1926'dan sonra putlaştırılan kişilik bu üzücüdür.Yaşadığı kısa zamanda büyük işler yapmışdır ama her kul gibi onunda hataları olmuştur.en nihayetinde oda insandır.
15 kasım 1974 tarihli Milliyet gazetesinde Ruşen Eşref ÜNAYDIN ile M. Kemal arasında geçen bir konuşma şöyle yer almaktadır.
'1928 ya da 29 yılı olsa gerekti. Sıcak bir yaz günü Yalova’daki Atatürk Köşküne gitmiştim. Baş başa konuşuyorduk.
- Yaptıklarımız tehlikede! ... Dedi.
- Ben heyecanla sordum. Hangi yaptıklarınız?
- Cumhuriyet dahil, ne yapmışsak! ...
- O anlattı: 'Laikiz dedik, dinle ilişiğimizi devlet olarak kestik. Cumhuriyetiz dedik, rejimimizi tehlikeye düşürmemek için saltanat devrini kötüledik, kazanılmış büyük zaferleri bile birkaç satılrla geçiştirmeye başladık. LATİN HARFLERİNİ aldık, yeni kuşakları binlerce yıllık geçmişinin hazinesinde yoksun bıraktık. Biliyorsun bunları yapmak zorundaydık biz! Batının bir parçası olmak gerekti. Ama ya açılan manevi çukurlar? Bunlar yaptıklarımızı giderek tehlikeye düşürür.'
Eğer... Türkiye'de yaşıyorsak... Esir değilsek... Sadece kendi kendimize hesap veriyorsak... bunların hepsini önce ALLAH sonra O'na borçluyuz... O'nu övmek değil amacımız sadece sevgimizin büyüklüğünden bunu herkesle paylaşmak istiyoruz... Bu, hepimizin O'na en azından minnet borcumuz... küçücük de olsa... şimdilik...
Mustafa Kemal Atatürk, dile dolanmaya sığmayacak kadar yüce ve bir o kadar erdemli biridir. eğer ki, birileri bunu yapmaya çalışırsa, biz sevenleri onu yalnız bırakmayız...
Mustafa Kemal Atatürk'e yönelik hakaretler içeren video geçtiğimiz hafta yayindan kaldilmişti. YouTube'da yeniden yayına alındı!
TEPKi MESAJI
'Yayinlamakta oldudunuz bu videolar Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk'e ağır hakaret ve küfürler içermektedir. Ayrica Türk milleti ciddi bir şekilde aşağılamaktadir. Bu nedenle sizi kınıyor ve videoların bir an evvel yayından kaldırılmasını istiyoruz.
-ingilizcesi-
'YouTube administrators, The videos you have been still broadcasting contain contemptuous and insulting claims about Mustafa Kemal Ataturk the founder of the Turkish Republic. Also, Turkish nation has been seriously insulted in this still broadcasting video. Because of these reasons, We do condemn you and ask you to stop broadcasting these videos as soon as possible.'
Tepki mesajinizi YouTube yöneticilerinin bu mail adresine iletin... http://www.youtube.com/contact
Atatürk 158 oy alır......ismet inönü....1 oy alır...... o bir oyu kimin verdiği akıllara soru işareti olarak kazınır.... o oyu kim mi vermiştir.......?
en çok mesaj yazılması gereken en muhterem insan... ruhu şad olsun... cenneti mekan... Türkiye'nin atası... Tüm liderlerin en yücesi... O bir vatansever... O bir vatan aşığı... Hatta vatan aşkı için canından bile vazgeçmiş olan... Gazi Mustafa Kemal! kALBİMİZDESİN...
En çok mesaj yazılanlar bölümünde, listenin ilk sırasında yer alması gereken bir isim. Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK. Seni çok seviyorum.
Mustafa Kemal Atatürk en büyük beşiktaş lı :) sporcunun zeki çevik ve akıllılarının beşiktaşta toplanmasınında ana sebebi bu :) şşt kemalist arkadaşlarım beşiktaşlı deilseniz siz kemalist deilsiniz haberiniz olsun :)
12 Haziran 1937 Başvekil İsmet İnönü'ye, Hatırlarsınız, Türk köylüsünün, Türk'ün efendisi olduğunu söylediğim zamanı. Ben o efendinin arzu ve iradesi altında senelerden beri çalışmış olan bir hadimim (hizmetkarım) . Şimdi beni çok heyecana getiren hadise, Türk köylüsüne nacizane de olsa ufak bir vazife yapmış olduğumdur. Milletin yüksek mümessiller heyeti bunu iyi görmüş ve kabul etmişlerse benim için ne unutulmaz bir saadet hatırasını bana vermişlerdir. Bundan dolayı çok yüksek zevkle millet, memleket ve Cumhuriyet Hükümetine yapmaya mecbur olduğum vazifelerden en basiti karşısında gösterilmiş olan teveccühten, takdirden ne kadar mütehassis olduğumu ifadeye muktedir değilim. Ben icap ettiği zaman en büyük hediyem olmak üzere Türk Milletine canımı vereceğim. Kemal Atatürk
Satı Kadın Ankara'da yakici bir yaz günü idi Atatürk beraberinde arkadaslari ve yaverleri oldugu halde Kizilcahamam'a giderken Kazan köyü yakinlarinda durmus ve otomobilinden inmisti. Köyün kadini, genci, yaslisi, ihtiyari köylerin içinden geçen, sosede duran bu yabanci konuklari görünce hep kosustular. Kimi su seyirtti, kimi ayran, bunlardan biri, gügümünden aktardigi soguk ayrani ata'ya uzatti: - Bir soguk ayran içermisiniz,dedi. Bu çorak iklimin kavurdugu yüzünde bronzlasmis Türk kadinin en bariz ifadelerini tasiyan, bir türk anasi idi. Bögrüne sikistirdigi kundagi biraz daha bastirdiktan sonra, sag elindeki ayran bardagini uzatti, bekledi. Ata'si, ayrani kana kana içmis ve biran durakladiktan sonra ona: - Senin kocan kim? Diye sormustu Köylü kadini,yüzü tunçlasmis, elleri nasirli bir Türk anasi Ankara'nin kendine has sivesi ile kocasinin Sakarya harbinde bogazindan yaralanmis bir cengaver oldugunu söyledi. Ata bir soru daha sordu: - Ne zaman dogdun? - 1919'da Atatürk Samsun'a çiktigi zaman dogdum. Ata, bir an düsündü. Yil 1934 idi. Kadinin bu ifadesine göre 15 yasinda olmasi lazim gelirdi. Halbuki karsisindaki kadin 25 yaslarinda görünüyordu tekrar sordu: - Nasil olur - Evet, nasil olurdu.bu sati kadin hiç tereddütsüz, o her zamanki nüktedan haliyle ve memleketin isgal altinda geçirdigi aci yillari ima ederek: - Evet pasam,ondan evvel yasamiyordum ki! Bu espiri ata'yi bir hayli düsündürdü. Ayrılırken yaverine kadının ismini ve adresini not ettirdi.Daha sonra biz satı kadını büyük millet meclisine giren ilk kadın milletvekili olarak görmekteyiz.
Vatan imar istiyor, zenginlik ve refah istiyor, bilim ve ustalık, yüksek uygarlık, hür düşünce ve hür yaşayış istiyor. Bu vatan, çocuklarımız ve torunlarımız için cennet yapılmaya layıktır. Bu memleket tarihte Türk'tü, bugün de Türk'tür ve ebediyen Türk olarak yaşayacaktır.NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE.! ! !
'Efendiler! Bir şeyin zararıyla, bir şeyin imhasıyla yükselen şeyler, bittabi o seyden zarara ugrayanı alçaltır. Hakikaten Avrupa'nin bütün ilerlemesine, yükselmesine ve medenileşmesine karşılık Türkiye tam tersine gerilemis ve düşüş vadisine yuvarlana durmuştur. Artık vaziyeti düzeltmek için mutlaka Avrupa'dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa'nin emellerine göre yapmak, bütün dersleri Avrupa'dan almak gibi bir takım zihniyetler belirdi.
Halbuki hangi Istikbal vardır ki ecnebilerin nasihatleriyle, ecnebilerin planlarıyla yükselebilsin?
m.kemal en ıyıyturk demktır en ıyıy ulusuna sahıp cıkan turk.. bazı ınsanlar ise hakkında herseyı bılemden yorum yaaprlar kesınlıkle katımıyorum suan nefes alabılıosak kesınlıkle ozgursek bunu o turke hakkıkı turke borçluyuz bunu unutmamız adımızı unutmamız gıbı bırsey oldugunu dusunuyorum
Uluslararası Bir davettedir Mustafa Kemal......... bir fransız davet boyunca Atatürke sürekli kin ve nefret içinde bakmaktadır....... Atatürk birini gönderir ve sebebini sordurur..... Fransız......... babasını Çanakkale de kaybettiğini söyler...... Atatürke duyar ve........
Sor bakalım babasının Çanakkalede işi neymiş....? .der....
Anıtkabirde ATAMIZIN şu an bu kadar duyarsız bir halka sahip olduğu için hatta Ey Türk Gençliği dediğim bunca dava arkadaşımın şehit olduğu bu halkmıydı diye kemikleri sızlamazmı,onu kabrinde tek rahatlatacak şey TÜRKİYE CUMHURİYETİNE sahip çıkıp Tehlikeyi fakına varmaktır
1926'dan sonra putlaştırılan kişilik bu üzücüdür.Yaşadığı kısa zamanda büyük işler yapmışdır ama her kul gibi onunda hataları olmuştur.en nihayetinde oda insandır.
Kullanan kişileri eshefle kınıyorum...! !
Paşa sıfatından çıkarıp, paravan olarak görenlere itham olunur...? ? ? ..
15 kasım 1974 tarihli Milliyet gazetesinde Ruşen Eşref ÜNAYDIN ile M. Kemal arasında geçen bir konuşma şöyle yer almaktadır.
'1928 ya da 29 yılı olsa gerekti. Sıcak bir yaz günü Yalova’daki Atatürk Köşküne gitmiştim. Baş başa konuşuyorduk.
- Yaptıklarımız tehlikede! ... Dedi.
- Ben heyecanla sordum. Hangi yaptıklarınız?
- Cumhuriyet dahil, ne yapmışsak! ...
- O anlattı: 'Laikiz dedik, dinle ilişiğimizi devlet olarak kestik. Cumhuriyetiz dedik, rejimimizi tehlikeye düşürmemek için saltanat devrini kötüledik, kazanılmış büyük zaferleri bile birkaç satılrla geçiştirmeye başladık. LATİN HARFLERİNİ aldık, yeni kuşakları binlerce yıllık geçmişinin hazinesinde yoksun bıraktık. Biliyorsun bunları yapmak zorundaydık biz! Batının bir parçası olmak gerekti. Ama ya açılan manevi çukurlar? Bunlar yaptıklarımızı giderek tehlikeye düşürür.'
Oku Mecmuası
Sayı 152 Aralık 1974
Eğer...
Türkiye'de yaşıyorsak...
Esir değilsek...
Sadece kendi kendimize hesap veriyorsak...
bunların hepsini önce ALLAH sonra O'na borçluyuz...
O'nu övmek değil amacımız sadece sevgimizin büyüklüğünden bunu herkesle paylaşmak istiyoruz...
Bu, hepimizin O'na en azından minnet borcumuz...
küçücük de olsa...
şimdilik...
Tabu....
yorumunuzun kalması için methiyeler dizdirmek zorunda olduğunuz kişi.
1881-....
O ASLA ÖLMEDİ...
önemli olan O'nun fikirlerini benimsemek...
ama gün yüzüyle görme şerefine erişebilseydik bi de...
ah ah...
1881-1938
Mustafa Kemal Atatürk, dile dolanmaya sığmayacak kadar yüce ve bir o kadar erdemli biridir.
eğer ki, birileri bunu yapmaya çalışırsa, biz sevenleri onu yalnız bırakmayız...
Atatürk'ü diline dolayıp yükseklerde yer edinmeye çalışanlar, kabak çekirdeği gibi açılıyor vesselam..
Atatürk ' ün Çanakkale ' de bulunduğunu bildikleri halde, hâla Çanakkale hakkında yazı yazmamaları ancak ve ancak takiyye ile tanımlanır..
Eeeee....Kartallar ve yılanlar yükseklerdede bulunur, birisi uçarak asilce, birisi ise sürünerek gelmiştir oralara..
Atatürk'ü kullanarak rant elde etmeye çalışan zerzevatları eshefle kınıyorum..
Atatürk'e hakaret videosu yeniden yayinda...
Mustafa Kemal Atatürk'e yönelik hakaretler içeren video geçtiğimiz hafta yayindan kaldilmişti. YouTube'da yeniden yayına alındı!
TEPKi MESAJI
'Yayinlamakta oldudunuz bu videolar Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk'e ağır hakaret ve küfürler içermektedir. Ayrica Türk milleti ciddi bir şekilde aşağılamaktadir. Bu nedenle sizi kınıyor ve videoların bir an evvel yayından kaldırılmasını istiyoruz.
-ingilizcesi-
'YouTube administrators, The videos you have been still broadcasting contain contemptuous and insulting claims about Mustafa Kemal Ataturk the founder of the Turkish Republic. Also, Turkish nation has been seriously insulted in this still broadcasting video. Because of these reasons, We do condemn you and ask you to stop broadcasting these videos as soon as possible.'
Tepki mesajinizi YouTube yöneticilerinin bu mail adresine iletin...
http://www.youtube.com/contact
Cumhurbaşkanlığı seçimleri......
Atatürk 158 oy alır......ismet inönü....1 oy alır......
o bir oyu kimin verdiği akıllara soru işareti olarak kazınır....
o oyu kim mi vermiştir.......?
Mustafa Kemal Atatürk........
en çok mesaj yazılması gereken en muhterem insan...
ruhu şad olsun...
cenneti mekan...
Türkiye'nin atası...
Tüm liderlerin en yücesi...
O bir vatansever...
O bir vatan aşığı...
Hatta vatan aşkı için canından bile vazgeçmiş olan...
Gazi Mustafa Kemal!
kALBİMİZDESİN...
aklı ve vicdanı olan her insanın, başka hiç bir insana duyamayacağı AŞK...
GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ün ardahan damal dağlarına düşen mucizevi muhteşem silüetini görebilmek için: ' 204/1152509529.jpg '(grafikler bölümünden) yada ' Ataturksilueti.JPG ' adresindende ulaşabilirsiniz.
En çok mesaj yazılanlar bölümünde, listenin ilk sırasında yer alması gereken bir isim. Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK. Seni çok seviyorum.
Mustafa Kemal Atatürk en büyük beşiktaş lı :)
sporcunun zeki çevik ve akıllılarının beşiktaşta toplanmasınında ana sebebi bu :)
şşt kemalist arkadaşlarım beşiktaşlı deilseniz siz kemalist deilsiniz haberiniz olsun :)
İSMET İNÖNÜ'YE MEKTUBU
12 Haziran 1937
Başvekil İsmet İnönü'ye,
Hatırlarsınız, Türk köylüsünün, Türk'ün efendisi olduğunu söylediğim zamanı. Ben o efendinin arzu ve iradesi altında senelerden beri çalışmış olan bir hadimim (hizmetkarım) . Şimdi beni çok heyecana getiren hadise, Türk köylüsüne nacizane de olsa ufak bir vazife yapmış olduğumdur. Milletin yüksek mümessiller heyeti bunu iyi görmüş ve kabul etmişlerse benim için ne unutulmaz bir saadet hatırasını bana vermişlerdir. Bundan dolayı çok yüksek zevkle millet, memleket ve Cumhuriyet Hükümetine yapmaya mecbur olduğum vazifelerden en basiti karşısında gösterilmiş olan teveccühten, takdirden ne kadar mütehassis olduğumu ifadeye muktedir değilim.
Ben icap ettiği zaman en büyük hediyem olmak üzere Türk Milletine canımı vereceğim.
Kemal Atatürk
Satı Kadın
Ankara'da yakici bir yaz günü idi Atatürk beraberinde arkadaslari ve yaverleri oldugu halde Kizilcahamam'a giderken Kazan köyü yakinlarinda durmus ve otomobilinden inmisti. Köyün kadini, genci, yaslisi, ihtiyari köylerin içinden geçen, sosede duran bu yabanci konuklari görünce hep kosustular. Kimi su seyirtti, kimi ayran, bunlardan biri, gügümünden aktardigi soguk ayrani ata'ya uzatti:
- Bir soguk ayran içermisiniz,dedi.
Bu çorak iklimin kavurdugu yüzünde bronzlasmis Türk kadinin en bariz ifadelerini tasiyan, bir türk anasi idi. Bögrüne sikistirdigi kundagi biraz daha bastirdiktan sonra, sag elindeki ayran bardagini uzatti, bekledi. Ata'si, ayrani kana kana içmis ve biran durakladiktan sonra ona:
- Senin kocan kim? Diye sormustu
Köylü kadini,yüzü tunçlasmis, elleri nasirli bir Türk anasi Ankara'nin kendine has sivesi ile kocasinin Sakarya harbinde bogazindan yaralanmis bir cengaver oldugunu söyledi. Ata bir soru daha sordu:
- Ne zaman dogdun?
- 1919'da Atatürk Samsun'a çiktigi zaman dogdum.
Ata, bir an düsündü. Yil 1934 idi. Kadinin bu ifadesine göre 15 yasinda olmasi lazim gelirdi. Halbuki karsisindaki kadin 25 yaslarinda görünüyordu tekrar sordu:
- Nasil olur
- Evet, nasil olurdu.bu sati kadin hiç tereddütsüz, o her zamanki nüktedan haliyle ve memleketin isgal altinda geçirdigi aci yillari ima ederek:
- Evet pasam,ondan evvel yasamiyordum ki!
Bu espiri ata'yi bir hayli düsündürdü. Ayrılırken yaverine kadının ismini ve adresini not ettirdi.Daha sonra biz satı kadını büyük millet meclisine giren ilk kadın milletvekili olarak görmekteyiz.
Vatan imar istiyor, zenginlik ve refah istiyor, bilim ve ustalık, yüksek uygarlık, hür düşünce ve hür yaşayış istiyor.
Bu vatan, çocuklarımız ve torunlarımız için cennet yapılmaya layıktır.
Bu memleket tarihte Türk'tü, bugün de Türk'tür ve ebediyen Türk olarak yaşayacaktır.NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE.! ! !
Ulu Onder...
'Efendiler! Bir şeyin zararıyla, bir şeyin imhasıyla yükselen
şeyler, bittabi o seyden zarara ugrayanı alçaltır. Hakikaten Avrupa'nin bütün ilerlemesine, yükselmesine ve medenileşmesine karşılık Türkiye tam tersine gerilemis ve düşüş vadisine yuvarlana durmuştur. Artık vaziyeti düzeltmek için mutlaka Avrupa'dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa'nin emellerine göre yapmak, bütün dersleri Avrupa'dan almak gibi bir takım zihniyetler belirdi.
Halbuki hangi Istikbal vardır ki ecnebilerin nasihatleriyle, ecnebilerin planlarıyla yükselebilsin?
Tarih, böyle bir hadiseyi kaydetmemiştir! '
Mustafa Kemal ATATÜRK
6 Mart 1922, TBMM
Bizim şansımız...
ATAMIZ senin değerini şimdi daha iyi anlıyoruz
Ne Mutlu Türk'üm diyene!
Güç... Asalet...
m.kemal en ıyıyturk demktır en ıyıy ulusuna sahıp cıkan turk.. bazı ınsanlar ise hakkında herseyı bılemden yorum yaaprlar kesınlıkle katımıyorum suan nefes alabılıosak kesınlıkle ozgursek bunu o turke hakkıkı turke borçluyuz bunu unutmamız adımızı unutmamız gıbı bırsey oldugunu dusunuyorum
Adı bile önünde saygı ile eğilmek için yeterlidir...
Uluslararası Bir davettedir Mustafa Kemal.........
bir fransız davet boyunca Atatürke sürekli kin ve nefret içinde bakmaktadır.......
Atatürk birini gönderir ve sebebini sordurur.....
Fransız......... babasını Çanakkale de kaybettiğini söyler......
Atatürke duyar ve........
Sor bakalım babasının Çanakkalede işi neymiş....? .der....
Anıtkabirde ATAMIZIN şu an bu kadar duyarsız bir halka sahip olduğu için hatta Ey Türk Gençliği dediğim bunca dava arkadaşımın şehit olduğu bu halkmıydı diye kemikleri sızlamazmı,onu kabrinde tek rahatlatacak şey TÜRKİYE CUMHURİYETİNE sahip çıkıp Tehlikeyi fakına varmaktır