atlantis roma döneminde lanetlenmiş ve sular altında kalmış kayıp şehir diye günümüzde bililen efsanevi bir adadır yanlız atlantis yapılan çalışmalar ve kazı sonuçları atlantisin yunan taraflarında bilinir ama günümüzde 25 kişilik bir ekibin çalışmaları sonucu atlantisin bilindik yerde degil akdeniz bölgesinde kıbrıs suriye iskenderun ve antakya arasındadır çalışmalar devam ediyor
ATLANTİS: Kayıp ülke, Atlas dağları Atlantik okyanusu gibi coğrafi adlara isim veren bu medeniyet! Mısır tanrıları arasında ve Atik Mısırın en bilge kişisi Thoth (TAT) Atlantisli bir bilge olarak anlatılır. David Gibbins inde yazdığı gibi bu hikayeye platonun eserlerinde rastlamaktayız.MÖ. 16. bin yılda dünya üzerinde olan coğrafi değişikliklere dayanarak (kitaba ve pek çok bilim adamının söylemlerine dayanarak) bugün ya Santorini adasında ya da Karadenizin Türkiye - Gürcistan sınırı yakınında bir ada ve yaklaşık 200 km. lik antik sahil seridinde yaşamış olabilecekleri söyleniyor. Atlantislilerin tuhafandan kurtulduktan sonra yeni yerleşkeler-Girit, Mısır- kurdukları bilgelikleri ile herkesin tanrı kabul ettiği insanlar oldukları söyleniyor. Platonun eserinde rastlanan bu kıta,ülke ya da kale; Platonun kendi idealar kavramına İdeal Devlet anlayışına ve çeşitli gnostik, simya ve ezoterik inanç hakkındaki bilgilerine dayanak olsun diye uydurulmuşta olabilir bu konu herhalde cennet gibi gördüm buldum desende kimseyi inandıramazsın!
Atlantis bana Tolkienin kitabında yazdığı Numenoreyi andırıyor.Çünkü Numenor adasında halk bilgeleşti,gücü çok büyüdü.atlantis'ten farklı olarak bunlar kibirlenip tanrılara meydan okudular. En sonunda ada battı. Oradan kaçabilenler orayı 'atalante veya akallabeth'dediler kaynak:Güç Yüzüklerine Dair
atlantis benimiçin yaklaşık 12bin yıl önce yaşamış olarak bildiğim bir şehrin hikayesi olarak biliyorum.fakat daha ayrıntılı bilgiye de sahip olmak istiyorum.
Fantastik bir adadır. MU kıtası diye bir batmış kıta olabileceğinden burdaki ırkın türk olduğuna varan iddialarda vardır. Hatta bu insanların asırlar boyu yaşayıp Mısır'da firavunlara büyük hizmetler verdikleri de söylenir.
atlantis geçmiş tarihlerde var olan bir kıtadır.fakat teknik bilgilerin kötüye kullanılması sebebiyle allah tarafından burada yaşayan insanları bu kötüye gidişin bir cezası olarak mağma kütlesinin yaktığı yanardağlardan püsküren lavların yok ettiği çok gelişmiş tekniklerin kötüye kullanılmasından dolayı cezalandırılan bu ileri teknolojideki kıta yok olmuştur.fakat buradan kurtulabilen kişi ve kişiler tarafından teknikleri diğer kıtalara yaymışlardır.atlantisin bu kötü sonu ibret alınmalıdırki kocaman bir kıta yok olurken yanında halkının da yok olmasına sebep olmuştur.the end.
Luc Besson'un, 1991 yılında, denizin derinlikleri ile ilgili, yaptığı büyüleyici belgeselin ismi. Belgesel demek doğru olur mu bilmem ama ne bir sunucu, ne de bir alt yazı; sadece deniz ve müzik var.
Luc Besson izleyenleri yunuslarla birlikte harika bir gezintiye çıkartıyor. Eric Serrain'ın muzikleriyle farklı deniz canlılarıyla dans edebileceğiniz eşsiz bir gezi...
Denizin içlerine doğru götüren muhteşem bir macera...
Atlantis ise Atlantik Okyanusu'nda yer alan bir kıtaydı. Atlantisliler'in Mu'lulara kıyasla teknolojide daha ileri oldukları belirtilir. Havada, uzayda ve denizaltında gidebilen ulaşım araçları imal edebilmişlerdir. Bunlar ateştaşı denilen kristallerin bulunduğu enerji santrallerinden elde edilen enerjiyle sevk edilirlerdi. Atlantis'in son dönemlerinde halk ikiye ayrılmış ve kıta büyük savaşlara sahne olmuştur. İkiye ayrılmanın ilk nedeni otomatlar adı verilen, benlik kavramları henüz oluşmamış insansı varlıkların köle olarak kullanılıp kullanılmaması konusundaki fikir ayrılığı olmuştur. Halkın bir kısmı Tanrı Yasası Oğulları adı verilen, hayra hizmet ettiği belirtilen, çeşitli psişik yeteneklere sahip rahiplerin izinden gitmiş, halkın kandırıldığı belirtilen diğer kısmı da Şeytan (Belial) Oğulları denilen kara büyücü liderleri desteklemiştir. (Kimileri Adolf Hitler'in geçmişte Atlantis'te bu kara büyücü liderlerden biri olarak yaşamış olduğunu ileri sürer.) Kara büyücü liderler kara büyü uygulamalarının yanısıra enerji santrallerini ellerine geçirerek teknolojiyi yıkıcı amaçlarla kullanmıştır. Uzun süren şiddetli çarpışmalardan sonra Tanrı Yasası Oğulları çekilmek zorunda kalmışlar ve kıtanın batacağını prekognisyon (geleceği bilme) yetenekleriyle anlayınca diğer kıtalara göç etmişlerdir. Şeytan Oğulları'nın yıkıcı (nükleer) güçleri kullanmaları yer kabuğunun dengelerinin bozulmasına neden olmuş, kıta önce depremlerle parçalanmış, -sonunda11.000-12.000 yıl önce tümüyle sulara gömülmüştür. (Kimileri Mu kıtasının altındaki gaz odacıklarının harekete geçiş nedenini yine, Atlantisliler'in bu yıkıcı güç kullanımına bağlar.) Atlantis'ten en yoğun göç Mısır'a olmuştur. Anadolu ise Mu ve Atlantis uygarlıklarının buluştuğu bir merkez olmuştur.
atlantis roma döneminde lanetlenmiş ve sular altında kalmış kayıp şehir diye günümüzde bililen efsanevi bir adadır yanlız atlantis yapılan çalışmalar ve kazı sonuçları atlantisin yunan taraflarında bilinir ama günümüzde 25 kişilik bir ekibin çalışmaları sonucu atlantisin bilindik yerde degil akdeniz bölgesinde kıbrıs suriye iskenderun ve antakya arasındadır çalışmalar devam ediyor
ATLANTİS: Kayıp ülke, Atlas dağları Atlantik okyanusu gibi coğrafi adlara isim veren bu medeniyet! Mısır tanrıları arasında ve Atik Mısırın en bilge kişisi Thoth (TAT) Atlantisli bir bilge olarak anlatılır. David Gibbins inde yazdığı gibi bu hikayeye platonun eserlerinde rastlamaktayız.MÖ. 16. bin yılda dünya üzerinde olan coğrafi değişikliklere dayanarak (kitaba ve pek çok bilim adamının söylemlerine dayanarak) bugün ya Santorini adasında ya da Karadenizin Türkiye - Gürcistan sınırı yakınında bir ada ve yaklaşık 200 km. lik antik sahil seridinde yaşamış olabilecekleri söyleniyor. Atlantislilerin tuhafandan kurtulduktan sonra yeni yerleşkeler-Girit, Mısır- kurdukları bilgelikleri ile herkesin tanrı kabul ettiği insanlar oldukları söyleniyor. Platonun eserinde rastlanan bu kıta,ülke ya da kale; Platonun kendi idealar kavramına İdeal Devlet anlayışına ve çeşitli gnostik, simya ve ezoterik inanç hakkındaki bilgilerine dayanak olsun diye uydurulmuşta olabilir bu konu herhalde cennet gibi gördüm buldum desende kimseyi inandıramazsın!
Atlantis bana Tolkienin kitabında yazdığı Numenoreyi andırıyor.Çünkü Numenor adasında halk bilgeleşti,gücü çok büyüdü.atlantis'ten farklı olarak bunlar kibirlenip tanrılara meydan okudular. En sonunda ada battı.
Oradan kaçabilenler orayı 'atalante veya akallabeth'dediler kaynak:Güç Yüzüklerine Dair
bütünleyici olun, parçaları birleştirin:
Atlantis: batık kıta
Nuh tufanı: kıtalar batırmış tufan
atlantis benimiçin yaklaşık 12bin yıl önce yaşamış olarak bildiğim bir şehrin hikayesi olarak biliyorum.fakat daha ayrıntılı bilgiye de sahip olmak istiyorum.
Fantastik bir adadır. MU kıtası diye bir batmış kıta olabileceğinden burdaki ırkın türk olduğuna varan iddialarda vardır.
Hatta bu insanların asırlar boyu yaşayıp Mısır'da firavunlara büyük hizmetler verdikleri de söylenir.
Eskiden varolan ama şimdi kayıp olan kıta...
atlantis geçmiş tarihlerde var olan bir kıtadır.fakat teknik bilgilerin kötüye kullanılması sebebiyle allah tarafından burada yaşayan insanları bu kötüye gidişin bir cezası olarak mağma kütlesinin yaktığı yanardağlardan püsküren lavların yok ettiği çok gelişmiş tekniklerin kötüye kullanılmasından dolayı cezalandırılan bu ileri teknolojideki kıta yok olmuştur.fakat buradan kurtulabilen kişi ve kişiler tarafından teknikleri diğer kıtalara yaymışlardır.atlantisin bu kötü sonu ibret alınmalıdırki kocaman bir kıta yok olurken yanında halkının da yok olmasına sebep olmuştur.the end.
kibrisin alti
Luc Besson'un, 1991 yılında, denizin derinlikleri ile ilgili, yaptığı büyüleyici
belgeselin ismi. Belgesel demek doğru olur mu bilmem ama ne bir sunucu, ne de bir alt yazı; sadece deniz ve müzik var.
Luc Besson izleyenleri yunuslarla birlikte harika bir gezintiye çıkartıyor. Eric Serrain'ın muzikleriyle farklı deniz canlılarıyla dans edebileceğiniz eşsiz bir gezi...
Denizin içlerine doğru götüren muhteşem bir macera...
Atlantis ise Atlantik Okyanusu'nda yer alan bir kıtaydı. Atlantisliler'in Mu'lulara kıyasla teknolojide daha ileri oldukları belirtilir. Havada, uzayda ve denizaltında gidebilen ulaşım araçları imal edebilmişlerdir. Bunlar ateştaşı denilen kristallerin bulunduğu enerji santrallerinden elde edilen enerjiyle sevk edilirlerdi. Atlantis'in son dönemlerinde halk ikiye ayrılmış ve kıta büyük savaşlara sahne olmuştur. İkiye ayrılmanın ilk nedeni otomatlar adı verilen, benlik kavramları henüz oluşmamış insansı varlıkların köle olarak kullanılıp kullanılmaması konusundaki fikir ayrılığı olmuştur. Halkın bir kısmı Tanrı Yasası Oğulları adı verilen, hayra hizmet ettiği belirtilen, çeşitli psişik yeteneklere sahip rahiplerin izinden gitmiş, halkın kandırıldığı belirtilen diğer kısmı da Şeytan (Belial) Oğulları denilen kara büyücü liderleri desteklemiştir. (Kimileri Adolf Hitler'in geçmişte Atlantis'te bu kara büyücü liderlerden biri olarak yaşamış olduğunu ileri sürer.) Kara büyücü liderler kara büyü uygulamalarının yanısıra enerji santrallerini ellerine geçirerek teknolojiyi yıkıcı amaçlarla kullanmıştır. Uzun süren şiddetli çarpışmalardan sonra Tanrı Yasası Oğulları çekilmek zorunda kalmışlar ve kıtanın batacağını prekognisyon (geleceği bilme) yetenekleriyle anlayınca diğer kıtalara göç etmişlerdir. Şeytan Oğulları'nın yıkıcı (nükleer) güçleri kullanmaları yer kabuğunun dengelerinin bozulmasına neden olmuş, kıta önce depremlerle parçalanmış, -sonunda11.000-12.000 yıl önce tümüyle sulara gömülmüştür. (Kimileri Mu kıtasının altındaki gaz odacıklarının harekete geçiş nedenini yine, Atlantisliler'in bu yıkıcı güç kullanımına bağlar.) Atlantis'ten en yoğun göç Mısır'a olmuştur. Anadolu ise Mu ve Atlantis uygarlıklarının buluştuğu bir merkez olmuştur.
evet doğru fakat bildiği kadarıyla son aylarda bir şeyler bulundu...