Toprak uyanır alın teriyle,
Çatlak eller dokunur sessizce,
Bir tohum düşer, umut taşır,
Zincirler kırılır, gün doğar hece hece.
Fabrikalar yankılanır çelik sesiyle,
Ey insan, gölgen uzar, sen küçülürsün,
Aynada kendini arar, bükülürsün,
Bir bahar vaat eder çiçekler, yalan,
"Şeb-i hicrân ile yandı dil-i bî-çâre benim,
Gözüm yaşı döker ol bahr-i ummân pâre benim.
Sinemde bir âh ki nâr-ı muhabbet gizlidir,
Her nefeste çıkar ol şûle-i cân âre benim.
Gecenin kör saatlerinde
Dudakların kızıla boyanırdı
Şarap tadında nefesin
Ayaz ince ısırıklarla yüzleşiyor
Gecenin karanlığında
Biliyorum;
geleceksin serin bir akşam üstü
ilk ağarmış saçlarımı göreceksin
Göğ/süne
Ahh h !
Geldim durdum şimdi
sana yar demenin
sevgilim diyebilmenin
Bir akşamüstü, gölgeler uzarken sessiz,
Düşlerim sızdı toprağın koynuna gizliz.
Rüzgarın kollarında solgun bir yaprak,
Taşırdı hüznü, dalından kopmuş bir anı saklak.
Günahkâr..
Acımızı aşk yaptık
unutamadığım kadın
Hep severek yandım
Bilmediğim birine
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!