Her akşam kapıda bekleyip beni,
Hasretimden ölen biri olmazsa..
Anlamı kalır mı yalan dünyanın,
Halin nedir diye biri sormazsa..
Soğuktan kanımın çekildiği gün,
Yanmadıysan Kerem gibi narlara,
İnmediysen Mecnun gibi çöllere,
Düşmediysen aşk uğruna dillere
Aşk olmayan, sözler boş gelir sana..
Yağmadıysan kar olup ta dağlara
Saklama yüzümden, dertli yüzünü
Nemli gözlerinle bir bak ne olur
Hazzetme sözümden, kara gözünü
Ok gibi, kalbime sokma ne olur
Ayrılmaksa çare, yazılmışsa son
Koskocaman bir ömrü derleyip topladın da
Nasıl sığdırdın bilmem tek bir sayfa kâğıda
Hüküm mü verdi kalbin, ümit yok mu yarına?
İmzanı gözyaşıyla en altına atmışsın…
Ömürler kâğıt gibi ortadan katlanır mı?
Yine sensiz yaptım anam bayramı
Özlemler dirildi kucaklarımda
Yattığın tepeden ettim seyranı
Hain bir zonklama şakaklarımda..
Yine koç kesildi, kınalanarak
Bilmem ki beni unuttun mu?
Hani,
Dokuz ay seninle görev yaptığım,
Vatan uğruna, memleket uğruna
Dokuz ay seve-seve
Her bir köşene koştuğum,
Ömürlük dostumla ayrıldım bugün
Gönlümün yarısın çaldı götürdü
Bir anlık hırsımla sıyrıldım bugün
Ömrümün ziyasın çaldı götürdü..
Göremesem onu yanardı içim
Yüz yüze baktığım gri-mor dağlar
Bulutlar damlayı size mi döker?
Güneşten parlayan koca kayalar
Her damlayan damla sizi mi yıkar?
Oturduğum düze oturdu kimler
Sanki bülbüldü dilin
En sonunda sustun ha?
Buruştu gönül gülün
Hayatlara küstün ha?
Hareketin kalmamış
Çukurca da katliam, yirmi dört kişi şehit
Keklikdere ve merkez gece hemi geç vakit
Kana bölendi dağ taş uyurken Öcalan it
Bu memleket kalır mı üç çapulcu eline?
Hepsinin belasını dolamışım dilime…
Hocam ağzınıza sağlık, doğru lafa ne denirki, selam ve saygılarımla. 10
Hocam ağzınıza sağlık, doğru lafa ne denirki, selam ve saygılarımla. 10
Hocam ağzınıza sağlık, doğru lafa ne denirki, selam ve saygılarımla. 10