Kültür Sanat Edebiyat Şiir

kuran-ı kerim sizce ne demek, kuran-ı kerim size neyi çağrıştırıyor?

kuran-ı kerim terimi Sumir Serce tarafından tarihinde eklendi

  • Caner Kol
    Caner Kol

    Yüce ALLAH'ın biz insanlara göndermiş olduğu en son ve en yüce kitaptır.

  • Gülsüm Kurtul
    Gülsüm Kurtul

    şimdi nedir bölümünün gerçek işlevini yerine getireyim :)

    Kuranı Kerim:

    zaman zaman türkçe mailini okuduğum bazen kalben katıldığım bazende katılmadığım yazıları olan dünya üzerinde çok sayıda inananı olan ve kutsal sayılan kitap.

  • The Alchemist
    The Alchemist

    ilk önce şunu söylemem gerek ki sorudan farklı muhabbetler var burada sorulan soru farklı verilen cevap farklı.bu tarz dünya görüşü tartışması yapmayalım.insanlar kendi düşüncesinde serbest olmalı ve başkalarınınkine de saygılı.

    soruya gelince: KUR' AN insanları hayatını en güzel bir şekilde yaşaması için Allah-ü Teala tatrafından gönderilmiş bir yol gösterici bir yüce rehberdir.

  • İlayza
    İlayza

    kuranı kerim =boş
    kuranı kerim = şeriat

  • Cem Nizamoglu
    Cem Nizamoglu

    Bir

    yağmurda damla olayım,
    gözlerden akan yaş…
    sevgime sevgi ekleyim de
    bir harfin olayım.

    ateşte kıvılcım olayım,
    yaradan akan kan…
    çoşkuma çoşku katayım da,
    bir harfine köle olayım.

    rüzgardan, toprağa düşen tohum olayım,
    alınlardan akan ter…
    ne olursam olayım,
    bir harfine layık olayım.

    nizam,2003

  • Kagan
    Kagan

    'Herşey'in tam karşılığıdır. İnsanları yaratanın onlar için gönderdiği bir rehberdir.Ve en önemlisi........................................................................................................................HUZURDUR!

  • Emin Köy
    Emin Köy

    Bana göre Kuran herşeydir bir kılavuzdur beni daha iyi bir yaşama hazırlayan bir yoldaştır insanın kullanma kılavuzudur da diyebiliriz.İslam bir yaşam felsefesidir Kuran'da bunu öğretildiği tek kaynaktır.İnsanın bilinmeyenle olan tek bağıdır.İnsana doğru yaşamasını öğreten bir yoldur.Elbette bu maddeler halinde yazılmış değildir, Kuran'ın bir mantığı vardır ve bu mantıktır insana herşeyi öğreten.Zaten bu mantığı kavradığınız zaman gerçekten müslüman olabilirsiniz yoksa namaz kılmakla oruç tutmakla ya daKuran okumakla kimse iyi müslüman olduğunu zannetmesin.İyi müslüman ancak iyi bir insan olabilmeyi başarıp daha sonra bunu ibadetle ve dinle bağdaştırabilirse gerçek islamiyetin kapısını acabilir yoksa kapıda beklerde kendini kapının iç tarafında zanneder.
    Şimdi bu kadar anlattıktan sonra şunlarıda belirtmekte fayda görüyorum ve bunu hiç kimseyi kınamak yada yargılamak için söylemiyorum sadece burada ve başka herhangi bir yerde Kuran'ı ve başka herhangi bir inanışı ya da fikri eleştirenlere ve küstahca saldıranlara bir iki kelime söylemek istiyorum.
    Hiç kimse bir başka insanın kutsallık değeri verdiği bir olguyu tartışmamalı ben bir ataistin düşüncesine ne kadar saygı duyuyorsam ya da bir hıristiyanın, karşımdaki insanda aynı saygıyı benim değerlerime göstermek zorundadır. Bilmeden istemeden insanların kutsallarına karşı bir saygısızlık yapabilirsiniz ve bu insanları kızdırp yaralayabilir, buna inanmıyor olabilirsiniz veya karşıda olabilirsiniz ama yaptığınız eleştirlerin sınırını bilmek zorundasınız.Bu tür değerlerde insanlar her zaman söz hakkı isterler onun için bu tür bir değerlendirme çok çabuk bir tartışmaya dönüşebilir.
    Ben Allah'a ve Kuran'da yazan her şeye inanıyorum siz ister buna dogmatik deyin isterseniz uydurma deyin isterseniz Allah'ı inkar edin beni alakadar etmez beni alakadar eden tek şey bana ve inançlarıma göstermeniz gereken saygıdır ve inancınız ne yönde olursa olsun bana ve inançlarıma saygı gösterilmelidir. Saygılarımla

  • Cem Nizamoglu
    Cem Nizamoglu

    'Ey Allah(c.c.) elçisi! İslam hakkında bana öyle bir söz söyle ki senden başkasına bu konuda birşey sormaya ihtiyacım olmasın.
    Hz. Peygamber: ”AMENTÜ Bİ’LLAHİ” de, ondan sonra dosdoğru ol.'

    TANIM: Hadis-i Şerif, KAYNAK: Müslim

    “AMENTÜ Bİ'LLAHİ” diyerek kulluğunu ikrar eder. “Amentü Bi‘llahi” demek inandım demektir. “Amentü Bi’llahi ve Meleketühü....” diyerek okuduğumuz duada da özetle Allah’ın Melekleri’ne, Kitapları’na, Peygamberleri’ne, Ahiret Günü’ne, Hayr ve Şerr’in Allah’tan geldiğine inandım denildiği gibi.

    Hadis’te “Amentü Billahi de, ondan sonra dosdoğru ol” deniliyor. Yani kulluğunu ikrar et ve dosdoğru ol. Kuran-ı Kerim’de 33. Ayet-i Kerime’de “Dosdoğru ol” yani Sırat-ı Müstakim tabiri geçiyor.

    Al-i İmran Suresi 51. Ayet-i Kerime’de “Allah benim de Rabbim’dir, sizin de Rabbiniz’dir, o halde O’na kulluk edin. İşte bu dosdoğru bir yoldur.” denilmektedir.

    O halde kulluğunu ikrardan sonra insanoğlunun yapacağı tek şey; Kuran-ı Kerim üzerine amel etmektir ki kendini doğru yolda kabul edebilsin.

  • Soner Ünal
    Soner Ünal

    İnsanlığı zamandan ve mekandan bağımsız olrak kuşatatn İlah-i Kelimetullah

  • Yılmaz Ahmet
    Yılmaz Ahmet

    kainat kitabı

  • Abdulkadir Kahraman
    Abdulkadir Kahraman

    Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla.>

    1. Gökyüzüne ve târıka (sabah yıldızına) yemin ederim.

    2. Târıkın ne olduğunu nereden bileceksin?

    3. (O, karanlığı) delen yıldızdır.

    4. Hiç kimse yoktur ki üzerinde bir koruyucu, bir denetleyici bulunmasın.

    5. İnsan neden yaratıldığına bir baksın!

    6. Atılan bir sudan yaratıldı.

    7. (O su) sırt ile göğüs kafesi arasından çıkar.

    8. İşte Allah (başlangıçta bu şekilde yarattığı) insanı tekrar yaratmaya da kadirdir.

    9. Gizlenenlerin ortaya döküldüğü gün

    10. O gün insan için ne bir güç ne de bir yardımcı vardır.

    11. Dönüş sahibi olan (yağmur yağdıran) göğe, yemin ederim ki,

    12.(Nebat ile) yarılan yere,

    13. Şüphesiz Kur'an, (hak ile bâtılı) ayıran bir sözdür.

    14. O, asla bir şaka değildir.

    15. Onlar bir tuzak kurarlar,

    16. Ben de bir tuzak kurarım.

    17. Onun için Kâfirlere mühlet ver, onları biraz kendi hallerine bırak (pek yakında desteğimiz sana gelecek) .

  • Abdulkadir Kahraman
    Abdulkadir Kahraman

    Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla.

    1. Tâ. Sîn. Bunlar Kur'an'ın, (gerçekleri) açıklayan Kitab'ın âyetleridir.

    2.İman eden müminler için bir hidayet rehberi ve bir müjdedir.

    3. Onlar ki, namazı kılarlar, zekâtı verirler ve ahirete de kesin olarak inanırlar.

    4. Şüphesiz biz, ahirete inanmayanların işlerini kendilerine süslü gösterdik; o yüzden bocalar dururlar.

    5. İşte bunlar, azabı en ağır olanlardır; ahirette en çok ziyana uğrayacaklar da onlardır.

    6. (Resûlüm!) Şüphesiz ki bu Kur'an, hikmet sahibi ve her şeyi bilen Allah tarafından sana verilmektedir.

  • Abdulkadir Kahraman
    Abdulkadir Kahraman

    39. Senin yeryüzünü kupkuru görmen de Allah'ın âyetlerindendir. Biz onun üzerine suyu indirdiğimiz zaman, harekete geçip kabarır. Ona can veren, elbette ölüleri de diriltir. O, her şeye kadirdir.

    40. Åyetlerimiz hakkında doğruluktan ayrılıp eğriliğe sapanlar bize gizli kalmaz. O halde, ateşin içine atılan mı daha iyidir, yoksa kıyamet günü güvenle gelen mi? Dilediğinizi yapın! Kuşkusuz O, yaptıklarınızı görmektedir.

    41. Kendilerine Kitap geldiğinde onu inkâr edenler (şüphesiz bunun sonucuna katlanacaklardır) . Halbuki o, eşsiz bir kitaptır.

    42. Ona önünden de ardından da bâtıl gelemez. O, hikmet sahibi, çok övülen Allah'tan indirilmiştir.

    43. (Resûlüm!) Sana söylenen, senden önceki peygamberlere söylenmiş olandan başka bir şey değildir. Elbette ki senin Rabbin, hem mağfiret sahibi hem de acı bir azap sahibidir.

  • Abdulkadir Kahraman
    Abdulkadir Kahraman

    Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla.

    1. Hâ. Mîm.

    2. (Kur'an) rahmân ve rahîm olan Allah katından indirilmiştir.

    3. (Bu,) bilen bir kavim için, âyetleri Arapça okunarak açıklanmış bir kitaptır.

    4. Bu kitap müjdeleyici ve uyarıcıdır. Fakat onların çoğu yüz çevirdi. Artık dinlemezler.

    5. Ve dediler ki: Bizi çağırdığın şeye karşı kalplerimiz kapalıdır. Kulaklarımızda da bir ağırlık vardır. Bizimle senin aranda bir perde bulunmaktadır. Onun için sen (istediğini) yap, biz de yapmaktayız!

    6. De ki: Ben de ancak sizin gibi bir insanım. Bana ilâhınızın bir tek İlâh olduğu vahy olunuyor. Artık O'na yönelin, O'ndan mağfiret dileyin. Ortak koşanların vay haline!

  • Abdulkadir Kahraman
    Abdulkadir Kahraman

    6. Üstelik (ona) 'yalandır' derler; fakat alay edip durdukları şeylerin haberleri yakında onlara gelecektir.

  • Abdulkadir Kahraman
    Abdulkadir Kahraman

    Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla.

    1. Âlemlere uyarıcı olsun diye kulu Muhammed'e Furkan'ı indiren, Allah, yüceler yücesidir.

    2. Göklerin ve yerin mülkü O'nundur.O bir çocuk edinmemiştir, mülkünde ortağı yoktur.Her şeyi yaratmış, ona ölçü, biçim ve düzen vermiştir.

    3. (Kâfirler) O'nu (Allah'ı) bırakıp, hiçbir şey yaratamayan, bilakis kendileri yaratılmış olan, kendilerine bile ne zarar ne de fayda verebilen, öldürmeye, hayat vermeye ve ölüleri yeniden diriltip kabirden çıkarmaya güçleri yetmeyen tanrılar edindiler.

    4. İnkâr edenler: Bu (Kur'an) , olsa olsa onun (Muhammed'in) uydurduğu biryalandır. Başka bir zümre de bu hususta kendisine yardım etmiştir, dediler. Böylece onlar hiç şüphesiz haksızlığa ve iftiraya başvurmuşlardır.

    5. Yine onlar dediler ki: (Bu âyetler) , onun, başkasına yazdırıp da kendisine sabah-akşam okunmakta olan, öncekilere ait masallardır.

    6. (Resûlüm!) De ki: Onu göklerde ve yerdeki gizlilikleri bilen Allah indirdi. Şüphesiz O, çok bağışlayıcıdır, engin merhamet sahibidir.

  • Abdulkadir Kahraman
    Abdulkadir Kahraman

    Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla.


    105. Biz Kur'an'ı hak olarak indirdik; o da hakkı getirdi. Seni de ancak müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.

    106. Biz onu, Kur'an olarak, insanlara dura dura okuyasın diye (âyet âyet, sûre sûre) ayırdık; ve onu peyderpey indirdik.

    107. De ki: Siz ona ister inanın, ister inanmayın; şu bir gerçek ki, bundan önce kendilerine ilim verilen kimselere o (Kur'an) okununca, derhal yüz üstü secdeye kapanırlar.

    108. Ve derlerdi ki: Rabbimizi tesbih ederiz. Rabbimizin vâdi mutlaka yerine getirilir.

    109. Ağlayarak yüz üstü yere kapanırlar. (Kur'an okumak) onların saygısını artırır

  • Abdulkadir Kahraman
    Abdulkadir Kahraman

    Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla.

    9. Şüphesiz ki bu Kur'an en doğru yola iletir; iyi davranışlarda bulunan müminlere, kendileri için büyük bir mükâfat olduğunu müjdeler.

  • Abdulkadir Kahraman
    Abdulkadir Kahraman

    Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla.

    9. Sonra onlara (verdiğimiz) sözü yerine getirdik; böylece, hem onları hem de dilediğimiz (başka) kimseleri kurtuluşa erdirdik; müsrifleri de helâk ettik.

    10. Andolsun, size içinde sizin için öğüt bulunan bir kitap indirdik. Hâla akıllanmaz mısınız?

    11. Zalim olan nice beldeyi kırıp geçirdik; arkasından da nice başka topluluklar vücuda getirdik.

    12. Azabımızı hissettiklerinde bir de bakarsın ki oralardan (azap bölgesinden) kaçıyorlar!

    13. 'Kaçmayın! İçinde bulunduğunuz refaha ve yurtlarınıza dönün! Çünkü size sorular

  • Abdulkadir Kahraman
    Abdulkadir Kahraman

    Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla.

    1. İnsanların hesaba çekilecekleri (gün) yaklaştı. Hal böyle iken onlar, gaflet içinde yüz çevirdiler.

    2. Rablerinden kendilerine ne zaman yeni bir ihtar gelse, onlar bunu, hep alaya alarak dinlerler.

  • Abdulkadir Kahraman
    Abdulkadir Kahraman

    24/34. Andolsun ki biz size (gerekeni) açık açık bildiren âyetler, sizden önce yaşayıp gitmiş olanlardan örnekler ve takvâya ulaşmış kimseler için öğütler indirdik.

  • Abdulkadir Kahraman
    Abdulkadir Kahraman

    Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla.

    1. (Bu) Bizim inzâl ettiğimiz ve (hükümlerini üzerinize) farz kıldığımız bir sûredir. Belki düşünüp öğüt alırsınız diye onda açık seçik âyetler indirdik.24/1

  • Abdulkadir Kahraman
    Abdulkadir Kahraman

    Keske anlayabilseydim.... keske anlayabilseydik....

  • Yusuf Akşit
    Yusuf Akşit

    Bana göre SEX SEVİŞMEK VE CİNSEL ORGAN gibi yorum yapma alanlarının arasında olmaması gereken ve bu gibi alanlardan daha ciddi bir alanda size neyi çağrıştırıyor sorusunun konusu olması gereken demek.

  • Oğuzhan Keskin
    Oğuzhan Keskin

    İslamın ne olduğunu öğrenmek istiyorsan:

    1-Kur'an-ı Kerim -Allah(O Yücedir) -
    2-Mesnevi -Mevlana Celaleddin Rumi-

    ayrıca her hangi bir kaynaktan bkz: Hz. Muhammed, Hz. Ali, Hz. Ebubekir, Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz.Hamza, Hz. Yakub, Hz.Mevlana, Hacı Bektaş-ı Veli, Yunus Emre, Saltuk Emre, Emeviler, Abbasiler, Hicaz, Memlükler, Selçuklular, Osmanlılar, Alevilik, Sunnilik v.s v.s.

  • Tarık Oz
    Tarık Oz

    merhaba yanlızca şu nu söyleyecegim yaşasın kafirler icin cehenem

  • Rr
    Rr

    vaktiyle veremli hastalar üzerinde bir araştırma yapılmış.elde edilen sonuçlara göre veremli hastaların büyük bir yüzdesinin dünyadaki sağlıklı insanların verem olmasını istiyormuş.burdan hareketle çok rahat söyleyebilirizki ebeveyden yoksun öksüz ve yetim bazı şahıslarında aynı psikoloji ile insanlığın ebeveyden yoksun olmasını temenni ederler..nitekim bu şahıslardan bazıları bu temennilerinde o kadar ileri giderlerki ebveyn ve çocuk ilişkilerinde yanlış algılamalara biraz ileri gidersek iftiralara neden olurlar.biz yinede ılmlı olarak cehaletten yanıldıkları zannına kapılalım.

    deniliyorki, annenin birinin bir çocuğu oluyormuş.bu anne çocuğuna hayatla ilgili dersler veririken çocuğuna sen en üstlerisin diyormuş.bu annenin sonra bir çocuğu daha oluyormuş bu çocuğunada mektup yazma ihtiyacı duyuyormuş.bu annenin aynı mektubu ikinci çocuğa vermeyişi garip bulunuyormuş.sonra bir çocuk daha bir mektup daha tabi bu mektup bir öncekinden farklı ve sözde (haşa) ağabeyin eşek olduğu falan denilerek yeni kardeşe yeni bi rmektup ve enson çocuğada son bir mektup yazılarak insanlar düşünmeye davet ediliyor.bu arada bu annenin niyetide soruluyor.kardeşleri birbirine düşürmek mi istiyor.
    açıkçası ben bu satırları ilk okuduğum akşam biraz düşündüm.ve o anda aklıma ilk gelen ayetlerden bir kaçını son mektuptan yazarak paylaştım.lakin kendimi bu mektup mevzuna o kadar kaptırdım ki bu satırları yazmaktan kendimi alıkoyamadım.
    bizde sayın bayanın teşbihinden yola çıkarak nacizane kendi düşüncelerimizi ilgilenenlerle paylaşalım.
    öncelikle bilmekte fayda var ki bu mektupolardan sadece sonuncusuna bugün insanlık ulaşmıştır.diğer mektupların orjinalleri mevcut değildir.haliyle diğer kardeşlere ne yazdığı konusunda bilgilerimizi son mektuptan edinmekteyiz.(bu bir son mektup bilgisidir)
    ve bu son mektup baştan sona kadar incelendiğinde hiç bir satırınd abir önceki kardeşe eşek! (haşa) olarak hitap edilmemiş, böyle bir tanımlama yapılamamıştır..bu bir iftiradır.hatta son mektubun bir çok ayetinde diğer kardeşlerin adları anılarak onların has kullar olduğu kendilerinin iyilkle anılması gerektiği buyrulmaktadır.(bknz.son mektup) hatta son kardeşe onların hayat bilgileri, mücadele yöntemlerinden örnekler sunulmuş, kendisinin bunlardan faydalanması sağlanılmış, bir çok kerede teselli edilmiştir.
    yine iddia edildiğine göre bu mektupların içerikleri özde faklılık arz etmemektedir.(bu da son mektup bilgisidir.bknz.son mektup) bütün kardeşlere mektup yazılan yada yazılmayan; insanlığı Allah'ın birliğine çağırmaya, ondan başka ilahlar edinilmemesine, ibadetin O'na has kılınarak yapılmasına davet etmesi istenmiş, tüm kardeşlere nebilik vazifesi verilmiştir.(nebi, anlam olarak bknz.son mektup) burdan anlaaşılacağı üzre mektuplar kardeşler için değil kardeşlerin insanlığı yine son mektup bilgisiyle doğru yola davet etmesi için yazılmıştır.
    ve yine iddia edildiği gibi kardeşler birbirlerine üst olsun diye yaratılmamış, kendi zaman ve şartlarında ve coğrafi konumlarına göre vazifeyi en iyi şekilde ve en güzeli ile ifa etmeleri için mektupla veya kardeşle desteklenmiştir.
    ve son mektup verilerine bakarsak kardeşlerin zaman ve şartlarının bir birine benzerlik ve farklılık gösterdiğini çok net bi şekilde görebiliriz.(tabii görmek isteyenler) bu da bize tüm kardeşlere mektup (benzerlik gösterdiğinden) yazılmamasının nedenini açıklamaktadır.keza mektup yazılan kardeşleride.
    ve gelelim son düşündürücü soruya.bu da bu kardeşlerden birinin son olmasıymış.bu çok düşündürücü ya!
    bende tüm akıl sahiplerini şunu düşünmeye davet ediyorum.bu kardeşlerin bir başı olduğuna(ilk kardeş) göre bu kardeşlerin bir sonunun olması ne ile çelişmektedir? bu son kardeşe yazılan mektubunda son mektup olmasından daha doğal ne olabilir?

    (resülüm) şayet dileseydik, elbet her ülkeye bir uyarıcı(peygamber) gönderiridik.(furkan51)
    fakat evrensel uyarıcılık görevini sana verdik.(furkan,52)

    şimdi siz bu sözemi(Kur'an) şaşıyorsunuz.(necm 59)
    gülüyorsunuz da ağlamıyorsunuz.(necm60)

    O(Kur'an) herkes için, sizden doğru yola gitmek isteyenler için bir öğüttür.

    ey insan! seni yaratıp seni düzgün ve dengeli kılan, seni istediği bir şekilde birleştiren, ihsanı bol rabbine karşı seni aldatan nedir.(el-infitar6,7,8)
    kahrolası insan! ne inkarcıdır.(abese,17)

    ne varki insanlar kendi aralarındaki işlerini parça parça böldüler.her grup kendilerinde bulunan (fikir ve davranış) ile sevinip böbürlenmektedir.(mü'minün,53)
    gerçek şu ki insan kendini yeterli görerek azar.kuşkusuz dönüş rabbinedir.(a'lak,6,7,8,)

    insan hiç kimsenin kendisine güç yetiremiyeceğinimi sanıyor.(el-beled,5)
    biz yakın bir azap ile sizi uyardık.o gün kişi önceden yaptıklarına bakacak ve inkarcı kişi 'keşke toprak olsaydım édiyecek.(nebe,39)
    azabı gördüklerinde zalimlerin 'dönecek bir yol var mı'dediklerini görürsün.(şura,44)

    o gün vay haline yalancıların.(el-muteffifin10)

    işte o kesin olarak gelecek gündür.o halde dileyen rabbine bir yol tutsun.(nebe,39)

    son mektuptan...

  • Gül Kaçaker
    Gül Kaçaker

    Kuran-ı Kerim, hayatın ta kendisidir...

  • Boran
    Boran

    KURANDA YAHUDİLERE DAİR YAPILAN BENZETME veya Mektubu Nasıl Okumalıyız?

    'Tevratın yükü ile onurlandırılmış iken bu yükü taşıyamamış olanların durumu, sırtına kitaplar yükelnmiş ama onlardan habersiz bulunan merkebin durumuna benzer. Allah'ın mesajını yalanlamaya şartlanmış olanların durumu ne acıdır, çünkü Allah rehberliğini böyle zalim bir halka ihsan etmez! ' Cuma/5

    Yahudilere Allah'ın birliği ve benzersizliği mesjını bütün dünyaya ulaştırma görevi emanet edilmişti. Ama onlar Hz.İbrahim, İshak ve Yakup soyundan gelmiş olmaları sebebiyle kendilerini 'Allah'ın seçilmiş toplumu' olarak gördüklerinden ve dolayısıyla, ilahi mesajın başka bir toplum için değil yalnız kendileri için geldiğine inandıklarından bu görevi yerine getirmediler. Bundan dolayı peygamberliğin İsrailoğullarına mensup olmayan herhangi bir kimseye verilmiş olması ihtimalini inkar ettiler. Böylece Hz.Muhammed'in peygamberliğini, bizzat Tevratta bile onun gelişi ile ilgili açık bir haber bulunmasına rağmen, reddettiler. Onlar Hz. Musa'ya indirilen ilahi kelamın tmel anlamını böylece çarpıtmak suretiyle, bizzat kendileri ondan gerçek manevi bir fayda elde etmeyi ve onun öğretilerine uygun şekilde yaşamayı sağlıyamadılar.Bkz.Muahmmed Esed, Kuran Mesajı meal-tefsir, İşaret yay.Ank.,1999, s.1147-1148.

    Yahudilerin Tevratta yer alan gerçeklere karşı bu olumsuz tavrı böyle bir benzetmeyle dile getirilirken asıl muhatabın müslümanlar olduğu ve onların böyle bir yanlışa aynı şekilde düşmemeleri gerektiği vurgulanmaktadır. Bu bağlamda, yerilen belirli bir ırk yada inanış şekli olmayıp onların davranış şekilleridir. Dolayısıyla bu davranış şeklini benimseyen müslüman da bu ayetin muhatabıdır.

    Mektuplardaki mesajların farklı olduğu konusuna gelince; Hz.Adem'den buyana bütün elçilerin mesajı ortaktır, Allah'ın birliğine, ahiret gününe vs. inanmaya davet. Farklı olan zamandan zamana değişebilecek türden uygulamalardır.

    Son elçi yada kurtarıcı anlayışı sahih hadis ve Kuranla temellendirilemiyecek türden bir yaklaşımdır. Gelenek içinde, Hz.İsa'nın gökten ineceğini savunanlar onun İslamı yeniden ihya için geleceğine inanmaktadırlar, ya değilse bu günkü şekliyle hristiyanlığı yayması şeklinde bir anlayış yoktur. Mehdi ile ilgili rivayetler ise önemli kitaplarda yer almasına rağmen rivayet ilimleri açısından inanca esas teşkil edecek nitelikte ve sağlamlıkta görülmemiştir. Kısaca Hz.Peygamber son elçidir..ondan başka elçi ve mektup yoktur.. selam! ona ve onun kardeşlerim dediği tüm elçilere..

  • Rr
    Rr

    biz ise onu yakın görmekteyiz.(hakka 7)