Yanlızlığın tam zirvesindeyim
Ağlıyorum
Canım yanıyor aşkım
Yanındayken bile senden uzaklardayım
Bir parça mutluluğa susamışım
Bedenimin her hücresinden
Uzaklardan ederim bu feryadı sana,
Hasretin köz gibi düştü bu cana.
Kıble rüzgârınla kokunu gönder bana,
Hasret kaldım sana, canım Hınısım.
Gün ağarırken,efkarım başlar benim.
Hiç aklımdan çıkmaz,o gözler,kaşlar benim.
Daldıkça maziye,akar gözümden,yaşlar benim.
Ya sen vefasız,hangi bahçanın GÜLÜSÜN...
Buğulu cam kenarında,senli günlere dalarım.
Yazınla baharınla
Kışın ayazınla karınla
Palan döken dağınla
Canım ciğerimsen ERZURUM
Gündüzünemi gecenemi
Yine istanbulda sensiz bir gece
Ve ben yine seni düşünürüm
Adını yıldızlara söyledim hece hece
Sana değil isyanım yollara birtanem
Bir gün bitecek bu hasret gülüm
Rıhtımında bir gemi kalkar istanbulun
İskele kıyısı
İki iskemle, birinde sen birinde ben
Yosun rengi gözlerinde
Firar ediyordum o an sonsuzluğa
Serin bir esintiyle
Adı hasret bendeki duyguların
Seninle yaşanmış tüm anıların
Sensizliğe giden yolların
Biletini kesmiş bana KADER
Kerem gibi yandığım sendin
Ömrümün mevsimi baharı,yazı
yokken hasreti çekilmez,varken nazı
Ey deli yüreğimin olmazsa olmazı
Gönlümün gülü ahirim LAZ KIZI
Ben aklımı sende bıraktım
yine bahar geldi açtı güllerin
kim bilir ne güzel oldun sevgili hınısım
ağabendiden gelir şelale sesin
hasret doldum sana sevgili hınısım
gıre kember demişler yüce dağına
Delice bir hayat yaşıyorum bu aralar,
Tıpkı Hınıs gibi, yaralı, sessiz ve derin.
Kilise Deresi gibi mecburum sana,
Çarşı gibi kalabalık olsam da,
Laz Komu gibi ıssızım içimde.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!