Hayatının fırsatını kaçırdın kızım;
Benim gibi bir ben daha bulmayacaksın.
Ey benim hovarda yarim, kaçak arsızım,
Sanma güzel saçlarını yolmayacaksın!
Mutlak bir gün bir yerinden tutacak âhım,
Ellerim; eline değince sıcak,
Bedenim; yanında olunca bütün.
Efkârıma çare olmuyor tütün,
Sen benden uzakta, nasıl olacak?
Senin hasretinde bomboş bir kucak,
Ne söz gerek,
Ne nesir,
Ne de bir resim,
Serenâd isteme,
Şarkı isteme.
Öyle muazzâm ki
O güzel sevdalar eskide kalmış...
Bu sevdalar bizim sevdamız değil.
Keremler, Mecnunlar, eskide kalmış...
Bu Aslı'lar bizim Aslı'mız değil,
Bu Aslı'lar bizim aslımız değil!
Nasıl da nazlı süzülüyor,
Sarı saçların esen tatlı rüzgarda..
Nasıl da seyrdedip gidiyor
Uzun bacakların kaldırımlarda..
Donuyor insanlar, zaman ve rüzgar,
Tokmaklı saatimin
Her tık deyişinde,
Biraz daha azalıyor
Ömür denilen servet...
Tokmaklı saatimin
Her tak deyişinde,
Çaldın uykumu gözlerimden...
Ki kaçıyordu başta
Sonra bana gülümseyen gözlerin.
Seni tekrar görmek için
Can atıyorum...
Aşka doğru akan
Kapıyı kapattım ve çıktım hayatından,
Şimdi kayıplara karışıyorum.
Hadi! Bul beni bulabilirsen!
Hadi! Bul beni bulabilirsen!
Yoldayız...
Arabadan insek bile,
Evlerimize çekilsek bile,
Zamanımız ilerliyor...
Yoldayız...
Yolcuyuz...
Kendimi en çok sigaraya benzetiyorum;
'Uzun ve ince'!
Önce gelip yakıyorlar beni,
Sonra ruhumu sömürüyorlar...
Tepemden dumanlar yükseliyor!
Her tarafım dağılıyor her yere...
süper bir şaiir başarılarının devamını diliyorum