tiyatrocu oyunu bilmez
balerin dans etmeyi
heykeltraş ne anlar heykelden
halk ozanı türküden
sanatçı nerden bilsin sanatı
oturup taşın üstüne
uzatarak ayağımızı sorgusuz
gitarın teline uzanıp
coşturan
içten
ve acıtan
çalıştığı sürece
evden işe
işten eve
çizgisini bozmadan
küçük bir Anadolu kasabasında
sabah
güller içinde uyandım
her renkten.
öpücüklerle.
sevgiye boğulup
kalkmak istemedim
aynı şehirdendik
ayni memleketten, hemşeri
yıllar sonra ayrı şehirde
yeniden birlikte olduk
uzun süre birbirimizden habersiz
elim kolum bağlı
çaresizliklerimde
kahrolurum
zulmetmeyi marifet sanma
işkence zayıflık
öldürmek güçsüzlüktür
bilimi geliştirmek
yaşamı kolaylaştırmak
insanlığın yararına
ve kullanımına sunmak
zararlarını ortadan kaldırmak
aya ulaşmak
ülkemin yüzde üçlük dilimindeki gençliğini
tembel,ayyaş, sarhoş, çapulcu deyip horlayan
güller içindeki park için “sidik kokusundan geçilmiyor” diyen,
“büyük abdestini kaldıkları yere yaptılar” diye suçlayan
ayakkabıları ile girip camide bira içtiler
Pir sultanın şehri Sivas
barış, kardeşlik ve hoşgörünün yani
Kongresi, yürekli insanı, kangalı ile
yanık ezgileri ve sazıdır simgesi namusluca
meğer çakmakla, kibritle, insanı yakanı da varmış
tüketim ekonomisinin
hızla tükenen değeri
sevgi
ve sevgili
bir güne sıkıştırıldı
günü yaşamak adına
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!