soykirim öncesi bir milyon üçyüzbin olan ermeni nüfusu,soykirim sonrasi üçyüzellibine düsmüstür..........yeryüzündeki 6 milyar insan bunu biliyor...maalesef türk milli hisleri,tipki takim tutar gibi,yine olan bitene devletin resmi ideolojisi mantigiyla yaklasiyor....eger birazcik vicdan sahibi iseniz-ermeni soykirimindan kurtulan görgü taniklarinin hatiralarina-bir göz atin......bu katliami bizzat yasayan insanlarin dilinden dinleyin...resmi ideoloji elbette sizi yaniltmak için elinden geleni yapacaktir.....ama bizler serinkanliolup arastirip gerçege ulasmaliyiz...bizler yani türk halki bu soykirimin suçlusu degiliz....neden gocunuyorsunuz....
Ne yazık ki bizim halkımız da dahil Dünya kamuoyu “katliam” ile “ soykırım” arasındaki farka dikkat etmemektedir.
Bir katliamın soykırım olarak tanımlanması için 3 temel koşulun bir arada bulunması gerekir:
1) Katliamın (bir etnik veya dini gruba karşı) resmi devlet politikası olarak yapılması 2) Bu katliamın tek bir yerde değil, tüm ülkede uygulanması 3) Katliamın bir defa değil, sürekli olarak yapılması.
Yabancı dilde Genocide terimiyle ifade edilen soykırım suçu özel olarak tanımlanmış bir eylemdir. Nazilerin, eski Yogoslavya’nın Sırp ve Hırvat kökenli yönetici ve komutanlarının yaptığı gibi.
Tehcir Arapça “göç” anlamını taşıyan “hicret” sözcüğünden gelir, göç ettirme demektir. Bugünkü Türkçe’de sürgünü karşılayan bir sözcüktür. “Ermeni Tehcir”i denilen olay, I. Dünya Savaşı sırasında, Osmanlı İmparatorluğu’nun savaş halinde olduğu Çarlık Rusyası ile iş birliği halinde isyana ve savaşa başlayan, Türklere ve kürtlere karşı katliama girişen Ermenilerin Doğu Cephesi’nde savaşan orduyu arkadan vurmalarını önlemek için güneye, Suriye’ye sürülmeleri harekatıdır.
Hem milliyetçilik akımlarının hem de Avrupa’nın Osmanlı’yı paylaşma çabalarının etkisiyle Ermeniler, uzun bir süredir isyan ve bağımsızlık hazırlığı içindeyken I. Dünya Savaşı patladı. Hem örgütlenme hem silahlanma açısından güçlenen Ermeniler Kasım 1914’te Rusya ile savaş başlayınca Osmanlı topraklarında eyleme geçtiler, Türkleri ve Kürtleri öldürmeye başladılar.
Bitlis,Halep,Dörtyol,Kayseri’de Ermeni ayaklanmaları başladı. İttihatçılar 1915 yılı başında ordunun çeşitli kademelerindeki Ermenilerin görevlerinden uzaklaştırılmaları için bir karar yayınladı. Van, Bitlis, Diyarbakır gibi yerlerdeki Ermeni nüfusu da Osmanlı ordusunu arkadan vuracak bir örgütlenme ve ayaklanma içindeydi. Sadece Ruslar değil, İngilizler ve Fransızlar da Ermeni ayaklanmasını destekliyordu.
Yabancı kaynaklar bu hareketlerin Ermenilerin Osmanlılar tarafından ezilmelerine bağlamakta, yıllardır süren Ermeni komitacılığının ayrılıkçı isyanlara yönelik etkilerini yok saymaktadır. Ruslarla savaşta olan Osmanlılar cephe gerisindeki Ermeni isyanıyla da boğuşmak zorunda kalmıştır. Tabi bu ortamda her iki taraf da, yani hem Ermeniler hem de Türklerle Kürtler karşılıklı bir katliama girişmişlerdir.
Nisan 1915’te Ermeni komitacılar Van’ı ele geçirdiler.Binlerce Türk ve Kürt öldürüldü. Rus birlikleri kente girdi, katliam devam etti. İşte Ermenilerin artık her yıl andıkları 24 Nisan 1915 tarihindeki tehcir (sürgün) kararı bu ortam içinde alındı. 16-55 yaş arasındaki Ermeni nüfusun Bağdat Demiryolu’ndan uzağa, Suriye’ye sürülmesi başladı.
Zaten savaş koşulları içinde olan yoksul bir ülkede kimi zaman ekmek ve su bulmak bile sorun olmaktaydı. Bu sürgün sırasında Ermenilerin öldüğü doğrudur. İşte başta Fransa olmak üzere, Batı’daki pek çok ülkenin “Ermeni Soykırımı yoktur” denmesinin bile yasaklanmasına yol açan Ermeni Soykırımı iddialarına temel oluşturan olay budur.
İşin ilginç yanı Osmanlılar I.Dünya Savaşı’nda yenildikten sonra tehcirden sorumlu 1400’e yakın memurun Divan-ı Harp’te yargılanmış olması ve pek çok kişinin hapis cezası almasının yanında 40 kişinin de idam edilmiş olmasıdır. Yani hesaplaşma hemen başlamış, suçlu bulunanlar hemen cezalandırılmıştır.
ermeni katliamı. abii nerden başlasm kii türkleri her zaman haksız çıkarmak ve onların bir barbar ve hatta tüm dünya için tehlike arz eden millet olduunu göstermeye çalışan ne idiğü belrszz bi azınlık yalanı! ! ! ! ! ! ! 1,5 milyon ermeni öldü diye ortalığı velveye verdikleri katliam ama bi şeyi gözdn kaçırıolarr :) hiç 1,5 milyon ermeni olmadı ki... bence bu alçakça yalana hiç bir türk evladı inanmamalııı
Avrupa'da bir yasa vardır der ki yasa: Var olan katliamı reddetmek suçtur bu kuralın kati takipçisidir Avrupa... Ancak ya olmayan bir milletin neresinden uydurduğu belli hikayesi için birileri çıkıp konferans düzenliyor sonra bir tanesi nobel almak için 10 numara muamele yapması koşuluyla beynini milletin aleyhine fahişe ediyor... vs...
katliam var diyenlere en güzel cevap Fransa'dan geldi 50 küsür Fransız tarihçi yasalara aykırı olmasına rağmen çıkıp dediler ki: Ermeni katliamı tamamen masaldan ibarettir...
Başka bir masalda görüşmek üzere sırada, Kürt ve pontus katliamları var haberiniz ola...
soykirim öncesi bir milyon üçyüzbin olan ermeni nüfusu,soykirim sonrasi üçyüzellibine düsmüstür..........yeryüzündeki 6 milyar insan bunu biliyor...maalesef türk milli hisleri,tipki takim tutar gibi,yine olan bitene devletin resmi ideolojisi mantigiyla yaklasiyor....eger birazcik vicdan sahibi iseniz-ermeni soykirimindan kurtulan görgü taniklarinin hatiralarina-bir göz atin......bu katliami bizzat yasayan insanlarin dilinden dinleyin...resmi ideoloji elbette sizi yaniltmak için elinden geleni yapacaktir.....ama bizler serinkanliolup arastirip gerçege ulasmaliyiz...bizler yani türk halki bu soykirimin suçlusu degiliz....neden gocunuyorsunuz....
Ne yazık ki bizim halkımız da dahil Dünya kamuoyu “katliam” ile “ soykırım” arasındaki farka dikkat etmemektedir.
Bir katliamın soykırım olarak tanımlanması için 3 temel koşulun bir arada bulunması gerekir:
1) Katliamın (bir etnik veya dini gruba karşı) resmi devlet politikası olarak yapılması
2) Bu katliamın tek bir yerde değil, tüm ülkede uygulanması
3) Katliamın bir defa değil, sürekli olarak yapılması.
Yabancı dilde Genocide terimiyle ifade edilen soykırım suçu özel olarak tanımlanmış bir eylemdir. Nazilerin, eski Yogoslavya’nın Sırp ve Hırvat kökenli yönetici ve komutanlarının yaptığı gibi.
Tehcir Arapça “göç” anlamını taşıyan “hicret” sözcüğünden gelir, göç ettirme demektir. Bugünkü Türkçe’de sürgünü karşılayan bir sözcüktür. “Ermeni Tehcir”i denilen olay, I. Dünya Savaşı sırasında, Osmanlı İmparatorluğu’nun savaş halinde olduğu Çarlık Rusyası ile iş birliği halinde isyana ve savaşa başlayan, Türklere ve kürtlere karşı katliama girişen Ermenilerin Doğu Cephesi’nde savaşan orduyu arkadan vurmalarını önlemek için güneye, Suriye’ye sürülmeleri harekatıdır.
Hem milliyetçilik akımlarının hem de Avrupa’nın Osmanlı’yı paylaşma çabalarının etkisiyle Ermeniler, uzun bir süredir isyan ve bağımsızlık hazırlığı içindeyken I. Dünya Savaşı patladı. Hem örgütlenme hem silahlanma açısından güçlenen Ermeniler Kasım 1914’te Rusya ile savaş başlayınca Osmanlı topraklarında eyleme geçtiler, Türkleri ve Kürtleri öldürmeye başladılar.
Bitlis,Halep,Dörtyol,Kayseri’de Ermeni ayaklanmaları başladı. İttihatçılar 1915 yılı başında ordunun çeşitli kademelerindeki Ermenilerin görevlerinden uzaklaştırılmaları için bir karar yayınladı. Van, Bitlis, Diyarbakır gibi yerlerdeki Ermeni nüfusu da Osmanlı ordusunu arkadan vuracak bir örgütlenme ve ayaklanma içindeydi. Sadece Ruslar değil, İngilizler ve Fransızlar da Ermeni ayaklanmasını destekliyordu.
Yabancı kaynaklar bu hareketlerin Ermenilerin Osmanlılar tarafından ezilmelerine bağlamakta, yıllardır süren Ermeni komitacılığının ayrılıkçı isyanlara yönelik etkilerini yok saymaktadır. Ruslarla savaşta olan Osmanlılar cephe gerisindeki Ermeni isyanıyla da boğuşmak zorunda kalmıştır. Tabi bu ortamda her iki taraf da, yani hem Ermeniler hem de Türklerle Kürtler karşılıklı bir katliama girişmişlerdir.
Nisan 1915’te Ermeni komitacılar Van’ı ele geçirdiler.Binlerce Türk ve Kürt öldürüldü. Rus birlikleri kente girdi, katliam devam etti. İşte Ermenilerin artık her yıl andıkları 24 Nisan 1915 tarihindeki tehcir (sürgün) kararı bu ortam içinde alındı. 16-55 yaş arasındaki Ermeni nüfusun Bağdat Demiryolu’ndan uzağa, Suriye’ye sürülmesi başladı.
Zaten savaş koşulları içinde olan yoksul bir ülkede kimi zaman ekmek ve su bulmak bile sorun olmaktaydı. Bu sürgün sırasında Ermenilerin öldüğü doğrudur. İşte başta Fransa olmak üzere, Batı’daki pek çok ülkenin “Ermeni Soykırımı yoktur” denmesinin bile yasaklanmasına yol açan Ermeni Soykırımı iddialarına temel oluşturan olay budur.
İşin ilginç yanı Osmanlılar I.Dünya Savaşı’nda yenildikten sonra tehcirden sorumlu 1400’e yakın memurun Divan-ı Harp’te yargılanmış olması ve pek çok kişinin hapis cezası almasının yanında 40 kişinin de idam edilmiş olmasıdır. Yani hesaplaşma hemen başlamış, suçlu bulunanlar hemen cezalandırılmıştır.
Emre Kongar/Tarihimizle Yüzleşmek
yalan,yalan,yalan!
ermeni katliamı. abii nerden başlasm kii türkleri her zaman haksız çıkarmak ve onların bir barbar ve hatta tüm dünya için tehlike arz eden millet olduunu göstermeye çalışan ne idiğü belrszz bi azınlık yalanı! ! ! ! ! ! ! 1,5 milyon ermeni öldü diye ortalığı velveye verdikleri katliam ama bi şeyi gözdn kaçırıolarr :) hiç 1,5 milyon ermeni olmadı ki... bence bu alçakça yalana hiç bir türk evladı inanmamalııı
İddia mavi kitaba dayanıyor mavi kitap toynbee'nin hafıza gücüne...
Sonuç mu: Sevr sendromunu emir telakki eden beynini marxa fahişe etmiş ucubeler...
katliyam olmuştur diyenleri katletmenin bi sakıncasi yoktur aksine o yıllarda müslüman çoğunluk katledildi! ! !
yalan söyleyen tarıh utansın! !
Avrupa'da bir yasa vardır der ki yasa: Var olan katliamı reddetmek suçtur bu kuralın kati takipçisidir Avrupa... Ancak ya olmayan bir milletin neresinden uydurduğu belli hikayesi için birileri çıkıp konferans düzenliyor sonra bir tanesi nobel almak için 10 numara muamele yapması koşuluyla beynini milletin aleyhine fahişe ediyor... vs...
katliam var diyenlere en güzel cevap Fransa'dan geldi 50 küsür Fransız tarihçi yasalara aykırı olmasına rağmen çıkıp dediler ki: Ermeni katliamı tamamen masaldan ibarettir...
Başka bir masalda görüşmek üzere sırada, Kürt ve pontus katliamları var haberiniz ola...
Not: Bir Kürt'ün yazısıdır.
masada kazandılar.
pişman değilim, yine olsun yine katledelim..