Tüm sokak çocuklarına ithaf
Ne kadar öğünsek az, insancıllığımızla
Vicdanımız temiz, kapımızın önü gibi! ..
Süpürdük kapımızı, kurtulduk çöplerimizden,
Bıraktık sokağa, kapı önüne komşumuzun
Ben kırk yıldır yaşarım Güzel İzmir’de
Görmedim seni, duymadım sesini bir kere
Sen belki yaşadın benden önce bu şehirde
Biz kıymetini bilemedik senin, gitmeden önce.
Gittin de anladık kıymetini, kadrini
Ayağı yere basar oldu kaygılarımın
Gömmek istedikçe uzadı. Okyanus derinliklerince
Değerini bilmek midir yaşamak, hayatın
Zor olan yaşamak mıdır, ölmek mi bilinmez
Dalda sararan yapraklarcasına yorgun ömrüm
Boyu selvi fidan. Ayağında
Bilmem kaç punt pabucuyla...
Yapma güzel!
İçim eziliyor…
Utanıyorum kısalığımdan.
Baba, bir bardak su istedi çocuktan
Çocuk, elinde bardak geldi, mutfaktan
Bir elinde top, bir elinde bardak
O da ne! Su yarım bardak
Çocuğun aklı sokakta
Hadi gel paylaşalım hazları
Kardeş payı, bir sana bir bana
Beyazlar, aydınlıklar sana
Karalar, karanlıklar bana.
Yer benim, gök senin
Sıra dışılığındı beni sana çeken
Sadeliğini, içtenliğini sevdim
Gül kokulu tenin, yüzün, ellerin…
Çocuk masumiyetindeydin
Hiç başkalarına benzemezdin
On beş milyon içinde yaşar
Bir o kadarı gelir geçer senden
Tabii ki; en çok sen görülecek,
Sen konuşulacak ve sen yazılacaksın
“Ah Güzel İSTANBUL”
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!