecede yakıp yârini
Şafaklara sattın ihanetini
Küllerime basanlar bile utandı yaptığından
İşte soluk bir ömrün son nefesi
Benden
İçimden
Terkediyorum
Kahraman Tazeoğlu *
*En son Radyo 7 de 'mavi ada' programını yapıyordu.. 6 sene önce.. Çok kahrımı çekmiştir. Ve şiirleri gerçekten iyidir..
ortamı azcık yumuşatıp yiyeceği laf sayısını minumum düzeye indirmek isteyenlerin izleyeceği bir terkediş biçimi... :))
İçten ve dıştan terkediştir. Sürüncemelidir. İçseldir. Buhranlıdır. Şair olmak lazım şiirle terkedebilmek için...
terkedeceksem şiire gerek yok.
önce terkedecek birini bulmalı.