Canlıların cansızdan oluşası görüşü sacma bir görüş değildir..hayvan leşlerinden bakteriler tüf ve mantarlar oluşur bunlar bir canlıdır.Binlerce yılda uğradıkları mutasyon sonucu bunlarda gelişmiş ve çeşitli kollara ayrılmışlardır..Abiyogenez gerek mantıklı gerek mantıksız bir çok kuramı içerisinde barındıran bir biyolojik fikir topluluğudur.
CANLININ CANSIZDAN OLUŞTUĞUNU SAVUNAN BİR GÖRÜŞ...TAMAMIYLA ÇOK SAÇMA BENCE DİKKAT ÇEKMEK AMACIYLA POPÜLER OLMA AMACIYLA YAPILMIŞTIR. ÇÜNKÜ OZAMANDA HİPOTEZLER ÇOKTU HERKEZ BİR ARAYIŞ İÇİNDEYDİ. İŞTE ALLAHI BİLMEMENİN SONUÇLARI....
Abiyogenez Aristo'nun ortaya attığı bir kavramdır ve anlamı şudur: 'Cansız bir madde bellli bir süre belli şartlarda bekletildiğinde canlıya dönüşür! ' Aristo bu teorisini ispatlamak için kirli çamaşırları kullanmış ve belli bir süre açık havada bekletilen çamaşırların içinden sinekler ürediğini gözlemleyerek teorisini ispata çalışmıştır. Demiştir ki 'bu sinekler çamaşırdaki kirden meydana geldi! ' Halbuki bu düşünce yanlıştı ve bu yanlışlığı Pasteur bir deneyle ispatladı. kapalı bir kaba koydu çamaşırları ve bakteri girişine izin vermeyen eğri bir hava borusuyla da hava almasını sağladı. Ve sonuçta sinek oluşmadı. İşte biyogenez teorisi yani canlıdan canlı oluşması teorisi böylece ortaya çıktı.
abiyogenez bilindiği gibi canlı varlıkların cansız varlıklardan oluştuğunu öne süren görüştür. ben buna inanıyorum çünkü biz kalsiyum, fosfor vs. maddelerden meydana gelmekteyiz. bu maddelerde cansız maddelerdir. bize yaşam veren sadece ruhumuzdur.
Abiyogenez teorisi bilimadamlarını bu çağda ancak güldürebilir, evrimle ilgisi yoktur. İlkin hücrenin oluşumundaki karmaşık durumun da bununla bi ilgisi yoktur. Hücreler biyomoleküllerden yani cansız maddelerden oluşur, ama bunun abiyogenezle alakası yoktur.
Cansız maddelerin tesadüfen bir araya gelerek canlı bir organizma oluşturacağına inanan görüştür. Ortaçağdan beri süregelen batıl bir inanıştır ve spontane jenerasyon teorisi olarak da bilinir. (bkz. Spontane jenerasyon)
Ortaçağ'da, böceklerin yemek artıklarından, güvelerin yünden, farelerin buğdaydan oluştuğuna yaygın olarak inanılıyordu. Hatta, bunu ispatlamak için ilginç deneyler dahi yapılmıştı. 17. yüzyılda yaşayan Belçikalı bir fizikçi olan J. B. Van Helmont, kirli insan gömleğiyle buğday tanelerini biraraya koyduğunda, farelerin oluşacağını sanmıştı.1 Etlerin bir süre sonra kurtlanmasının da, hayatın cansız maddelerden türeyebildiğine bir delil olduğu zannediliyordu. Oysa daha sonraları, etlerin üzerindeki kurtların kendi kendilerine oluşmadıkları; sineklerin getirip bıraktıkları gözle görülmeyen yumurtalardan çıktıkları anlaşıldı.
Bu teori 19. yüzyılda, ünlü Fransız bilim adamı Louis Pasteur'ün yaptığı deneylerle tamamen çürütüldü. Pasteur, vardığı sonucu şu cümle ile özetledi:
'Cansız maddelerin hayat oluşturabileceği iddiası artık kesin olarak tarihe gömülmüştür.'2
Bugün bilimsel olarak, 'abiyogenez' değil; 'hayat ancak hayattan gelir' görüşünü savunan biyogenez teorisi (bkz. Biyogenez teorisi) geçerlidir. Ama evrim teorisini savunan çevreler, halen canlılığın cansız maddelerin tesadüfler sonucunda biraraya gelmelerinden oluşabileceğini iddia etmektedirler. Ne var ki bu iddialarını ispatlamak için hiçbir bilimsel kanıt ortaya koyamadıkları gibi bu bilim dışı iddialarını ispatlamaya çalıştıkları tüm deneyler de başarısızlıkla sonuçlanmıştır. (bkz. Miller Deneyi, Fox Deneyi)
Canlıların cansızdan oluşası görüşü sacma bir görüş değildir..hayvan leşlerinden bakteriler tüf ve mantarlar oluşur bunlar bir canlıdır.Binlerce yılda uğradıkları mutasyon sonucu bunlarda gelişmiş ve çeşitli kollara ayrılmışlardır..Abiyogenez gerek mantıklı gerek mantıksız bir çok kuramı içerisinde barındıran bir biyolojik fikir topluluğudur.
CANLININ CANSIZDAN OLUŞTUĞUNU SAVUNAN BİR GÖRÜŞ...TAMAMIYLA ÇOK SAÇMA BENCE DİKKAT ÇEKMEK AMACIYLA POPÜLER OLMA AMACIYLA YAPILMIŞTIR. ÇÜNKÜ OZAMANDA HİPOTEZLER ÇOKTU HERKEZ BİR ARAYIŞ İÇİNDEYDİ. İŞTE ALLAHI BİLMEMENİN SONUÇLARI....
varligin birdenbire bi nedene dayanmadan oluştuğunu savunan görüştü sanırım
kirli çamaşırlar+buğday taneleri+21gün=fare.........(aristo)
Abiyogenez Aristo'nun ortaya attığı bir kavramdır ve anlamı şudur: 'Cansız bir madde bellli bir süre belli şartlarda bekletildiğinde canlıya dönüşür! ' Aristo bu teorisini ispatlamak için kirli çamaşırları kullanmış ve belli bir süre açık havada bekletilen çamaşırların içinden sinekler ürediğini gözlemleyerek teorisini ispata çalışmıştır. Demiştir ki 'bu sinekler çamaşırdaki kirden meydana geldi! ' Halbuki bu düşünce yanlıştı ve bu yanlışlığı Pasteur bir deneyle ispatladı. kapalı bir kaba koydu çamaşırları ve bakteri girişine izin vermeyen eğri bir hava borusuyla da hava almasını sağladı. Ve sonuçta sinek oluşmadı. İşte biyogenez teorisi yani canlıdan canlı oluşması teorisi böylece ortaya çıktı.
çürütülmüşlük..
abiyogenez bilindiği gibi canlı varlıkların cansız varlıklardan oluştuğunu öne süren görüştür. ben buna inanıyorum çünkü biz kalsiyum, fosfor vs. maddelerden meydana gelmekteyiz. bu maddelerde cansız maddelerdir. bize yaşam veren sadece ruhumuzdur.
Biyogenez teorisinin (canlı varlıklardan her
birinin bir başka canlıdan doğduğunu öne süren kuram) tersi
saçmalık
Canlıların cansız maddelerden meydana geldiğini savunan görüş.
Abiyogenez teorisi bilimadamlarını bu çağda ancak güldürebilir, evrimle ilgisi yoktur.
İlkin hücrenin oluşumundaki karmaşık durumun da bununla bi ilgisi yoktur.
Hücreler biyomoleküllerden yani cansız maddelerden oluşur, ama bunun abiyogenezle alakası yoktur.
Abiyogenez (Abiogenesis) teorisi
Cansız maddelerin tesadüfen bir araya gelerek canlı bir organizma oluşturacağına inanan görüştür. Ortaçağdan beri süregelen batıl bir inanıştır ve spontane jenerasyon teorisi olarak da bilinir. (bkz. Spontane jenerasyon)
Ortaçağ'da, böceklerin yemek artıklarından, güvelerin yünden, farelerin buğdaydan oluştuğuna yaygın olarak inanılıyordu. Hatta, bunu ispatlamak için ilginç deneyler dahi yapılmıştı. 17. yüzyılda yaşayan Belçikalı bir fizikçi olan J. B. Van Helmont, kirli insan gömleğiyle buğday tanelerini biraraya koyduğunda, farelerin oluşacağını sanmıştı.1 Etlerin bir süre sonra kurtlanmasının da, hayatın cansız maddelerden türeyebildiğine bir delil olduğu zannediliyordu. Oysa daha sonraları, etlerin üzerindeki kurtların kendi kendilerine oluşmadıkları; sineklerin getirip bıraktıkları gözle görülmeyen yumurtalardan çıktıkları anlaşıldı.
Bu teori 19. yüzyılda, ünlü Fransız bilim adamı Louis Pasteur'ün yaptığı deneylerle tamamen çürütüldü. Pasteur, vardığı sonucu şu cümle ile özetledi:
'Cansız maddelerin hayat oluşturabileceği iddiası artık kesin olarak tarihe gömülmüştür.'2
Bugün bilimsel olarak, 'abiyogenez' değil; 'hayat ancak hayattan gelir' görüşünü savunan biyogenez teorisi (bkz. Biyogenez teorisi) geçerlidir. Ama evrim teorisini savunan çevreler, halen canlılığın cansız maddelerin tesadüfler sonucunda biraraya gelmelerinden oluşabileceğini iddia etmektedirler. Ne var ki bu iddialarını ispatlamak için hiçbir bilimsel kanıt ortaya koyamadıkları gibi bu bilim dışı iddialarını ispatlamaya çalıştıkları tüm deneyler de başarısızlıkla sonuçlanmıştır. (bkz. Miller Deneyi, Fox Deneyi)
http://www.harunyahya.org/evrim/evrim_acmazi_1/evrimacmazi1.html.
Louis Pasteur'ün söylediği ''omne vivum ex vivo (hayat ancak hayattan gelir - only life can produce life) '' sözün tersini savunan teoride diyebiliriz
her canlının başka bir canlıdan ürediğini savunan biyogenez teorisinin tersi: canlıların cansız varlıklardan üreyebileceğini savunan teori...