Yine kapıma dayandı sonbahar;
Oysa yapacak daha çok şeyim var..
Çekip gitse başka diyarlara,
Koşarak kavuşsam bahara,
Yine kapıma dayandı sonbahar...
Deniz, aynı deniz değil,
Kumsal aynı kumsala benzemiyor...
Martılar başımda dönüp durmuyor,
Balıklar ürkek, dalga şaşkın
Amma...
Vallahi aynı sahildesin, biliyorum!
Vuracaksan vur öldür,
Yara bere içinde bırakma!
Bırakıp gitme böyle;
Vuracaksan vur öldür,
Sensiz kötürüm bırakma!
Ar damarı çatladı aşkın,
Şefkat yaralı ceylan şimdi...
Sokağa düştü gül,
İşkencede sadakat.
Ar damarı çatladı aşkın,
Sus konuşma bugün ne olur,
Sus, sadece yürek gümbürtülerini duyayım...
Sus, sadece uzaklardan gelen ayak seslerini duyayım..
Konuşma bugün ne olur...
Ellerini ver, damarlarını duyayım,
Hasret, adressiz mektup gibi,
Dönüp dolaşıp beni bulur...
Zaman, zembereği boşanmış saattir,
Hüznün koynunda beni unutur...
Gecelere güvenme yer bitirir,
Ümit kıyılarıma kıyılarıma vurur,
Denecek ne kaldı a yarim,
Buralarda unutma sakın bu garibi..
Hasret yakar,
Neredesiniz zaman, gençlik, günah ve sevap?
Neredesin içine gizlendiğim azap?
Dört duvar, puslu cam
Saracak mı bir gün duaya durduğum mihrap?
Alın, kına yakın hayata
Susuyorum,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!