Azrail seni solladı geçti der anam
Ateşin üstünden aldıklarında beni,
Külle, közle boğuşuyormuş ağzım, dilim
Yüzüm yanık, yanık ellerim.
Bizi çok ağlattın der anam,
Bulursan eğer gönlündeki güzeli,
Yaşamaya doyum olmaz aşk.
Tam çıkacakken kapıdan,
Dönüp dönüp bir daha bir daha öpesin gelir.
Adımlarken basamaklardan
Tekrar tekrar evine dönesin gelir.
Hakem;adil,yürekli adaletin terazisi
Kararları,karanlığın içinde bembeyazdır.
Bu akşam öyle kararlar gördüm ki
Evhamlanarak çimenleri boş yere kızartanlar,
Sporun aydınlığına bir kırmızı karttır.
Ben yalanı severim yalancıları daha çok
Bayılırım onlara.
Şaha kalksa da doğrularım,
Kulaklarından tutar atarım.
Olur da,
Şaşar da,
Sıcak bir yazdı.
Rüzgar durdu,
Ne tınazlar savruldu,
Ne de çardaklar altında oturuldu.
Bir ter bastı her yanımı,
Ardından harman yeri soğudu.
Öyle düşündüğün gibi değil hayat
Avare çocuk!
Öyle bir başına,
Nerde akşam orda sabah,
Boş şişelerin avucunda.
Peki,gökyüzün nerde,güneşin,ufkun?
Kimilerinin isyanı,
Kimilerinin kara yazısı.
Kimilerinin büyülü rüyası,
Ağası,paşası,sömürü dünyası,
Amerika Amerika !
Bir fidan gördüm,
Bir fidan!
Bahçelerde unutulmuş.
Sağında solunda bir sürü yoldaşı,
Hep kendisi gibi kurumaya yüz tutmuş.
Fakir'in Efkar Tepesi olur
Fakirleşirim ben yine.
Haydi! Gel gelebilirsen
Haydi! Tut tutabilirsen
Efkar bastı gönlümü yine.
-Cansever'ime...-
Dağlardan, bayırlardan koşaraktan,
Derelerden, tepelerden,
Karlı zirvelerden, vadilerden uçaraktan,
Dört nala geldim,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!