Deniz, saflığında ve enginliğinde,
Kaybolur sonsuzluklar derinliğinde,
Kıyılara vuran, atıklardır dönüşümsüz,
Gözü aldatmaya çalışır çürük nesneler,
Her zaman enginlerdedir cazibesi güzelin,
Muştusudur temizlik ezelin ve ebedin.
Seyyidüşşüheda Hamza’nın yanına,
Civan-ı cemil Furkan konmuş diyeler,
İsmi; “bi mana tefrikül hakkı minel butlan,”
Cerideyi elf ü elf satan ashabı din,
Bir Hind çıkaramıyorsa ya esefa bilin,
Tariki müstakime çıkmıyorsa bir yol,
Caddeler, yürümek için yaptığımız caddeler,
Üzerlerine dökülmüş molozlarla kapanmış,
Sonu karanlık, barut kokan, yıkık caddeler.
Üzerlerine tehditkâr duvarların sarktığı,
Hayallerle, ömürlerle tuğla tuğla örülmüş,
Taş üstüne bir taş konup yükselen caddeler.
Bugün güne koydum saati kaynattım.
Yılların sorgusunda ağlattım.
Doğumunu ta yokluktan anlattım.
Ne o var, ne ben, geçmişe baktım.
Sevginin sıcaklığı olmasaydı,
donardım.
Mavinin en güzeliyle hayatı basan,
koca bir göz gibi dalga kirpikleriyle,
Ayakta dursa da var denemeyecek hükümsüzlüğünde,
Sahiplenmişçesine deryayı saran büyüklüğüm.
Esrarına ermekle yudum yudum dudaklarımda sonsuz,
her damlasında çoğalan bitmez derinlik.
Dünyaya tepeden bakmalı, bakacaksan,
Nehirler, dağlar, tarlalar, göller,
Yollarda arabalar, çocuklar,
Kubbeler ve çatılar,
Koşuşan oradan oraya,
Çobanlar, sürüler, kuşlar ve insan.
Geceler gündüzlere borçlu geceler,
Koca saltanat kelimesiz, sessiz geceler,
Üstümüze çökmüş bir sükûnet,
Aşkların, varlıkların ve yokluğun dilidir,
Anlamların ve anlayışların,
Yorgun dünyanın, yorulmuş tarlaların,
Hani yapraklar bir bir düşerken,
Kururken dünya,
Her yeri sapsarı ölüm rengi basınca,
Kupkuru ağaçlarda matem gibi dururken geçen demler,
Kimse bir şey bilmezcesine,
Bütün doğurganlar kısır,
17 Ağustos 1998 Depremi’nde vefat edenlere.
Tabanla tavan, kucak kucağa, sevda gibi,
neşesinden hayatın ne yapıyor, bilmedi?
Ölünün yüz örttüğü bezlerin görevindeydi, perdeler,
Gözlerim nemli ve damlalar dökülüyor,
Nail olduklarımla titremektedir kalbim.
Nice servetlere değişilmez hatıralar aklımda,
Hiçbir şey aramazcasına mesuttur gönlüm.
Gözleri seraplarda yorulmuş insanlardan,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!