Kültür Sanat Edebiyat Şiir

nazım hikmet sizce ne demek, nazım hikmet size neyi çağrıştırıyor?

nazım hikmet terimi Gülsüm Kurtul tarafından tarihinde eklendi

  • Yorgun Savaşcı
    Yorgun Savaşcı

    ne odunmuş babanız(nazıma kinaye edilmiştir...) olmadı bir baltaya sap
    ona siz benzemetyin sonra ateştir yolunuz
    meşe halinde yaşanmaz o zamanlar geçti
    gelen incelmiş adam devri hemen yontulunuz
    ama dikaktli olun: bir kafanız yontulacak
    sakın aldanmayın: incelmeye gelmez kolunuz...(yüreğine sağlık be üstad..mekanın cennet olsun...)

  • Yorgun Savaşcı
    Yorgun Savaşcı

    anlamak yok çocuğum anlar gibi olmak
    var akıl için son tavır saçlarını yolmak var...

  • Mm
    Mm

    biz sevmeyi yermeyi de beceremeyiz...sevdik mi göklere çıkarır yerdik mi yerin dibine batırırız....bu işin orta yolu yok mu...ama harbiden bu adamı sevemedim ya....

  • Cem Nizamoglu
    Cem Nizamoglu

    ' Kafanda kurduğun düşünceye benziyorsun.' FAUST

  • Oğuzhan Keskin
    Oğuzhan Keskin

    Nazım Hikmet'e Türk demek Anadolu ruhunu, Kuvay-i Milliye ruhunu anlamak demektir! ...

    Nazım Hikmet=Memleket=Türkiye! ..! ..!

  • Oğuzhan Keskin
    Oğuzhan Keskin

    11-11-1933
    Bursa
    Hapishanesi

    Bir tanem!
    Son mektubunda:
    'Başım sızlıyor yüreğim sersem! ' diyorsun.
    'Seni asarlarsa seni kaybedersem;
    diyorsun;
    'yaşıyamam! '
    Yaşarsın karıcığım,
    kara bir duman gibi dağılır hatıram rüzgarda; yaşarsın kalbimin
    kızıl saçlı bacısı
    en fazla bir yıl sürer
    yirminci asırlılarda
    ölüm acısı.
    Ölüm
    bir ipte sallanan bir ölü.
    Bu ölüme bir türlü
    razı olmuyor gönlüm.
    Fakat
    emin ol ki sevgilim;
    zavallı bir çingenenin
    kıllı, siyah bir örümceğe benzeyen eli
    geçirecekse eğer
    ipi boğazıma,
    mavi gözlerimde korkuyu görmek için
    boşuna bakacaklar
    Nazıma!

    Ben,
    alaca karanlığında son sabahımın
    dostlarımı ve seni göreceğim,
    ve yalnız
    yarı kalmış bir şarkının acısını
    toprağa götüreceğim...

    Karım benim!
    İyi yürekli
    altın renkli,
    gözleri baldan tatlı arım benim:
    ne diye yazdım sana
    istendiğini idamımın,
    daha dava ilk adımında
    ve bir şalgam gibi koparmıyorlar
    kellesini adamın.

    Haydi bunlara boş ver.
    Bunlar uzak bir ihtimal.
    Paran varsa eğer
    bana fanila bir don al,
    tuttu bacağımın siyatik ağrısı,
    Ve unutma ki
    daima iyi şeyler düşünmeli
    bir mahpusun karısı.

  • Ahmed Çetin
    Ahmed Çetin

    'boş ver karıcığım, asılmak uzak ihtimal
    paran varsa bana bir fanila don al'
    (sinek vızltısı nazım himet)

  • Cem Nizamoglu
    Cem Nizamoglu

    Ne güzel, şairimiz ölmeden önce hakkında yapılan karalmalara karşı cevabını yazmış...
    ... ne yapalım, ne delilerle ispatlamak işe yaradı ne de saygıya davet... her gelen yeniden aynı şeyleri bir daha bir daha ateşlendirdi... bize de yine daha önce yazılanı yazmak düşer:

    VATAN HAİNİ

    'Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.
    Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi Hikmet.
    Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.'
    Bir Ankara gazetesinde çıktı bunlar, üç sütun üstüne, kapkara haykıran puntolarla,
    bir Ankara gazetesinde, fotoğrafı yanında Amiral Vilyamson'un
    66 santimetre karede gülüyor, ağzı kulaklarında, Amerikan amirali
    Amerika, bütçemize 120 milyon lira hibe etti,120 milyon lira.
    'Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi Hikmet
    Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.'

    Evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz, siz yurtseverseniz, ben yurt
    hainiyim, ben vatan hainiyim.
    Vatan çiftliklerinizse,
    kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan,
    vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan,
    vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın,
    fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan,
    vatan tırnaklarıysa ağalarınızın,
    vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis copuysa,
    ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan,
    vatan, Amerikan üsleri, Amerikan bombası, Amerikan donanması topuysa,
    vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan,
    ben vatan hainiyim.
    Yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla:
    Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.

    28.7.1962

    sömürüye karşı savaşanlara selam olsun.

  • Yorgun Savaşcı
    Yorgun Savaşcı

    biz bu nazıma iadeyi itibar yapmışmıydık...

  • Yorgun Savaşcı
    Yorgun Savaşcı

    bunlar kendi kendilerini yaratamazlar ki....

  • Oğuzhan Keskin
    Oğuzhan Keskin

    İNSAN OLAN VATANINI SATAR MI?
    Suyun içip ekmeğini yediniz.
    Dünyada vatandan aziz şey var mı?
    Beyler bu vatana nasıl kıydınız?

    Onu didik didik didiklediler,
    saçlarından tutup sürüklediler.
    götürüp kâfire: «Buyur...» dediler.
    Beyler bu vatana nasıl kıydınız?

    Eli kolu zincirlere vurulmuş,
    vatan çırılçıplak yere serilmiş.
    Oturmuş göğsüne Teksaslı çavuş.
    Beyler bu vatana nasıl kıydınız?

    Günü gelir çarh düzüne çevrilir,
    günü gelir hesabınız görülür.
    Günü gelir sualiniz sorulur:
    Beyler bu vatana nasıl kıydınız?

    İnsan olan vatanını satmaz ve Nazım da hiç bir zaman vatanını satmadı ve bazı insanlar onu satıcı olarak gösteremeyecek! ...

  • Oğuzhan Keskin
    Oğuzhan Keskin

    YİNE MEMLEKETİM ÜZERİNE SÖYLENMİŞTİR

    Memleketim, memleketim, memleketim,
    ne kasketim kaldı senin ora işi
    ne yollarını taşımış ayakkabım,
    son mintanım da sırtımda paralandı çoktan,
    şile bezindendi.
    Sen şimdi yalnız saçımın akında,
    enfarktinda yüreğimin,
    alnımın çizgilerindesin memleketim,
    memleketim,
    memleketim...

  • Oğuzhan Keskin
    Oğuzhan Keskin

    MEMLEKETİMİ SEVİYORUM

    Memleketimi seviyorum:
    Çınarlarında kolan vurdum, hapishanelerinde yattım.
    Hiçbir şey gidermez iç sıkıntımı
    memleketimin şarkıları ve tutunu gibi.

    Memleketim:
    Bedreddin, Sinan, Yunus Emre ve Sakarya,
    kurşun kubbeler ve fabrika bacaları
    benim o kendi kendinden bile gizleyerek
    sarkık biyıklari altından gülen halkımın eseridir.

    Memleketim
    Memleketim ne kadar geniş:
    dolaşmakla bitmez tükenmez gibi geliyor insana.
    Edirne, İzmir, Ulukışla, Maras, Trabzon, Erzurum.
    Erzurum yaylasını yalnız türkülerinden tanıyorum
    ve güneye
    pamuk işleyenlere gitmek için
    Toroslardan bir kere olsun geçemedim diye
    utanıyorum.

    Memleketim:
    develer, tren, Ford arabaları ve hasta eşekler,
    kavak, söğüt ve kırmızı toprak.

    Memleketim.
    Çam ormanlarını, en tatlı suları ve dağ başı göllerini seven alabalık
    ve onun yarım kiloluğu
    pulsuz gümüş derisinde kızıltılarla
    Bolu'nun Abant golünde yüzer.

    Memleketim:
    Ankara ovasında keçiler:
    kumral, ipekli, uzun kürklerin parıldaması.
    Yağlı, ağır fındığı Giresun'un
    Al yanakları mis gibi kokan Amasya Elması,
    zeytin, incir, kavun ve renk salkım salkım üzümler
    ve sonra kara saban
    ve sonra kara sığır:
    ve sonra: ileri, güzel, iyi
    her şeyi
    hayran bir çocuk sevinci ile kabule hazır
    çalışkan, namuslu, yiğit insanlarım
    yari aç, yari tok
    yari esir...

  • Oğuzhan Keskin
    Oğuzhan Keskin

    BİR HAZİN HÜRRİYET

    Satarsın gözlerinin dikkatini, ellerinin nurunu,
    bir lokma bile tatmadan yoğurursun
    bütün nimetlerin hamurunu.
    Büyük hürriyetinle çalışırsın el kapısında,
    ananı ağlatanı Karun etmek hürriyetiyle hürsün!

    Sen doğar doğmaz dikilirler tepene,
    işler ömrün boyunca durup dinlenmeden yalan değirmenleri,
    büyük hürriyetinle parmağın şakağında düşünürsün
    vicdan hürriyetiyle hürsün!

    Başın ensenden kesik gibi düşük,
    kolların iki yanında upuzun,
    büyük hürriyetinle dolaşıp durursun,
    işsiz kalmak hürriyetiyle hürsün!

    En yakın insanınmış gibi verirsin memleketini,
    günün birinde, mesela, Amerika'ya ciro ederler onu
    seni de büyük hürriyetinle beraber,
    hava üssü olmak hürriyetiyle hürsün!

    Yapışır yakana kopası elleri Valstrit'in,
    günün birinde, diyelim ki, Kore'ye gönderilebilirsin,
    büyük hürriyetinle bir çukura doldurulabilirsin,
    meçhul asker olmak hürriyetiyle hürsün!

    Bir alet, bir sayı, bir vesile gibi değil
    insan gibi yaşamalıyız dersin,
    büyük hürriyetinle basarlar kelepçeyi,
    yakalanmak, hapse girmek, hatta asılmak hürriyetinle hürsün

    Ne demir, ne tahta, ne tül perde var hayatında,
    hürriyeti seçmene lüzum yok; hürsün.
    Bu hürriyet hazin şey yıldızların altında.

  • Oğuzhan Keskin
    Oğuzhan Keskin

    23 SENTLİK ASKER

    23 Sentlik asker
    Mister Dalles,
    sizden saklamak olmaz,
    hayat pahalı biraz bizim memlekette.
    Mesela iki yüz gram et alabilirsiniz,
    koyun eti,
    Ankara'da 23 sente,

    yahut iki kilo kuru soğan,
    yahut bir kilodan biraz fazla mercimek,
    elli santim kefen bezi yahut,
    yahut da bir aylığına
    yirmi yaşlarında bir tane insan.

    erkek,
    ağzı burnu, eli ayağı yerinde,
    üniforması, otomatiği üzerinde,
    yani öldürmeğe, öldürülmeğe hazır,
    belki tavşan gibi korkak,
    belki toprak gibi akıllı
    belki gençlik gibi cesur,
    belki su gibi kurnaz
    (her kaba uymak meselesi) ,
    belki ömründe ilk defa denizi görecek,
    belki ava meraklı, belki sevdalıdır.
    Yahut da aynı hesapla Mister Dalles
    (tanesi 23 sentten yani)
    satarlar size bu askerlerin otuz beşini birden
    İstanbul'da bir tek odanın aylık kirasına,
    seksen beş onda altısını yahut
    bir çift iskarpin parasına.
    Yalnız bir mesele var Mister Dalles,
    herhalde bunu sizden gizlediler:
    Size tanesini 23 sente sattıkları asker
    mevcuttu üniformanızı giymeden önce de,
    mevcuttu otomatiksiz filan,
    mevcuttu sadece insan olarak
    mevcuttu, tuhafınıza gidecek,
    mevcuttu hem de çoktan mı çoktan,
    daha sizin devletinizin adı bile konmadan.
    Mevcuttu, işiyle gücüyle uğraşıyordu,
    mesela, Mister Dalles,
    yeller eserken yerinde sizin New-York'un,
    kurşun kubbeler kurdu o
    gökkubbe gibi yüksek,
    haşmetli, derin.
    Elinde Bursa bahçeleri gibi nakışlandı ipek.
    Halı dokur gibi yonttu mermeri,
    ve nehirlerin bir kıyısından öbür kıyısına
    ebemkuşağı gibi attı kırk gözlü köprüleri.
    Dahası var Mister Dalles,
    sizin dilde anlamı pek de belli değilken henüz,
    zulüm gibi,
    hürriyet gibi,
    kardeşlik gibi sözlerin,
    dövüştü zulme karşı o,
    ve istiklal ve hürriyet uğruna
    ve milletleri kardeş sofrasına davet ederek,
    ve yarin yanağından gayrı her yerde,
    her şeyde,
    hep beraber,
    diyebilmek için,
    yürüdü peşince Bedreddin'in
    O, tornacı Hasan, köylü Mehmet, öğretmen Ali'dir.
    kaya gibi yumruğunun son ustalığı:
    922 yılı 9 eylülüdür.
    Dedim ya Mister Dalles, ,
    Herhalde bütün bunları sizden gizlediler.
    ucuzdur vardır illeti.
    Hani şaşmayın,
    yarın çok pahalıya mal olursa size,
    bu 23 sentlik asker,
    yani benim fakir, cesur, çalışkan, milletim,
    her millet gibi BÜYÜK TÜRK MİLLETİ.
    (1953)

    İŞTE NAZIM İŞTE BÜYÜK TÜRK MİLLETİ İŞTE 23 SENTLİK ASKER

  • Ahmed Çetin
    Ahmed Çetin

    Rusya'ya ayak basar basmaz 'beni Stalin Yarattı' diyerek Türk milletiyle tüm bağlarını koparmıştır... Bu 'kızıl şair' bizden değildir!

  • Yorgun Savaşcı
    Yorgun Savaşcı

    naızımın ruhu ban ahabis bir ruh ifadesini çağrıştırmaktadır..sayın yetkili..bakınız tartışma açmıyorum..neyi çağrıştırdığını yzıyotrum....dikaktinize...

  • Mm
    Mm

    peyami safada şöyle der..haykır..haykır..etrafına bir kaç kii tolplanacaktır..haykır haykır..seni elbet bir duayn olacaktır..haykır haykır....seni anlamasalarda anlar gibi olacaklardır...haykır haykır...yüksek ses büyük ruh ifadesidir...sanırım bunu yazarken peyami safa nazımı meclis dışarı bırakmış olamalı...ben yinede işi ona bırakmıyayım...kendi iim kendim yapayım...yüksek ses büyük ruh ifadesidir...nazımın ruhu meclis dışında..istisnalar kaideyi bozmaz..herkesin malumudur....

  • Yorgun Savaşcı
    Yorgun Savaşcı

    haykır..hani sahipleri yurdun...
    elelrdi yatanlar sağa baktım sola baktyım....(akiften..ne bileyim bi an onu çağrıştırdı)

  • Oğuzhan Keskin
    Oğuzhan Keskin

    Hava kurşun gibi ağır! !
    Bağır
    . bağır
    . bağır
    . bağırıyorum!
    Koşun
    kurşun
    . eritmeğe
    çağırıyorum...

    O diyor ki bana:
    — Sen kendi sesinle kül olursun ey!
    Kerem
    . gibi
    . yana
    . yana...

    «Deeeert
    çok,
    hemdert
    yok»
    Yüreklerin
    kulakları
    sağır...
    Hava kurşun gibi ağır...

    Ben diyorum ki ona:
    — Kül olayım
    Kerem
    . gibi
    . yana
    .yana.
    Ben yan
    -masam
    sen yan
    -masan
    biz yan
    -masak,
    nasıl
    . çıkar
    karanlıklar
    aydın
    -lığa..

    Hava toprak gibi gebe.
    Hava kurşun gibi ağır.
    Bağır
    . bağır
    .bağır
    bağırıyorum! .
    Koşun
    . kurşun
    . eritmeğe
    . çağırıyorum.....

  • Cem Nizamoglu
    Cem Nizamoglu

    KALBİM

    Göğsümde 15 yara var! .
    Saplandı göğsüme 15 kara saplı bıçak! ..
    Kalbim yine çarpıyor,
    kalbim yine çarpacak! ! !



    Göğsümde 15 yara var!
    Sarıldı 15 yarama
    kara kaygan yılanlar gibi karanlık sular!
    Karadeniz boğmak istiyor beni,
    boğmak istiyor beni,
    kanlı karanlık sular! ! !

    Saplandı göğsüme 15 kara saplı bıçak.
    Kalbim yine çarpıyor,
    kalbim yine çarpacak! ...



    Göğsümde 15 yara var! .
    Deldiler göğsümü 15 yerinden,
    sandılar ki vurmaz artık kalbim kederinden!
    Kalbim yine çarpıyor,
    kalbim yine çarpacak! ! !

    Yandı 15 yaramdam 15 alev,
    kırıldı göğsümde 15 kara saplı bıçak..
    Kalbim
    kanlı bir bayrak gibi çarpıyor,
    ÇAR-PA-CAK! !

    1925

  • Cem Nizamoglu
    Cem Nizamoglu

    Şairin ilk gençlik şiirlerinden bazılarını Bahriye Mektebi'nde öğretmeni olan ve annesi Celile Hanım'a yakınlık duyan Yahya Kemal'in düzelttiğini Vâ-Nû belirtmektedir. Şairin yayımlanan ilk şiiri 3 Teşrinievvel 1918 tarihli Yeni Mecmua'da Mehmet Nâzım imzasıyla çıkan 'Hâlâ Servilerde Ağlıyorlar mı? 'dır. Bu şiir, aynı ad ve imza ile sonradan Ümid dergisinde de yayımlanmıştır. Yahya Kemal tarafından düzeltilen bu şiir şöyledir: 'Bir inilti duydum serviliklerde/Dedim ki: Burada da ağlayan var mı? /Yoksa tek başına bu kuytu yerde/Eski bir sevgiyi anan rüzgâr mı? '/ 'Hayat inerken siyah örtüler/Umardım ki artık ölenler güler/Yoksa hayatında sevmiş ölüler/Hâlâ servilerde ağlıyorlar mı? '

  • Mm
    Mm

    nazım adına utanıyorum...valla ciddiiyim..o kadar ipsiz sapsız, hani komünist fasa fiso adamdan şiir ezbere biliyorum ki...nazımdan aklıma bi tek satır bile yok..makineleşmek istiyorumdan başka...olmaz böyle şey..ah nazım...toprağın bol olsun...(işine yarar mı bilmem) benide düşünsen olmaz mıydı...

  • Yunus Emrah Bulut
    Yunus Emrah Bulut

    Dörtnala gelip Uzak Asya'dan
    Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan
    bu memleket, bizim.

  • Yunus Emrah Bulut
    Yunus Emrah Bulut

    Göğsüme hangi renk saçlar yayılsa,
    Kalbimi saracak gölge aynıdır,
    O ruh, Kabe'de de secdeyi kılsa,
    Dua'nın gittiği ülke aynıdır.

  • Mm
    Mm

    üç yaşındaki çocuk konuşmalrının şiir, bunların şairi diye yutturulan adam..

  • Yunus Emrah Bulut
    Yunus Emrah Bulut

    hilmi yavuzun sanirim asagidaki sohbet ekseninde yaptigi birkac yazi vardi, necip fazil ve nazim hakkinda...hilmi yavuz necip fazil'i profondor ve nazimi satihci buluyordu ama boylelikle necip fazili bati siirine nazimi da dogu islam siirine yakin olarak zaptediyordu...ilginc bir inceleme...merak edenler bir sekilde ulasabilir bu yazilara...

  • Oğuzhan Keskin
    Oğuzhan Keskin

    Nazım Hikmet memleket
    Memleket Nazım Hikmet
    Kafiye için yazmadık
    Hasret sana memleket

    Bence bir insanı ölümsüz yapan yaptıklarıdır.. Mesela Atatürk evet öldü ama yaptıkları onu ölümsüz kılmadı mı? ? .. maddi olarak ölüm gelir; ama maneviytları hep yaşar böyle insanların.. Evet Nazım öldü; etleri çürüdü evet ama o yaşadıklarıyla; yaptıklarıyla, yazdıklarıyla maneviyatta hep aramızda olacağını kanıtladı..
    Nazım Hikmet bence herşeyiyle ayrılmaz bir bütündür.. Düşünceleriyle, yaptığı iyi-kötü şeylerle; şiirleri, yazıları, piyesleriyle.. Bundan dolayı benim şahsi fikrim Nazım'ın düşüncelerinden de yaptıklarından da konuşulması... Tabii şiirleri de eksik olmamalı ki; zaten şiirleri de yazılmaya başlandı tekrar
    (

  • Nightmare
    Nightmare

    bize nazım gibi hikmet yazarlar lazım.

  • Gülsüm Kurtul
    Gülsüm Kurtul

    Kimi türk değil der (sanki olması gerekliymiş gibi)
    vatan hayini der (ki bi şiirinde bunun yanıtını çok güzel verir)
    vatanının rusya olduğunu söylerler(ama en güzel şiirleri türkiye üzerinedir)
    ama kabul etsinler nazım ii bir şairdir.