Olayda elebaşı olduğu iddia edilenlerden biri de kızıl sakallarından dolayı “Kızıl Hafız” diye bilinen Hafız Ahmed’di... Kızıl Hafız Ahmed, yedi yıl boyunca saklanacağı ve orada öleceği Makedonya dağlarına kaçmıştı...
The lake often appears on maps and in the New Testament Bible as Lake Galilee or Lake Tiberias (John 6:1) while in the Old Testament Bible, it is called the 'Sea of Chinnereth' (or spelled as 'Kinnereth') (Numbers 34:11; Joshua 13:27) .
The name may originate from the Hebrew word kinnor ('harp' or 'lyre') in view of the shape of the lake... Christian religious texts call it Lake of Gennesaret (Luke 5:1) or Sea of Gennesaret after a small fertile plain that lies on its western side... The Arabic name for the lake is 'Buhairet Tabariyya' meaning Lake Tiberias... Other names for the Sea of Galilee are Ginnosar, Lake of Gennesar, Sea of Chinneroth and Sea of Tiberias (Roman) .
Bakma öyle tütün acısı her söze Deli kızım, çek kırmızı kalem'i yazdıklarının altına, farzet koynundasın Olağan Şüphelinin. çek altına bir hamak,dal uykuya. Rüya bu ya..sakın u/yanma...
' Yaşamak güzel şey dogrusu Üstelik hava da güzelse Hele gücün kuvvetin yerindeyse Elin ekmek tutmuşsa bir de ...Hele tertemizse gönlün ...Hele kar gibiyse alnin Yani kendinden korkmuyorsan Kimseden korkmuyorsan dünyada Dostuna güveniyorsan Iyi günler bekliyorsan hele Iyi günlere inaniyorsan Üstelik hava da güzelse Yaşamak güzel şey Çok güzel şey dogrusu...'
'Kendine saygını yitirmene neden olacak hiçbir şey yapma. ' çok geç elime geçti bu not..not almak da bi şey değil,aldığın notları kaybettikten sonra...
Yaşamışım bugüne kadar, ölü gibi duygusuz, Bundan böyle ölene kadar, yaşamalıyım uykusuz. Geçmeyen günlerimi, acı tatlı dertlerimi, Hasretle geçen saatleri, yaşamalıyım uykusuz.
Dakikalar geçmiyor, olmuyor sabah olmuyor Sessizlik korkutuyor yaşamalıyım uykusuz. Dertlerle dolu günümü, hep iyi isteyen gönlümü, Tükenip giden ömrümü yaşamalıyım uykusuz... Necmettin YILMAZ
Özlemin buruk bir tadı var, hele seni özlemenin. Bir kokusu var bütün çiçeklere degişmem. Bir ışıgı var, bir rengi var seni özlemenin anlatılmaz Verdigin bütün acılara dayanıyorsam; seni özledigim içindir. Beklemenin korkunç zehiri öldürmüyorsa beni; seni özledigim içindir. Yaşıyorsam; içimde umut varsa, yine seni özledigim içindir. Seni bunca özlemesem; bunca sevemezdim ki! '
Geçmişi irdelemeyi bırakmalısın. Gelecekden çok şey bekleyip kendini hırpalamamalısın. Sen bu günün bu anın tadına varmalısın. Senin yarınlar değin belkide sadece yarından ibaret olacak kadar kısa olabilir? Boşvermeyi bilip ortalarda yaşamayı öğrenmeliyim
Şimdi bana kaybolan yıllarımı verseler Şimdi bana seninle bir ömür vaat etseler Şimdi bana yeniden ister misin deseler Tek bir söz bile söylemeye hakkım yok
her sabah uyandığında tek kişilik yatağında.. aynı alarm sesi (farid farjad-robabeh jan) çalmaya devam ederken tavana bakmaya ve aynı tavana bakmaya devam ediyorsun. mavimsi ama aslında beyaz.. hafif kirli bir tavan. ne zamandır boyasammı dusunuyorsun. ama üşeniyorsun. hayatta beklediğin umutlandığın, seni o yataktan hevesle kaldıracak hiçbir şey yok. evet ne acıklı değil mi? karnın acıkmamış olmasına rağmen ışık girmeyen karanlık bir mutfakta kahvaltı adı altında bişeyler yiyorsun. sırf sigara içebilmek için yine aynı otobüsü beklerken, aynı durakta. yine beyaz saçlı amca gelecek senden sonra durağa,ağır aksak adımlarıyla. tabii sen oraya gittiğinde zaten gelmiş olan cılız oğlan. tamirci galiba. eli yüzü yıkanmış olmasına rağmen hala siyahlıklar belli. emegin kiri ne güzel. otobüs gelecek yine aynı, sıkış tıkış işe gideceksin. sevmediğin işe. sevmediğin insanlarla birlikte olmalısın akşama kadar. akşam eve dönüş yolun aynı olacak. yine aynı otobüs yine aynı durakta inmek için aynı kavşakta kalkacaksın hergün olduğu gibi en arka dörtlüde oturduğun yerden. otobüs bomboş olsa da en arkaya yürümeyi bırakmalısın. insanlarla gözgöze gelmekten bu kadar korkmamalısın. belki de yeniden aşık olmalısın. ama yoo.. sen biliyorsun tekrar aşık olmak diye bişey olmaz. aşk bir kez başına gelir insanın. aldığın yaralar seni birdaha öyle sevmekten alıkoyar hep. seviştiğin kadınlara bile rol yaparsın seviyormuş gibi. ve evet aynı durakta inip aynı büfeciden aynı sigarayı alıp evin yolunu tutacaksın. ev buz gibi. bomboş. hiç te ilkokul resimlerindeki mavi panjurlu eve benzemiyor değil mi? etrafında beyaz çitler olan mutluluğu dısından okunan eve.. ev buz gibi, koltuk buz gibi, yatak buz gibi.. halbuki sıcacıktı anne karnı. ne yaptk ta bunları hakettik diye sorarsın kendine sabah uyandığında aynı alarm sesi çalarken ve aynı tavana bakarken. boyasammı acaba?
Kendime aşık olup kendimle yasak aşk yaşayasım var. Kendimi kendimle aldattığımın farkına varıp, kendimi kendimden ayrılmaması için yastıkla boğasım var. Kendimden sakladığım bu cinayeti kendim olan yasak aşkımla paylaşasım var. Kendimi suç ortağı yapasım; kendimi, kendime ihbar edip kendime yakalatasım... Kendimi, kendimde hapsedip içimde müebbet yatırasım var. :))))))))
Çokta Tın yani kendileri çalıp kendileri oynuyorlar napalım.
Gidelim buralardan...
Dayanamıyorum...
:(
...
Olayda elebaşı olduğu iddia edilenlerden biri de kızıl sakallarından dolayı “Kızıl Hafız” diye bilinen Hafız Ahmed’di... Kızıl Hafız Ahmed, yedi yıl boyunca saklanacağı ve orada öleceği Makedonya dağlarına kaçmıştı...
...
...
The lake often appears on maps and in the New Testament Bible as Lake Galilee or Lake Tiberias (John 6:1) while in the Old Testament Bible, it is called the 'Sea of Chinnereth' (or spelled as 'Kinnereth') (Numbers 34:11; Joshua 13:27) .
The name may originate from the Hebrew word kinnor ('harp' or 'lyre') in view of the shape of the lake... Christian religious texts call it Lake of Gennesaret (Luke 5:1) or Sea of Gennesaret after a small fertile plain that lies on its western side... The Arabic name for the lake is 'Buhairet Tabariyya' meaning Lake Tiberias... Other names for the Sea of Galilee are Ginnosar, Lake of Gennesar, Sea of Chinneroth and Sea of Tiberias (Roman) .
...
dikkat et kendime :)))
hiçbir zaman hayatta; hayallerimizdeki kusursuz mutluluklar biraraya gelmiyormuş...
-bir rüyaydı yavrum,uyandın sil gözyaşını..geçti.
Bakma öyle
tütün acısı her söze
Deli kızım,
çek kırmızı kalem'i yazdıklarının altına,
farzet koynundasın Olağan Şüphelinin.
çek altına bir hamak,dal uykuya. Rüya bu ya..sakın u/yanma...
İman, insanı insan eder. Belki de sultan eder,hakiki imanı elde eden kainata meydan okur.Hiç bir zaman bu sözü unutma leman.
seni seviyorum,
sen herkesi sevme olur mu?
hayat güzel kızım,
ölmek zor olacak...
' Yaşamak güzel şey dogrusu
Üstelik hava da güzelse
Hele gücün kuvvetin yerindeyse
Elin ekmek tutmuşsa bir de
...Hele tertemizse gönlün
...Hele kar gibiyse alnin
Yani kendinden korkmuyorsan
Kimseden korkmuyorsan dünyada
Dostuna güveniyorsan
Iyi günler bekliyorsan hele
Iyi günlere inaniyorsan
Üstelik hava da güzelse
Yaşamak güzel şey
Çok güzel şey dogrusu...'
Melih Cevdet ANDAY
'Kendine saygını yitirmene neden olacak hiçbir şey yapma. ' çok geç elime geçti bu not..not almak da bi şey değil,aldığın notları kaybettikten sonra...
Yaşamışım bugüne kadar, ölü gibi duygusuz,
Bundan böyle ölene kadar, yaşamalıyım uykusuz.
Geçmeyen günlerimi, acı tatlı dertlerimi,
Hasretle geçen saatleri, yaşamalıyım uykusuz.
Dakikalar geçmiyor, olmuyor sabah olmuyor
Sessizlik korkutuyor yaşamalıyım uykusuz.
Dertlerle dolu günümü, hep iyi isteyen gönlümü,
Tükenip giden ömrümü yaşamalıyım uykusuz...
Necmettin YILMAZ
Özlemin buruk bir tadı var, hele seni özlemenin. Bir kokusu var bütün çiçeklere degişmem. Bir ışıgı var, bir rengi var seni özlemenin anlatılmaz Verdigin bütün acılara dayanıyorsam; seni özledigim içindir. Beklemenin korkunç zehiri öldürmüyorsa beni; seni özledigim içindir. Yaşıyorsam; içimde umut varsa, yine seni özledigim içindir. Seni bunca özlemesem; bunca sevemezdim ki! '
Bu gördüklerim sadece bir kılıftan ibaret.
En önemli şeyi gözler göremez.
...
Wallach was born on 7 December 1915 in Brooklyn, NY, to Jewish parents who emigrated from Poland...
Is blind in the left eye due to a stroke...
...
Küçük pencerelerden izlerken beni,
Hiçbirşey yapamayıştı benim ki.
Ellerinden tutamayış
Kör yalnızlıklara bırakıştı...
”…insanın yürüyecek bir yolu olmalı önce
gerisi oyalanmaktır bunu bil
oyalanır insan
biraz sevinç biraz kederle.. “
Geçmişi irdelemeyi bırakmalısın.
Gelecekden çok şey bekleyip kendini hırpalamamalısın.
Sen bu günün bu anın tadına varmalısın.
Senin yarınlar değin belkide sadece yarından ibaret olacak kadar kısa olabilir? Boşvermeyi bilip ortalarda yaşamayı öğrenmeliyim
Şimdi bana kaybolan yıllarımı verseler
Şimdi bana seninle bir ömür vaat etseler
Şimdi bana yeniden ister misin deseler
Tek bir söz bile söylemeye hakkım yok
her sabah uyandığında tek kişilik yatağında.. aynı alarm sesi (farid farjad-robabeh jan) çalmaya devam ederken tavana bakmaya ve aynı tavana bakmaya devam ediyorsun. mavimsi ama aslında beyaz.. hafif kirli bir tavan. ne zamandır boyasammı dusunuyorsun. ama üşeniyorsun. hayatta beklediğin umutlandığın, seni o yataktan hevesle kaldıracak hiçbir şey yok. evet ne acıklı değil mi? karnın acıkmamış olmasına rağmen ışık girmeyen karanlık bir mutfakta kahvaltı adı altında bişeyler yiyorsun. sırf sigara içebilmek için yine aynı otobüsü beklerken, aynı durakta. yine beyaz saçlı amca gelecek senden sonra durağa,ağır aksak adımlarıyla. tabii sen oraya gittiğinde zaten gelmiş olan cılız oğlan. tamirci galiba. eli yüzü yıkanmış olmasına rağmen hala siyahlıklar belli. emegin kiri ne güzel. otobüs gelecek yine aynı, sıkış tıkış işe gideceksin. sevmediğin işe. sevmediğin insanlarla birlikte olmalısın akşama kadar. akşam eve dönüş yolun aynı olacak. yine aynı otobüs yine aynı durakta inmek için aynı kavşakta kalkacaksın hergün olduğu gibi en arka dörtlüde oturduğun yerden. otobüs bomboş olsa da en arkaya yürümeyi bırakmalısın. insanlarla gözgöze gelmekten bu kadar korkmamalısın. belki de yeniden aşık olmalısın. ama yoo.. sen biliyorsun tekrar aşık olmak diye bişey olmaz. aşk bir kez başına gelir insanın. aldığın yaralar seni birdaha öyle sevmekten alıkoyar hep. seviştiğin kadınlara bile rol yaparsın seviyormuş gibi. ve evet aynı durakta inip aynı büfeciden aynı sigarayı alıp evin yolunu tutacaksın. ev buz gibi. bomboş. hiç te ilkokul resimlerindeki mavi panjurlu eve benzemiyor değil mi? etrafında beyaz çitler olan mutluluğu dısından okunan eve.. ev buz gibi, koltuk buz gibi, yatak buz gibi.. halbuki sıcacıktı anne karnı. ne yaptk ta bunları hakettik diye sorarsın kendine sabah uyandığında aynı alarm sesi çalarken ve aynı tavana bakarken. boyasammı acaba?
Bu kadar takıntılı olma birak herseyi kendi haline.. Kimseye kendinden fazla deger verme.. Hayat kisa mutlu olmaya bak tadını cikar..
Kendime aşık olup kendimle yasak aşk yaşayasım var.
Kendimi kendimle aldattığımın farkına varıp, kendimi kendimden ayrılmaması için yastıkla boğasım var.
Kendimden sakladığım bu cinayeti kendim olan yasak aşkımla paylaşasım var. Kendimi suç ortağı yapasım; kendimi, kendime ihbar edip kendime yakalatasım... Kendimi, kendimde hapsedip içimde müebbet yatırasım var. :))))))))
Vaz geç onlardan vaz geç!
İstediğim bu değil;
Ve o değil, şu değil.
bulanık suyla elin yıkama yüzün kirlenir..
yaptığım hatalarımdan ders almam gerektiğini hatırlatıyor..
Richard Hinckley Allen - 'Star Names - Their Lore and Meaning' (1889)
...
Rus ajanların yakalanmasına neden olan kişi ise “Enver” kod isimli ve çift taraflı çalışan bir ajandı!
...
yarınını dünden planlama be kadın, hayatı biraz da akışa bırak...
Akilli ol..!
Kisa ve net.. kendime en iyi edebilecegim not.