Sabahın buğusu üstüme üstüme geliyor
Yangın sonrası yayılan kükürt kokusu var havada
Nefes alamıyorum
Yağmur bütün dişiliğiyle çağırmakta beni
Rüzgar bir fahişe edasıyla sokulurken koynuma
Süngülenmiş göğsümde fırtınalar kopuyor
Boyun büktü öteken yollarımı bekliyor
Yol vermeyen dağların bağrını deşeceğiz
Taaa Hazar’dan Tuna’ya çadırlar dikeceğiz
Kömür gözlerin
Sessiz bir yakarış bir büyük düştü
Hasretinden yüreğime çığ düştü
Bir kelebek yalnızlığı tutuştu
Aklımın zoruydu kömür gözlerin
Vakit geldi gidiyorum vedasız
Sözlerimi icazetim saysınlar
Künye diye ardım sıra okunsun
Helal olsun varsa hakkım yazsınlar
Her günü dert cefa elem çileydi
İkrarımız olsun şu yorgun sabah
Ben hoşça kalmayım sen mesud olma
Düşsün dilimize geceden bir ah
Ben hoşça kalmayım sen mesud olma
Esrik bakışını çek gözlerimden
Bak geldim gidiyorum iyi dinle sözümü
Yağmur olsam damlamam selime muhtaç olsun
İsyanımda haklıyım güldürmedi yüzümü
Benim gibi kavrulsun yelime muhtaç olsun
Yarimden armağandı gönlümdeki şu yara
Dinle oğul sana kelam edeyim
Ayağını yere sağlam bas yeter
Tutacaksan eğer söz söyleyeyim
Ayağını yere sağlam bas yeter
Hecelere sığmaz tarife sığmaz
Derdimin ilacı yoksa ne fayda
Ağlamak tabipten evla diyorlar
Gözyaşım ummana dönse ne fayda
Ruhumda yaralar açtıktan sonra
Soruyorum nerde nasıl
Saklanırsın giz’de misin?
Yerin yurdun adresin yok
Kabukta mı özde misin?
Arıyorum izlerini
Gönül verdim Ülkü denen sevdaya
Ceza mı vurgun mu ne sayarsan say
Onun için girdim nice kavgaya
Ceza mı vurgun mu ne sayarsan say
Bir eksik olmasın diye davayı




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!