Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Lozan Antlaşması sizce ne demek, Lozan Antlaşması size neyi çağrıştırıyor?

Lozan Antlaşması terimi Nesrin Cansever tarafından tarihinde eklendi

  • Adnan Cano
    Adnan Cano

    75) BİZDE

    Susamıştır gönüller kardesliğe sevgiye
    Acıya gözyaşına tahammül yoktur bizde
    Düsmeyiz tuzaklara görerek bile bile
    Yalana desiseye karınlar toktur bizde

    Mevla ki insan etmis hem balçığı çamuru
    Vazgeceli çok oldu terkeyledik gururu
    Yoğrulmuş asırlarca bu birliğin hamuru
    Şaşırmayan hedefi atılan oktur bizde

    Ne lahana ner perhiz çekil sen bir aradan
    Nifak tohumlarını ekersin utanmadan
    Gülümsyor şuheda kurulmuş tahtlarından
    Kardeşliğe adanan kurbanlar çoktur bizde

    Etle tırnak olmuşuz ömürün eşsiz demi
    Kimmiş ayiran bizi yapacağın hile mi
    Lazı Kürdü Çerkezi Türk Abaza Acemi
    Gökkuşağı misali nadide renktir bizde

  • Ramazan Alkış
    Ramazan Alkış

    lozan barış antlaşması 1923 de imzalandı ve 2023 de anlaşma süresi bitiyor.Anlaşmaya göre türkiyedeki yeraltı kaynakları diğer ülkeler tarafından çıkaralacak.Bu da demek oluyor ki 2023 ten sonra türkiye dünyanın en zengin ülkesi konumuna gelecek.Ama amerikalılar boş durmuyor.Farkındaysanız ülke iç savaşa doğru sürükleniyor.Adam gibi yerimizde durup,gaza gelmezsek,kardeş kardeşe yaşamaya devam etsek 2023 de mükemmel bir ülke oluruz.Ama ülkenin iç savaşa sürüklenmesini istemiyorsak öncelikle sandığa gidince iyi şeyler yapabilen birine oy vermeliyiz.! ! !

  • Ahmet Demirci
    Ahmet Demirci

    bu lozan antlaşması ne zaman bitiyor lütfen bilen söylesin
    yani ne zaman kurtuluyoruz bu avrupa dan

  • Oğuzhan Ugan
    Oğuzhan Ugan

    lozan anlaşması Mudanya Ateşkes Antlaşmasının imzalanmasından sonra barış görüşmelerinin başlamasına karar verilmiştir.TBMM Konferansın Türkiye’de yapılmasını istemesine rağmen,İtilaf devletleri görüşmelerin tarafsız bir ülkede yapılması gerektiğini belirtmişlerdir.Sonuç olarak da İsviçre’nin Lozan şehri konferans için uygun görülmüştür.TBMM bu konferansa çok önem vermekteydi. Çünkü hem I.Dünya Savaşının hem de Kurtuluş Savaşının sonuçlandırılacağı çok yönlü bir antlaşma imzalanacaktı.Bu antlaşma aynı zamanda yeni bir devletin dünya devletleri arasında saygınlığını kabul ettireceği bir belge özelliğini de taşımaktaydı.
    Lozan görüşmelerine hazırlıklar yapılırken saltanatın kaldırılması konusu gündeme gelmiş ve TBMM’de büyük tartışmalara neden olmasına rağmen 1 kasım 1922’de saltanat kaldırılmıştır.Böylece TBMM heyeti Türkiye’nin tek temsilcisi olarak konferansa katılmıştır.Fakat TBMM heyetinin başkanı konusunda da geçici bir sorun yaşanmıştır.Mecliste bir çok tecrübeli siyasetçi olmasına rağmen,bir çoğu yıllarca padişah için çalışmış olmaları nedeniyle Mustafa Kemal Paşa tarafından heyet başkanı yapılmak istenmemişlerdir.İsmet Paşa bu konuda çok tecrübeli olmamasına rağmen Mudanya Ateşkes Antlaşmasında başarılı olmuş ve TBMM’ye sadakatini kanıtlamıştı.Bu nedenle Mustafa kemal Paşanın da onayıyla İsmet Paşa Lozan’a gidecek olan TBMM Heyetinin başkanlığına getirilmiştir.
    TBMM Heyetinin Lozan’daki Amaçları:
    • Misak-ı Milli’yi gerçekleştirmek
    • Türk topraklarında bir Ermenistan kurulmasını önlemek
    • Kapitülasyonları kaldırmak
    • İtilaf Devletleriyle TBMM arasında olan sorunları çözmek
    • Yeni Türk Devletinin tanınmasını sağlamak
    Konferansa Katılan Devletler:
    Konferansı toplayan devletler İngiltere Fransa İtalya ve Japonya idi.Bu nedenle TBMM’yi konferansa bu devletler davet etmişlerdi.İngiltere Fransa ve İtalya Sevr antlaşmasını onaylatarak Ortadoğu’da toprak sahibi olmak istiyorlardı.Japonya ise bu devletleri destekleyerek ekonomik kazanç sağlamayı Boğazlar konusunda ve dünya siyasetinde daha etkili olmayı hedeflemiştir.
    Lozan görüşmelerin tamamına katılan diğer devletler de Yunanistan Yugoslavya ve Romanya’dır.
    ABD I.Dünya Savaşında İtilaf devletlerinin yanında savaşa girmiş olmasına rağmen Lozan barış Antlaşması görüşmelerinde “gözlemci” sıfatıyla bulunmuştur.
    Sovyet Rusya ve Bulgaristan ise sadece Boğazlar konusu görüşülürken konferansa çağırılmışlardır.
    Görüşmelerin Kesintiye Uğraması ve Tekrar Başlaması
    Lozan Barış görüşmeleri 20 Kasım 1922’de başlamıştır.Bu görüşmelerde TBMM,kapitülasyonlar İstanbul’un boşaltılması Musul ve Ermeni Devleti konularında hiçbir ödüne yanaşmamıştır.Çok sert ve gergin bir ortamda geçen bu görüşmeler her iki tarafında ödün vermemesi nedeniyle 4 Şubat 1923’te kesilmiştir.Türk heyeti bu görüşmelerde Ermeni Devleti ve kapitülasyonlar konularında kesinlikle ödün vermemiştir.
    Lozan Barış görüşmelerinin kesilmesi yeniden savaş yapma ihtimalini ortaya çıkarmıştır.Fakat arabulucuların karşılıklı ikna etme çalışmaları sonucunda heyetler Lozan’da 23 Nisan 1922’de yeniden görüşmelere başlanmıştır.
    İlk tur görüşmeler kesintiye uğradığı sırada ilk TBMM yasal süresini doldurmak üzereydi.Üstelik Saltanatın kaldırılması nedeniyle iyice yıpranmıştı.Bu nedenle ikinci tur barış görüşmeleri henüz başlamadan 1 Nisan 1923’te TBMM yeni seçimler yapılması için tatil edilmiştir.Bu sırada ikinci tur barış görüşmeleri başlamış bu görüşmelerde de TBMM2yi İsmet Paşa başkanlığında bir heyet temsil etmiştir.
    23 Nisan 1923’te başlayan bu görüşmeler 24 Temmuz 1923’te antlaşma imzalanarak son bulmuştur.
    işte böyle sorunuz olursa sorabilirsiniz.

  • Erdem Ülkün
    Erdem Ülkün

    İtilaf devletleri Milli Mücadele hareketiyle uzlaşman için başlıca üç koşul ileri sürüyorlardı:
    1.Anadolu’da Bolşevikliğe izin vermemek,sol muhalefeti,reel ve potansiyel anti-kapitalist,anti-emperyalist odakları tasfiye etmek
    2.İslamcılık yapmamak,zira İstanbul’daki Halife Sultan tüm İslam aleminin halifesiydi ve İngiliz ve Fransız sömürgelerinde geniş bir Müslüman halk yaşıyordu.
    3.Emperyalist güçlerin ekonomik çıkarlarına zarar vermemek.Milli hareketi yönetenler bu üç konuda hiçbir sorun çıkarmamaktan yanaydılar ve çıkarmadılar.

  • Erdem Ülkün
    Erdem Ülkün

    Lozan Antlaşması 39.madde

    Herhangi bir Türkiye uyruklu vatandaşın,ticari ilişkilerde din, basın her çeşit yayın,Açıkhava toplantılarında dilediği dili kullanmasının önüne hiçbir kısıtlanma konulamayacaktır.

  • Erdem Ülkün
    Erdem Ülkün

    Lozan'dan sonra, farklı dil ve inançlara sahip olanların hakları konusundaki 38.-39. maddeler ihlal edilmiştir. Ve günümüzdeki bazı sıkıntıların da nedeni olmuştur.

  • Selçuk Akçaören
    Selçuk Akçaören

    Türk ün son 200 yıldaki imzaladığı en şerefli antlaşmadır...
    Batı Trakya- 12 Ada- Kıbrıs-nahçivan-Halep ve Musul-Kerkük dışında Misak-ı Milli korundu...Onlarda bizim savaş yanlısı olmadığımızı göstermemiz için ısrar edilmedi...Ayrıca lozan antlaşmalarında içeride ve dışarıda pek çok da ihanete uğradık en önemlisi de İsmet Paşa nın Musul kararı çıkmadan önce ordu hazırlanacak kadar önemli olan bir olayda ihanet eder gibi Cemiyet-i Akvam ın aleyhimize olan Musul kararını imzalaması...

  • İrfan Topçu
    İrfan Topçu

    lozan antlaşmasını değerlendirmek için,sevr antlaşmasını bilmek lazım.ilgililere tavsiye ederim.

  • Yabancı Gözüyle Lozan ve Neticesi

    1922-1923 yılları arasında Sovyetler Birliği'nin Türkiye büyükelçisi olarak Ankara'da bulunan S. İ. Aralov'un, Lozan Konferansı' nın sonuçları ile alakalı olarak yazmış olduğu hatıratında:

    '... İngiltere Dışişleri Bakanı Lord Curzon, eskiden Türkiye'nin olan Musul'u ve daha başka yerleri Türkiye'den koparmayı, Yunanlıların yakıp yıktığı şehir, kasaba ve köyler için Yunanlılara tamirat parası verdirmemeyi ve Boğazlar meselesinde İngiliz planını gerçekleştirmeyi başardı.

    Türkiye'nin Musul'u bırakması ve tamirat parasından vazgeçmesi karşılığı olarak kendisine küçücük Karaağaç bölgesinin verilmesiyle yetindi Bundan başka batılı devletler, Türkiye'yi, Osmanlı Devleti'nin batılı kapitalistlere olan borçlarının, Osmanlı Devleti'nden ayrılan ülkeler arasında bölünüşünden sonra, payına düşen bölümünü 20 yıl içinde ödemeye ikna ettiler' diye yazdığını..

  • Berk Tüter
    Berk Tüter

    Burnumuzun dibindeki kıyılarımıza 800 metre olan İstanköy Adasından hiç bahsedilmemesine rağmen Tuna Nehrinin içindeki ufacık bir adanın 15 gün talep edildiği müzakerelerin neticesinde hasıl olan antlaşmadır.
    Nasıl bir antlaşma olduğuna siz karar verin.

  • Ayca Şen
    Ayca Şen

    Önce kazançlarımız.

    1. Türkiye Cumhuriyeti devletinin varlığı dünyada tim uluslar tarafından tanındı. ABD hariç.
    2. Misakı Milli ile belirlenen sınırlara birkaç yer dışında ulaştık.
    3. İşgal altında bulunan İstanbul ve Doğu Trakya savaşsız alındı.
    4. Kapitülasyonlar kaldırıldı. Bunun önemini vurgulamak için ATO'nun kapitülasyonlarla ilgili kitabı okunmalıdır. Yine inanmayan Gümrük Birliğini inceleyebilir.
    5. Düyun-u Umumiye ortadan kaldırıldı. Böylece halkın kanını emen asalak bir yapıdan kurtulduk.
    6. Osmanlı borçları eski toprakları dikkate alınarak paylaştırıldı. Biz düşen payı 100 yıl içinde ödememiz ön görüldü. Faiz işlemedi. Şimdi isteyen IMF borçlarını ödemiyorum, faiz de işletmiyorum desin bakalım.
    7. Gümrük vergilerini Türkiye Cumhuriyetinin belirlemesi kabul edildi. Bilindiği gibi Osmanlı zamanında ve şimdi gümrük vergilerini Avrupa belirliyor.
    8. Bütün yabancı imtiyazlar iptal edildi. Devlet yabancı şirketlerin ve devletlerin zulmünden kurtarıldı.
    9. Yaklaşık 10 yıl süren savaş durumu ortadan kalktı. Yorgun ve yaralı askerler ailelerine kavuştu, harap ülkeyi onarma fırsatı doğdu.

    Şimdi kayıplarımız.

    1. Yunanistan'dan istediğimiz savaş tazminatını alamadık.
    2. Doğu Trakya'da bir kasaba Yunanistan'a bırakıldı.
    3. Osmanlı borçlarının payımıza düşenini ödeme kararı alındı.


    Anlaşma ile askıda kalan sorunlar.

    1. Musul
    2. Boğazlar
    3. Hatay

    Bunlardan Musul için şiddetli tartışmalar oldu. Sonuçta Cemiyeti Akvama havale edildi. Buradan İngiliz yanlısı bir karar çıktı. İngiltere ile savaş bulutları oluşurken arka arkaya çıkan kürt isyanları sonucu Musul'u kaybettik. Genç cumhuriyet 2 cephede savaşacak güçte değildi.

    Boğazlar silahsızlandırıldı, serbest geçiş hakkı tanındı. 1936 anlaşması ile burada asker bulundurma hakkını elde ettik.

    Hatay, Atatürk ölmeden önce anavatana katıldı.

  • Hayat Suyu
    Hayat Suyu

    Kürt halkının tarihten silinme projelerinden.
    Artık önemini yitirdi.