Hatırlarmısın bilemem çocukluk günlerinin oyunlarını.
Ne kadar saf,ne kadar eğlenceliydi.
Bazan kendi kendime demiyor değilim hani.
Keşke,keşke hep çocuk kalsaydık.
Kalbimizin yerine
Kanayan dizlerimiz acısaydı.
Çocukken bir masal dinlemiştim.
Rüyasında gördüğü güzele
Delicesine aşık olup,bulmak için onu
Yollara düşmüş bir adam.
Mantıksız gelirdi bu bana.
Görmeden,bilmeden nasıl aşık olunur derdim.
Bu sıralarda neler oluyor.Anlamıyorum sana yüreğim.
Bir başka çarpıyorsun.
Bir başka atıyorsun.
Senin artık atma,çarpma değil,
Bakım zamanın geldi.
Bakıma aldım seni.
Gündüzlerimin seninle geçmesine rağmen
Aklımdan çıkaramıyorsam gecelerimde de seni,
Rüyalarım seninle geçmiş olmasına rağmen
Uyandığımda çok özlüyorsam seni,
Sen evet sen
Sadece ve sadece benim deli sevdamsın.
Yakalandım işte.
Bir farenin kediye yakalandığı gibi.
Pençelerini aşkın pençesi sanarak.
Aşkın ne olduğunu sen bilmezsin ama,
Bir oyun.bir eğlence zannedebilirsin.
Doyasıya eğlen.
Görmediğim bir şeyi kalmadı şu dünyanın.
Aşklarını tattım.En ölümsüzünden.
İhanetlerini tattım.En beklenilmezinden.
Dönekliğini tattım.En dönülmezinden.
Meyvalarını tattım.En lezizinden.
Hastalıklarını tattım.En iflah olunmazından.
Hani bir şarkı var ya 'Eylül'de gel'
İşte bunun için sevgili sana diyorum ki,
Sen Ekim'de gel.
Devrimlerin ayı olduğu için,
Bir aşk devrimi yapmamız gerektiği için,
Emekle dikilip,neticesi baharda beklendiği için,
Sanırmısın ki ben yanmam,ben üzülmem.
Ben özlemem,ben aramam.
Herkesten çok yanar,
Herkesten çok özlerim.
Gözyaşlarımı hep içime gömerim.
Dışarıdan görünmesinler diye.
Dışarıdan yine geliyor.O tanıdık ses.
Eskiciiiiii.......
Eskiler alırım diyor.
Birden aklıma geldi.
Bir zamanlar tufanları estirdiğimiz,
Böyle bir aşk tufanı yaşanır mı?
hani sen hep şiir yazardın vakit buldukça
bende okur mutlu olurdum
şiirle dönerdi geçim kendi etrafımızda
hani sen hep sabah seherinde
balık tutmaya giderdin ya
bense uyanır uyanmaz günaydın der
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!